HAYAT ve ANLAMI
hayatın anlamının olabilinecek en genel anlamı

- Blog Yazısı
hayat her kadar abartılmış bir şey olsa da anlamı olan ve sadece bir defa deneyimlenebilinecek bir olgudur . basit düzeyde kimyasal işlevlerin devam etmesidir , sadece bu . ama anlam yüklemek istersek de kimyasal bir olay a anlam yüklemek anlamsızlık olacağından hayatın diğer anlamını bulmak lazım bu anlam için hayatta fiziksel dışında . ruhsal hatta felsefi bir anlam bulmak lazım . bunun içinse akla ve bireysel farkındalığa sahip olabilmek lazım .
hayatın anlamı ise bulması neredeyse imkansız çünkü birbirinden bağımsız hayatların birbirinden bağımsız anlamları olması lazım ama ortak bir kaynaktan geldiği ve bu da kimyasal işlevler olduğu ama bireysel farkındalıkları olan canlılar için olduğundan fiziksel bir cevabın felsefi bir dayanağı olması lazım
hayatın anlamı mutluluk olabilir mi diye sorarsanız olamaz çünkü sadece seratonin anomalitesi olan bir durum . sokrates e göre hayatın anlamı yani en yüksek iyi mutluluk ama bu o dönemde yaşayanlar için geçerli . yani buradan çıkan hayatın anlamı zamana göre değişmemeli diye mutluluk olamaz
hayatın anlamı iyilik yapmak veya iyilik yapmaya çalışmak da olamaz çünkü iyilik tanımı herkese göre değişir . mesela sigara içen birine pro vermek iyilik sayılabilinir çünkü içen kişinin para ödemeden alacağı bir pro onun için bir kar dır ama aslında akciğer kanserine yakalanma riskini arttırır . ama ona sigarayı bırakmasını söylemekte sadece sizin vaktinizi boşa harcar çünkü içen kişi zaten dinlemeyecek
hayatın anlamı hazlar da olabilir ama yine hazlar da olamaz hatta haz kaynağına göre birey hatta topluma zarar bile verebilir . mesela madde kullanan kişi için o dakikalar en mutlu olduğu an ama aslında sadece topluma ve bireye zarar .
hayatın anlamı uzun süre yaşamak olabilir mi derseniz olamaz çünkü felç biri için her saniye işkence gibidir . ve bu anlam farklılığı yüzünden olamaz .
peki ya yemek içmek gezmek ve anın tadını çıkarmak derseniz de 20 lerde gezmek eğlenceli ( ki kime e neye göre ) ama 60 larda sadece para kaybıdır
ailenle vakit geçirmek derseniz de aile kavramının kendisi bile bir yük iken yani bir sorumluluk iken hayatın anlamı olamaz . bi de aile içi şiddet e maruz kalan birisi için aile kavramı cehennem ile aynıdır.
hayatın anlamı huzur da olamaz çünkü daha huzur un anlamı hakkında bir ortak görüş yok . mesela yağmur altında piyano dinlemek kimisine huzur verirken kimisi için yağmur akıtan tavan demek .veya huzur u bilimsel olarak tanımlarsak 'gerçek benliğin , ideal benliğin ve gereken benliğin tutarlı olması ' diyebiliriz ama daha ' ben var mıyım ' , ' yanımdaki adam gerçek mi ' gibi nihilist sorulara cevap veremezken huzur kavramını kabul edemeyiz .
ama hayatın anlamını temel olarak acıdan kaçınma olarak tanımlayabiliriz . bu hem fiziksel hem de felsefi olarak tanımlamak mümkün . george orwell ın da dediği gibi ' acıdan tek birşey dileyebilirsin , durmasını . acı karşısında kahraman yoktur ' . yani acı da simüle edilebilir ama burada tartışılan hayatın anlamının gerçekliği değil de sadece anlamı çünkü daha hayat gerçek mi yoksa biz simülasyonda mıyız bilmezken elimizdekini gerçek saymak zorundayız . kısaca bu gerçeklikte hayatın anlamı sadece acıdan kaçınmadır . acıdan kaçınma mutluluk veya huzur vermez ama acı bunları bastırır hatta engeller . acı fiziksel olarak bakılırsa beynin anormal duruma verdiği şiddetli tepkidir . felsefi olarak bakmak istersek de varoluş sancısından kaçma veya çıkmaz düşüncelerden kaçış olarak değerlendirebiliriz . mesela stoacılar , acıyı hayatın kaçınılmaz bir parçası olarak görür ve acıya karşı sükunetle ve duygusal olarak bağlanmamayla yaklaşmayı önerirler . veya , Budizmde acı, yaşamın temel bir gerçeği olarak kabul edilir. Budist öğretiye göre, acı, arzunun sonucudur ve arzulardan vazgeçmek (Nirvana) acıdan kurtulmanın yoludur. Budizm, meditasyon ve manevi uygulamalar aracılığıyla bu bilinci geliştirmeyi teşvik eder.. veya , Hristiyanlıkta acı, düşmüş bir dünyada yaşamanın kaçınılmaz bir parçası olarak görülür. Ancak, acı aynı zamanda ruhsal büyümenin bir aracı olarak da işlev görebilir. İsa'nın çektiği acılar, inançlılar için fedakarlık ve kurtuluşun bir simgesidir. ama din kavramı yani tanrı temelli bir olguyu hayatın merkezine koyamayız çünkü hayatın anlamı din yoksa olmayacak mı . veya , Egzistansiyalistler, özellikle Albert Camus ve Søren Kierkegaard gibi düşünürler, insanın varoluşsal acılarına odaklanırlar. Camus, hayatın anlamsızlığı karşısında insanın çabasını "Absürd" olarak nitelendirirken, Kierkegaard acının, bireyin kendini ve Tanrı ile ilişkisini derinlemesine sorgulamasına yardımcı olduğunu savunur.ama burada ise hayatın anlamsızlığını belirtir ve amacımız ise hayata anlam katan olguyu belirlemek diye olmaz . veya , Nietzsche, acıyı kaçınılmaz ve hatta gerekli bir şey olarak görür. Ona göre acı, insanın kendini aşması ve "Üstinsan" olma yolunda ilerlemesi için bir itici güçtür. Nietzsche, acıyı yaşamın bir parçası olarak kabul etmeyi ve ondan güç almayı önerir.
hepsinin temelinde acıyı hayatın temel olgusundan birisi olarak alır ama diğer olgular değiştiği için ortak kümede acı kalıyor . hayatın amacı acıdan kaçmak , acıyı olduğu kadar az ve mümkünse hiç yaşamamak ama ne olursa olsun kabul etmek gerekir . acının olmadığının kesin olduğu tek an ise ölümdür ama orada da kimyasal süreçler bittiği için fiziksel anlamını yitirir. kısaca hayatın anlamı acı olgusunun hayata kattığı gerçekliktir . acıdan kaçış yoktur , sadece bastırılır ama ne olursa olsun mutlaka kendini gösterir çünkü hayat madalyon gibidir . bir yüzü acı ve diğer yüzü ise geriye kalan ne varsa .
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 01/05/2025 07:24:34 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17807
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.