Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat

Hz.Ali Cenknameleri

20 Cenknamenin Özeti, İlk Kısım

6 dakika
306
Hz.Ali Cenknameleri Blogspot
  • Blog Yazısı
Hz. Ali'nin düşmanlarla savaşı
Blog Yazısı
Tüm Reklamları Kapat

İlk Olarak…

Cenknameler Nelerdir?

Genellikle askeri operasyonlardan önce orduya moral olması için okutulan kahramanlık hikayeleridir. Bir başka örnekleri ise halkın kuşaktan kuşağa aktardığı hikayelerdir. Ayrıca çoğu yazarı belli olan Cenkname’ nin halk tarafından önemsiz olduğu gerekçesiyle yazarı anonimleşmiştir. Edebiyatımızda bu hikayelerin başında Hz. Ali Cenknameleri gelir. Bu tarz Cenknameler Türklere Arap ve Fars kültüründen geçip, Türk yazarları kendi özgün eserlerini oluşturmuşlardır. Cenknameler, Türk destan geleneğinin önemli mahsüllerindendir.

Şunu da belirtmek gerekir ki bir dönem Osmanlı ordusu birçok Bektaşi’ den oluşuyordu. Bunun sebebi ise devşirmelerin Hz. Ali’ yi İsa’ ya benzetmeleri olarak görülebilir.

Cenkname geleneği mezheplere indirgenemez ve bütün mezheplerin ortak kültürüdür. Zaten Cenknamelerin geçtiği dönem de mezhep ayrılıklarının çıkmadığı dönemler yani Hz. Muhammed’ in hayatta olduğu dönemlerdir. Sünni yazarlar Alevi yazarların yazı stillerini örnek almaktan çekinmemiş, tersi olarak Alevi yazarlar da Sünni yazarların yazı stillerini kendilerine örnek almışlardır.

Tüm Reklamları Kapat

Cenkname Yazarlarına Birkaç Örnek

1.Dursun Fakih

Eserleri: Dasıtan- ı Muhammed Hanefi ve Sandık hikayesi adlı Cenknameler.

Yazmış olduğu Cenknameler Türk Edebiyatı’ nın ilk Cenkname örnekleridir. Kendisi Sünni kökenli olup edebi eserlerinde Alevi-İran geleneklerini benimsemekten çekinmemiştir. Eserleri orduya moral amacıyla okutulmuştur.

2.İzzeddin Abd-el-Hami İbni Ebu’ l-Hacid

Tüm Reklamları Kapat

Eseri: Es- Sab El- Akviyyat

Bu geleneğin önemli eserlerindendir.

3.İbni Hüsam

Eseri: Havername

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %100 reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 50₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra 24-72 saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Havername, bu hikayeleri konu edinen önemli eserlerdendir. Hz. Ali’ nin devler ve ejderhalarla nasıl savaştığını anlatır.

4.Kirdeci Ali

Eserleri: Destan-I Hamame ( Güvercin Destanı ), Destan-ı Kesik Baş, Destan-ı Ejderha, Hikaye-i Delletü’l Muhtel, Geyik Hikayesi, Destan-ı İsmail

İlk Türk Cenknamecilerden biridir. Birçok dini hikayede adı geçmektedir ve doğruluğu şüpheli olsada birçok hikaye ona atfedilmektedir. Mesleği ve hangi sınıftan olduğu tahminden ibarettir.

5.Beypazarlı Maazoğlu Hasan

Eserleri: Selasil Kalesi ve Cenadil Kalesi

Tüm Reklamları Kapat

Selçukluların kale fetihlerinden etkilenmiş ve Cenknamelerinde kale mücadelelerini işlemiştir.

Sad'ın Hz. Ali'nin dizlerinde bayılması
Sad'ın Hz. Ali'nin dizlerinde bayılması
Blogspot

Cenkname Özetleri

1.Kesik Baş

Hz. Muhammed 33 bin sahabe ile mescidde oturuyordur. Bu sırada mekana Kesik Baş gelir. Kesik Baş iyi bir Müslümandır ve kolları, bacakları ve gövdesini kaybetmiş, kesik başıyla kalakalmıştır. Hz. Muhammed Kesik Baş’ ın bu durumunu görünce hüngür hüngür ağlamaya başlar. Bu sıra da içeri Hz. Ali girer. Kesik Baş başlar hikayesini anlatmaya. Vücudunu ve oğlunu zalim bir dev yemiştir ve karısını da bu dev cehennem kuyusuna kaçırmıştır. Hz. Ali ile Kesik Baş cehennem kuyusuna giderler ve Hz. Ali Kesik Baş’ ın karısıyla karşılaşır. Hz. Ali ondan bir yol tarifi öğrenir ve saraya gider. Sarayda birden fazla Müslüman ile karşılaşır ve onları kurtarır. Buradayken dev ile karşılaşır ve Hz. Ali devi alt edip öldürür. Müslümanları ve Kesik Baş’ ın karısını kurtaran Hz. Ali, Hz. Muhammed’ in duaları ile kuyudan kurtulur. Kesik Baş ise vücuduna kavuşur ve Tanrı ona oğlunu bağışlar. Böylece hikaye son bulur.

Tüm Reklamları Kapat

İlk olarak bu hikaye 122 beyitliktir.

Bu hikayenin diğer bir varyantı olan Nurullah Hoca’ nın Kesik Baş’ ına baktığımız zaman küçük farklar görüyoruz. Örneğin Nurullah Hoca’ nın hikayesinde Dev daha zor bir mücadelenin ardından mağlup olmaktadır. Hatta bu varlığın ejderha mı yoksa dev mi olduğu bile anlaşılamamaktadır. Metnin bir kısmında ejderha olarak betimlenirken bazı kısımlarında dev olarak betimleniyordu. Bunlarda akıllara bu varlığın bir div ( Cin ) olduğu sonucunu getiriyordu.

2.Dasıdan-ı Kahkaha

Hz. Muhammed’ in mesciddeki sohbeti sırasında mescide bir adam girer. Bu adam Beni Alke Kal’ ası’ ndan birisidir ve kalenin meliki Kahkaha’ yı etraftaki Müslümanlara zulmetmekle suçluyordur. Hz. Muhammed bunun üzerine kaleye Halid b. Velid, S’ ad b. Vakkas ve Sa’ id’ i gönderir. Kahkaha bu 3 kişiyi de esir eder. Bu esir haberi Medine’ ye ulaşır. Hz. Muhammed, Cebrail’ in Tanrı’ dan aldığı bilgiler ve Hz. Ali’ nin isteği üzerine Hz. Ali’ yi 20 Müslüman ile birlikte bu kaleye gönderir. Hz. Ali 20 Müslüman ile tüccar kılığına girer ve kalenin yakınlarına gelir. Onları Mükatil adlı vezir karşılar. Hz. Ali kendisini ona silah taciri olarak tanıtır ve Mukatil’ in askerlerini eğitme bahanesiyle Müslüman yapar. Hz. Ali kurnazlık ile 3 esiri kurtarır. Bunun üzerine hep birlikte Kahkaha’ nın askerlerine karşı savaşırlar. Tanrı’ nın yardımıyla Kahkaha’ yı ve askerlerini mağlup ederler. Kahkaha’ ya Müslüman olma teklifi sunulur fakat teklifi kabul etmez ve öldürülür. Bunun ardından Hz. Ali ve arkadaşları kaleye geri dönerler ve hikaye burada biter.

Tüm Reklamları Kapat

Agora Bilim Pazarı
Kolektif Siyaset Seti (7 Kitap)

Bedreddin: Hayatı ve Düşünceleri

Murat Küçük

“Adil bir dünyanın özlemini duyuyordum. O dünyada hepimize yer olmalıydı. Oysa iktidar savaşlarıyla birbirini boğazlayan orduların ayakları altındaydı insanlık. Yoksulların çaresizliğini düşündükçe bir şeyler yapmamız gerektiğini hissediyordum.”

Söz konusu Şeyh Bedreddin olunca yanıtları belki de her daim muğlak sorularla baş başa kalırız. Bir medrese âlimiyken neden tasavvuf yolunda menzil almıştır? Fikirlerinin Anadolu ve Balkanlar’da bu kadar etkili olabilmesinin nedeni nedir? Dinlerin eşitliğine dair düşüncelerinde Hıristiyan-Helen köklerinin etkisi var mıdır? İsyancılara atfedilen özel mülkiyet karşıtı fikirlerin ilham kaynağı gerçekten Şeyh Bedreddin midir? Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal’le yolları nasıl kesişmiştir? İsyanı planlamış mıdır yoksa rüzgârın yönüne doğru mu yürümüştür sadece?

Murat Küçük zihninde bu sorularla altı yüzyıl önceye gidip söyleşiye davet ediyor Bedreddin’i. Daha yakından tanımak istiyor bu akılcı fıkıh âlimi, gönül gözü açık sufi ve isyankarların yoldaşı şeyhi… Tarihin karanlıklarında kalmış olayları hayali bir Bedreddin’le aydınlatma emeliyle akıl ve kalple dolu bir yolculuğa çıkarıyor bizleri.

Okuyucuya Not: Hayali söyleşiler, dünyayı değiştiren, onu anlamamızı sağlayan önemli isimlerle tanışmak veya onları yeniden keşfetmek isteyenlere keyifli bir okuma sağlamak amacıyla hazırlandı. Bu söyleşiler hayal ürünü olsa da biyografik gerçeklere dayanıyor.

Gezi Ruhu ve Politik Teori

Murat Özbank

2013 yılının Haziran ayında, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nı dolduran çok dilli, çok dinli, çok ideolijili, çok kimlikli insan çoğulluğu arasında bir “ruh” dolaştı: özgürlük ve demokrasi ruhu. Bu ruh, Türkiye’de siyasal hayatı ve siyasal tahayyülü derinden etkileyebilecek gelişmelerin ve arayışların yolunu açtı. Peki nasıl doğmuş, nasıl büyümüştü bu ruh? Dile gelecek olsa hangi kavramlarla konuşur, nasıl bir kuramsal zemine yaslanırdı?

Gezi Ruhu ve Politik Teori bu sorulara yanıt arayan, öznellikle nesnelliği, bir siyaset gözlemcisinin kavramsal bakışıyla bir katılımcının heyecan, umut ve öfkesini harmanlayan, hem politik hem de teorik bir kitap. Bir yandan 2013 Haziran’ının o ateşli günleri üzerine yeniden düşünmek için bir fırsat veriyor, bir yandan da Weber, Arendt, Schumpeter ve Habermas’ın siyasete dair teorileri ve kavramlarıyla tanıştırıyor bizi. Hem politikaya ve politik teoriye merak duyanlar için bir başlangıç sunuyor, hem de Gezi olaylarının demokratik siyasetin bugünü ve geleceği açısından anlamı üzerine düşünmek isteyenlere özgün, berrak ve samimi bir üslupla rehberlik ediyor.

Gezi Ruhu ve Politik Teori olayların gerçekliğini doğrudan sunan bir fotoğraf değil, çıplak gözle görülenlerin gerisindeki ruhu, “Gezi Ruhu”nu yansıtan bir portre çalışması. Tam da o ruhun içerdiği öznelerarası niteliğe uygun şekilde…

WEBER’DEN ARENDT’E GEZİ’DE POLİTİK GÜÇ VE ŞİDDET

ERDOĞAN’DAN SCHUMPETER’E GEZİ’DE DEMOKRASİ VE POLİTİK MEŞRUİYET

GEZİ’DEN HABERMAS’A DEMOKRASİ VE İNSAN HAKLARI

İşgal Et-İtaatsizlik Üzerine Üç Tez

W. J. T. Mitchell, Bernard E. Harcourt, Michael Taussig

Occupy hareketinin bir başka örneği de 2013 yılında Gezi Parkı Direnişi’yle Türkiye’de yaşandı. Direnişle birlikte Türkiye’de birçok ezberin bozulduğuna şüphe yok. Peki, Tahrir Meydanı’yla Zuccotti Park’ın “işgal”inin ardından tüm dünyayı etkisi altına alan bu hareketin temeli neye dayanıyor, talebi ne?

İşgal Et, Orta Doğu’dan New York, Chicago, Londra, Berlin, Frankfurt, Quebec ve Hong Kong gibi şehirlere uzanan “kamusal alanı işgal etme” eylemlerinin dinamiklerini üç farklı açıdan ele alıyor.

Taussig’in, eylemcilerin işgal ettiği Zuccotti Park üzerine kendi gözlemlerini etnografyayla harmanlayarak yazdığı açılış makalesinin ardından Bernard E. Harcourt “sivil itaatsizlik” ile “siyasi itaatsizlik” arasındaki önemli farkı inceliyor. Occupy Wall Street eylemcilerinin “siyasi itaatsiz”ler olarak, yani siyasi söylemleri ve stratejileri reddederek yeni, radikal bir protesto biçimini nasıl hayata geçirdiklerini gözler önüne seriyor. Son olarak medya eleştirmeni ve kuramcısı W. J. T. Mitchell, Occupy imgelerinin kitle iletişim araçları ve sosyal medya aracılığıyla tüm dünyaya yayılmasını mercek altına alıp devrim anıtı olarak “boş alan”ın nasıl kullanıldığını irdeliyor.

“Belirli talepleri olmadığı için Occupy hareketinin ilkel ve dağınık olduğunu düşünüyorlar. Sanki eşitlik bir talep, üstelik bireyi de gerçekliği de yeniden tanımlayan hem ahlaki hem ekonomik bir talep değilmiş gibi.”

-Michael Taussig

“İktidarla uzlaşmayı, geleneksel siyasete uymayı, kurallara göre oynamayı en baştan reddeden Occupy yeni bir siyasi angajman, yeni bir siyaset biçimi yarattı. Geleneksel siyasetin kelime haznesine meydan okuyan, kullandığımız grameri muğlaklaştıran, siyasetin dilini bütün oyunbazlığıyla çarpıtan yeni bir angajman biçimiydi bu.”

-Bernard E. Harcourt

“Belki de ‘boş alan’ yalnızca devrimin değil… gelecek yeni bir demokrasi, yeni bir küresel düzen ihtimalinin de tek gerçek anıtıdır.”

-W. J. T. Mitchell

Marcel Duchamp ve İşin Reddi

Maurizio Lazzarato

Zamanı ve dünyayı yaşamanın bambaşka bir yolu olarak tembel eylem!

“Duchamp kapitalist toplumdaki vazife, rol ve ölçülere teslim olmayarak hem sanatsal hem de ücretli işi inatla reddetmiş, üstelik sanatın ve sanatçının tanımlarına meydan okumakla da yetinmemiştir.” Onun radikal eylemsizliği kapitalist toplumun üç sacayağına birden meydan okumasından ileri gelir: Mübadele, mülkiyet ve emek.

Maurizio Lazzarato, Marcel Duchamp’ın yerleşik iktidar ilişkilerini askıya almanın, politik kırılmayı mümkün kılan koşulları yaratmanın ve yeni bir öznelliğin inşasının başlangıç noktası olarak tanımladığı “işin reddi” ve “tembel eylem” kavramlarını, hem sosyoekonomik bir eleştiri hem de felsefi bir kategori olarak ele aldığı kitabında, henüz çözülememiş bir ihtilafa işaret ederek Duchamp üzerinden yeni bir kapı aralıyor: “Amaçlanan çalışmama özgürlüğü müdür yoksa çalışarak özgürlüğe kavuşmak mıdır?”

“İşin reddi” ve “tembel eylem” bir olanağa işaret eder ve “Olanak bir zerreciktir,” der Duchamp. Artık aynı şekilde görüp aynı şekilde duymadığımız bu olanağa erişmekse başka bir yaşam biçimine bağlıdır, “zerreciğin tembel sakinleri” gibi.

Marx Okumak

Slavoj Žižek , Frank Ruda ve Agon Hamza

Bu kitapta sunulan felsefi okuma, Marx ile Platon, Descartes ve Hegel arasında üretken olabilecek kısa devreler sunmak üzere şekilleniyor: Kapitalist mağarada Platoncu Marx, öznellik düşmanlarına öznelliği savunan Kartezyen Marx, emek temelinde özilişkisel bir olumsuzluk gören Hegelci Marx bir araya geliyor.

Günümüzün önemli Marksist düşünürlerinden Žižek, Ruda ve Hamza, cesur bir felsefi hamleyle Marx’ı yeni bir özgürleşme siyasetine zemin sunabilecek tarzda yeniden yorumluyorlar. Sonuçta, parçacık fiziğinden güncel siyasi eğilimlere uzanan bir turla kapitalizmin içinde bulunduğu krize farklı bir yaklaşım getiren muhayyel, yaratıcı ve deneysel bir okuma çıkıyor karşımıza.

“Çok yerinde bir zamanlamayla kaleme alınmış bu eserde yazarlar, alışılagelmiş şekilde Hegel eleştirisi üzerinden Marx’ı anlama yaklaşımını tersine çeviriyor, işe Marx’tan başlayıp sonra Hegel’e dönüyorlar. Önümüze yepyeni bir entelektüel ufuk açıyorlar.”

Kojin Karatani

“Marx Okumak bizi günümüzde Marx’ın kazandığı yeni önemi anlamaya çağırdığı kadar, felsefe ile Marx’ı buluşturmanın gücünü de ortaya koyuyor. Her sayfası felsefi bir Marksizmi nasıl tasavvur edilebileceğini ortaya koyan ilham verici fikirlerle dolu.”

Todd McGowan, Vermont Üniversitesi

Mümkün Ütopya: Yaşanabilir Bir Toplum İçin Stratejiler

Michael Albert

“Zihinler değişiyor. Rejimler çöküyor. Yeni yapılar doğuyor. Çalkantılı zamanlar, çalkantılı değişimler yaşanıyor. Yine de zaferin kaçınılmaz olduğunu söyleyemeyiz. Peşine düşülen hedeflere erişmek için insanlar acı ve öfkeden sıyrılıp harekete geçmeli, bölünmüşlükten beraberliğe ve mücadeleden zafere yürümeli. Anlık zaferlerin ötesinde yeni toplumsal ilişkiler biriktiren ve çeşitlendiren kazanım yörüngelerine ihtiyacımız var.”

“Yeni bir toplum yaratma yolunda aktivist bir ‘toplumsal değişim ekibi’ işe nereden başlayacağını, nihai hedefini ve başlangıç noktasından bitiş noktasına nasıl gideceğini bilmek zorundadır. Bu kitabın konusu işte tam olarak budur.”

Mümkün Ütopya yaşanılabilir bir toplum için yeni seçenekler, davranışlar ve sonuçlar doğuracak yeni uygulamalar üzerine bir çalışma. Michael Albert mevcut gerçekliğe dair kıyamet senaryolarının kurgulandığı günümüzde sabırlı, ağırbaşlı ve cüretkâr olmanın altını çizerek “İnsanların küçümsendiği bir sığınak yerine karşılıklı yardım için bir aracıya dönüşen hareketleri” nasıl yaratabileceğimize kılavuzluk edecek bir teori ortaya koyuyor. Bunu yaparken bizi bir arada tutan hükümet, ekonomi, akrabalık ve kültürün birbirleriyle, değişimle ve tarihle ilişkisini anlamaya ve bildiğimiz toplumsal hiyerarşileri yaratmadan işlevlerini nasıl yerine getirebileceklerini görmeye yardımcı oluyor.

Birbirimiz adına nasıl harekete geçebiliriz?

Harekete geçtiğimizde karşılıklı olarak nasıl fayda sağlarız?

Kendimizi nasıl örgütleriz?

Siyasal bağlantılarımız sebebiyle ne tür faydalar ve sorumluluklar ediniriz?

İnsanlar bir toplumsal harekete katıldıktan ve o hareketin tanımlanmış hedefleriyle aynı çizgiye geldikten sonra neden o hareketi terk ederler?

Mevcut kurumların kalıcılığını önden kabullenerek yalnızca kötü yanlarını iyileştirmekle mi yetineceğiz (yani reformist olacağız) yoksa mevcut kurumları ihtiyaç duyulan işlevlerini yeni yollarla karşılayan yeni kurumlarla mı değiştireceğiz (yani devrimci olacağız)?”

“Mümkün Ütopya adil bir dünya yaratabilecek dinamik bir hareket isteyen aktivistlerin yüzleştiği birçok soruyu yanıtlıyor.”

Bill Fletcher, Jr.

Rota

Politikada Yönümüzü Nasıl Bulacağız?

Bruno Latour

“Yaşayabileceğimiz bir toprağı nasıl bulacağız? […] Nereye gideceğimizi de, nasıl yaşayacağımızı da, kimlerle birlikte yaşayacağımızı da bilmiyoruz. Bir yer bulmak için ne yapmalıyız? Yönümüzü nasıl bulacağız?”

Toprak mefhumunun yapısı değişiyor, tüm aidiyetler dönüşüm sürecinde, herkes evrensel anlamda paylaşılabilir bir dünyanın, içinde yaşanabilir bir toprağın eksikliğiyle karşı karşıya ve yerküre direnmeye başladı; tarihte ilk defa insan toplumları, yer sisteminin insan eylemine verdiği tepkileri kavramak zorunda… Bruno Latour, Rota’da çizdiği bu manzaranın “belli bir tarihsel eğrinin sonu”na işaret ettiğini iddia ediyor ve bunu toplumsal sınıf mücadelesinin, bir jeo-toplumsal yer mücadelesine dönüşümü olarak yorumluyor.

Latour dünyanın karşılaştığı üç büyük sorunu bu dönüşüm temelinde değerlendirerek göç krizinin, iklim durumunun inkârının ve inanılmaz boyutlara ulaşan eşitsizliğin aslında tek bir olay olduğunu iddia ediyor. Artık Küresellik/Yerellik, Sağ/Sol, Batı hayranlığı/karşıtlığı üzerinden politika yapmanın geçersiz kaldığını, onun yerine “Modernleşmenin birbiriyle çelişkili kıldığı, aslında birbirini tamamlayan iki hareketi” gözetmemiz gerektiğini söylüyor: bir yandan toprağa bağlanmak, öte yandan dünyasallaşmak.

Devamını Göster
₺1,000.00
Kolektif Siyaset Seti (7 Kitap)

Yazarı belli değildir ve toplam 293 beyittir.

3.Selasil Kalesi Cengi

Irak ilindeki Selasil Kalesi Haç-Perest Harab tarafından kontrol edilmektedir. Harab’ ın 3 oğlu vardır. Melik Ensar, Hencar ve Malik Eşter’ dir. Medine’ nin üstüne yürümek isteyen Harab, oğulları Melik Ensar ve Hencar’ ı Hz. Ali’ yi öldürmeleri için görevlendirilirler. Hz. Ali ikisini de yakalayıp öldürür ve cesetlerini babalarına gönderir. Şeytan’ ın teşviği ile Harab, diğer oğlu olsn Malik Eşter’ i görevlendirir. Malik, Hasan ve Hüseyin’ i kaçırıp babasının yanına götürür. Babası onları öldürmek ister fakat Cebrail onları korur. Hz. Muhammed Selasil Kalesi’ ne Hz.Ali ile birlikte ordu gönderir ve daha sonra kendisi de orada bulunur. Savaş başlar. Savaşçılar birbirlerine meydan okurlar. Malik Eşter’ in Müslüman olup babasını öldürmesi ile savaş biter. Malik Eşter’ in bey atanmasıyla savaş biter.

600 beyitlik bir hikayedir.

4.Kıssa-ı Müzelzil-Bin Menaf Şah-ı Merdan’ ın Cengidür.

Hevazın Gazasından sonra Hz. Muhammed sahabeleri ile oturuyordur. Bir süre sonra Gerdüş adlı bir pir gelir. Gerdüş rüyasının etkisiyle Müslüman olmuştur ve hanımı da bu anlattıklarını dinleyince Müslümanlığı benimsemiştir. Ayrıca yoldan geçen nur yüzlü bir adamın öğütüyle bütün kabile Müslüman olur. Bunun üzerine Müzelzil Bin Menazil bu kabileye zulüm eder. Bu adam Yemen-Taif ilinin sultanıdır. Yemen ili 40 günlük mesafedeki olağanüstü varlıkların bulunduğu bir yolun sonundadır ve Gerdüş yardım istemektedir. Hz. Ali bu zorlu görev için görevlendirilir. Belli başlı zorlukların ardından Gerdüş’ ün memleketine varırlar ve savaş başlar. Düşman karşısında kırılan Müslümanlar, Hz. Ali’ nin konuşması ile toparlanmaya başlarlar. Hz. Ali’ nin kalede Müzelzil’ i öldürmesi ve narasıyla birlikte kale fethedilir. Gerdüş bu bölgeye tayin edilir ve muzaffer ordu Medine’ ye geri döner.

441 beyitlik bir cenknamedir.

5.Kıssa-ı Hazret-i Resul Rum ve Şam Sultanlarıyla Olan Cengidür

Ca’ fer’ in ölümüyle birlikte Hz. Muhammes Cebrail’ in de tavsiyesi üzerine Rum diyarına sefere çıkmaya karar verir. Başlangıçta Rum kralı Herakl’ ı Müslüman olmaya davet eder fakat Herakl bunu reddeder. Müslüman ordusu Arşemud şehrine varır ve bir süre sonra bunalan ordu, Hz. Muhammed’ in mucizesi ile yağmur yağdırmasıyla ferahlar. İslam kuvvetleri Tebuk’ e kadar varır. Şam’ da bulunan Rum emiri Bulas’ da konum almıştır. Rumların Müslümanlara gönderdikleri casusun Müslüman olmasıyla birlikte Rum ordusunda moraller çöker. Savaş başladığında önce Halid Bin Velid 5000 kişilik ordusuyla 10.000 kişilik düşman ordusunu mağlup eder ve aradaki sayı dezavantajını kapatır. Hz. Peygamber daha sonra Medine tarafına döner ve Hz. Ali’ yi çağırır. Yer dürülür ve Hz. Ali bir an da Tebük’ te olur. Savaşın sonunda Herakl ve Bulas Hz. Ali sayesinde esir edilirler. Müslüman olmayı kabul etmedikleri zaman da öldürülürler. Daha sonra Halid Bin Velid ‘i Basra Sultan’ ı Abdülmelik’ in üstüne gönderir. Halid, geyik formunda Basra Sultan’ ını kandırır ve arslana dönüşerek yakalayıp Hz. Muhammed’ in önüne getirir. Abdü’ l-Melik cizye ödemeye mahkum edilir. Hikayenin sonunda Müslüman olan halklar Medine’ ye giderler. Hikaye böylece biter.

515 beyitlik bir cenknamedir.

Okundu Olarak İşaretle
7
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paylaş
Sonra Oku
Notlarım
Yazdır / PDF Olarak Kaydet
Raporla
Mantık Hatası Bildir
Yukarı Zıpla
Bu Blog Yazısı Sana Ne Hissettirdi?
  • Tebrikler! 2
  • İnanılmaz 1
  • Üzücü! 1
  • İğrenç! 1
  • Korkutucu! 1
  • Muhteşem! 0
  • Bilim Budur! 0
  • Mmm... Çok sapyoseksüel! 0
  • Güldürdü 0
  • Umut Verici! 0
  • Merak Uyandırıcı! 0
  • Grrr... *@$# 0
Kaynaklar ve İleri Okuma
  • J. Mattei. (2004). Xviii. Ve Xix. Yüzyıllara Ait Defterlere Göre Hz. Ali Cenknâmeleri.
  • İ. Çetin. (1997). Türk Edebiyatında Hz. Alı̂ Cenknâmeleri.
Tüm Reklamları Kapat

Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?

Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:

kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci

Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 05/06/2025 02:03:00 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/16085

İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.

Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Daha Fazla İçerik Göster
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Yazı Geçmişi
Okuma Geçmişi
Notlarım
İlerleme Durumunu Güncelle
Okudum
Sonra Oku
Not Ekle
Kaldığım Yeri İşaretle
Göz Attım

Evrim Ağacı tarafından otomatik olarak takip edilen işlemleri istediğin zaman durdurabilirsin.
[Site ayalarına git...]

Filtrele
Listele
Bu yazıdaki hareketlerin
Devamını Göster
Filtrele
Listele
Tüm Okuma Geçmişin
Devamını Göster
0/10000

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close