ANAPLASTİK TİROİD KANSERİ (ATC) NEDİR?

- Blog Yazısı
Kanser, hücrelerin kontrolsüz çoğalması ve çevre dokulara yayılmasıyla karakterize edilen karmaşık bir hastalık grubudur. Dünya genelinde önemli bir sağlık sorunu olan kanser, farklı organ ve sistemleri etkileyerek bireylerin yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkiler. Bu hastalık, genetik mutasyonlar, çevresel faktörler ve yaşam tarzı gibi çeşitli etmenlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkar.
Tiroid bezi, boynun ön kısmında yer alan ve metabolizma, büyüme ile gelişme gibi hayati fonksiyonları düzenleyen hormonları salgılayan bir endokrin organdır. Tiroid bezinde gelişen kanser türleri arasında en nadir ve en agresif olanı Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC)'dir. ATC, hızlı ilerleyişi, tedaviye dirençli yapısı ve kötü prognozuyla dikkat çeker. Tiroid kanserlerinin %1-2'sini oluşturmasına rağmen, tiroid kanserine bağlı ölümlerin büyük bir kısmından sorumludur.[1]
Bu yazıda, öncelikle kanserin genel tanımı, sınıflandırılması ve toplum sağlığı üzerindeki etkileri ele alınacaktır. Ardından, tiroid bezinin anatomisi ve işlevleri incelenecek, tiroid kanserlerinin türleri ve risk faktörleri üzerinde durulacaktır. Yazının odak noktası olan Anaplastik Tiroid Kanseri ise tanımı, nedenleri, moleküler ve genetik temelleri, görülme sıklığı, belirtileri, tanı yöntemleri, tedavi seçenekleri ve tedaviye direnç gibi başlıklar altında detaylı bir şekilde analiz edilecektir. Son olarak, ATC'nin hastalar ve yakınları üzerindeki psikososyal etkileri ile palyatif bakım yaklaşımları değerlendirilecektir.
Bu çalışma, Anaplastik Tiroid Kanseri'nin karmaşık yapısını ve mevcut literatürdeki bilgileri derleyerek, bu nadir ancak ölümcül kanser türü hakkında kapsamlı bir bakış açısı sunmayı amaçlamaktadır.
Kanser Nedir?
Hücresel Düzeyde Kanserleşme
Kanser, hücrelerin normal büyüme ve bölünme süreçlerinin bozulması sonucu ortaya çıkan bir hastalık grubudur. Sağlıklı hücreler, belirli bir düzen içinde çoğalır ve gerektiğinde programlı hücre ölümü (apoptoz) ile yok olurlar. Ancak kanserli hücreler, bu kontrol mekanizmalarını kaybederek sınırsız bölünme kapasitesine sahip olur ve tümör oluşumuna yol açar.[2]
Kanserleşme süreci, genellikle DNA'da meydana gelen mutasyonlarla başlar. Bu mutasyonlar, hücre büyümesini düzenleyen genlerin (örneğin, tümör baskılayıcı genler ve proto-onkogenler) işlevlerini bozarak kontrolsüz hücre çoğalmasına neden olur.[3]
Ayrıca, kanser hücreleri çevre dokulara invazyon yapabilir ve metastaz yoluyla uzak organlara yayılabilir.
Kanserin Sınıflandırılması
Kanserler, köken aldıkları doku veya hücre tipine göre sınıflandırılır. Başlıca kanser türleri şunlardır:
• Karsinomlar: Epitel dokusundan kaynaklanan ve en yaygın görülen kanser türüdür.
• Sarkomlar: Bağ dokusu, kemik, kas gibi destekleyici dokulardan gelişir.
• Lösemiler: Kan ve kemik iliği kaynaklı kanserlerdir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
• Lenfomalar: Lenfatik sistemin kanserleridir.
• Melanomlar: Melanositlerden kaynaklanan cilt kanserleridir.[4]
Bu sınıflandırma, kanserin biyolojik davranışını, tedavi yaklaşımını ve prognozunu belirlemede önemlidir.
Kanserin Toplum Sağlığı Açısından Önemi
Kanser, dünya genelinde ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almakta ve önemli bir halk sağlığı sorunu oluşturmaktadır. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kanser insidansı artmakta, bu da sağlık sistemleri üzerinde ciddi bir yük oluşturmaktadır.[5]
Kanserin erken teşhisi ve etkili tedavisi, hastaların yaşam süresini ve kalitesini artırabilir. Ayrıca, kanser hastalarının ve ailelerinin psikososyal destek ihtiyaçları da göz önünde bulundurulmalı ve bütüncül bir bakım yaklaşımı benimsenmelidir.[6]
Tiroid Bezi ve İşlevleri
Tiroid Bezinin Anatomisi
Tiroid bezi, boynun ön kısmında, adem elması olarak bilinen tiroid kıkırdağının hemen altında ve nefes borusunun (trakea) önünde yer alan kelebek şeklinde bir endokrin organdır. Yaklaşık 15-20 gram ağırlığında olan bu bez, sağ ve sol olmak üzere iki lobdan oluşur ve bu loblar, istmus adı verilen ince bir doku ile birbirine bağlanır.
Histolojik olarak, tiroid bezi, follikül hücreleri ve parafolliküler hücreler olmak üzere iki ana hücre türünden oluşur. Follikül hücreleri, tiroid hormonları olan tiroksin (T4) ve triiyodotironin (T3) üretiminden sorumludur. Parafolliküler hücreler (C hücreleri) ise kalsiyum metabolizmasında önemli bir rol oynayan kalsitonin hormonunu salgılar.
Hormon Salgısı ve Vücut Fonksiyonları
Tiroid bezi, vücudun metabolizmasını düzenleyen önemli hormonlar üretir. Bu hormonlar, enerji üretimi, büyüme ve gelişme gibi birçok hayati fonksiyonu kontrol eder. İki ana tiroid hormonu vardır:
• Tiroksin (T4): Tiroid tarafından üretilen ana hormondur. Vücutta daha az aktif olan bu hormon, gerektiğinde aktif forma dönüşür.
• Triiyodotironin (T3): T4'ün aktif formudur ve vücut hücreleri üzerinde doğrudan etkilidir .
Tiroid hormonları, vücudun enerji kullanımından metabolizmaya kadar birçok hayati işlevi düzenler. Bu hormonların dengesi, genel sağlığımız için büyük önem taşır. Eğer tiroid hormonlarıyla ilgili belirtiler yaşıyorsanız, bir uzmana danışarak gerekli testleri yaptırmalısınız.
Tiroid Kanserleri
Tiroid Kanseri Türleri
Tiroid kanserleri, hücresel kökenlerine ve farklılaşma derecelerine göre sınıflandırılır. Başlıca tiroid kanseri türleri şunlardır:
• Papiller Tiroid Kanseri (PTC): Tiroid kanserlerinin en yaygın türüdür ve genellikle yavaş ilerler. Erken teşhis edildiğinde tedaviye iyi yanıt verir.
• Foliküler Tiroid Kanseri (FTC): Daha az yaygın olup, kan yoluyla yayılma eğilimi gösterir. İyot eksikliği olan bölgelerde daha sık görülür.
• Medüller Tiroid Kanseri (MTC): Tiroidin C hücrelerinden kaynaklanır ve kalsitonin hormonu üretimiyle ilişkilidir. Genetik geçiş gösterebilir.
• Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC): Nadir görülen, ancak son derece agresif bir kanser türüdür. Hızlı ilerler ve tedaviye dirençlidir.
Bu türlerin yanı sıra, tiroid lenfoması gibi daha nadir görülen tiroid kanseri türleri de mevcuttur.
Genel Görülme Sıklığı ve Risk Faktörleri
Tiroid kanseri, dünya genelinde endokrin sistemin en sık görülen malignitesidir. Son yıllarda tanı yöntemlerindeki gelişmelerle birlikte teşhis oranlarında artış gözlemlenmiştir. Kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.
Tiroid kanseri gelişiminde etkili olan başlıca risk faktörleri şunlardır:
• Radyasyon Maruziyeti: Özellikle çocukluk döneminde baş ve boyun bölgesine uygulanan radyasyon tedavileri, tiroid kanseri riskini artırır.
• Genetik Faktörler: Aile öyküsünde tiroid kanseri bulunan bireylerde risk artışı gözlemlenir.
• İyot Eksikliği: İyot eksikliği olan bölgelerde foliküler tiroid kanseri daha sık görülür.
• Cinsiyet ve Yaş: Kadınlarda daha sık görülür ve genellikle 25-65 yaş aralığında teşhis edilir.
Bu risk faktörlerinin bilinmesi, erken teşhis ve tedavi açısından önemlidir.
Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC)
Tanımı ve Özellikleri
Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC), tiroid bezinin en nadir (%1-2) ancak en agresif ve ölümcül malignitesidir. Hücrelerin farklılaşma yeteneğini kaybettiği, hızlı büyüyen ve çevre dokulara invazyon gösteren bir tümör tipidir. Genellikle ileri yaşta (60 yaş ve üzeri) ortaya çıkar ve tanı konulduğunda çoğu zaman evre IV'tedir.[7]
Nedenleri ve Risk Faktörleri
ATC'nin kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı risk faktörleri tanımlanmıştır:
• Önceden Var Olan Tiroid Hastalıkları: Papiller veya foliküler tiroid kanserlerinin anaplastik forma dönüşmesi.
• Radyasyon Maruziyeti: Özellikle çocukluk döneminde baş ve boyun bölgesine uygulanan radyasyon tedavileri.
• İleri Yaş: 60 yaş ve üzerindeki bireylerde daha sık görülür.
• Cinsiyet: Kadınlarda daha yaygın olmasına rağmen, erkeklerde prognoz daha kötüdür.[8]
Moleküler ve Genetik Temeller
ATC, genetik düzeyde birçok mutasyon ve yolak aktivasyonu ile karakterizedir:
• BRAF V600E Mutasyonu: Özellikle papiller tiroid kanserinden dönüşen ATC'lerde sık görülür.
• TP53 Mutasyonu: Tümör baskılayıcı genin inaktivasyonu, hücre döngüsünün kontrolsüz ilerlemesine neden olur.
• PI3K/AKT/mTOR ve MAPK Yolakları: Hücre proliferasyonu ve hayatta kalma sinyallerini artırır.[9]
Görülme Sıklığı ve Epidemiyolojisi
ATC, tüm tiroid kanserlerinin %1-2'sini oluşturur. Ancak, tiroid kanserine bağlı ölümlerin %40'ından sorumludur. ABD'de yıllık insidansı yaklaşık 1-2 vaka/milyon kişidir. Gelişmiş ülkelerde tanı oranları artmakta, ancak mortalite oranları yüksek kalmaktadır.[8]
Belirtiler ve Tanı Yöntemleri
ATC'nin klinik belirtileri genellikle hızlı başlangıçlıdır:
• Boyunda Hızla Büyüyen Kitle: Genellikle ağrısızdır ancak çevre dokulara baskı yapar.
• Disfaji ve Dispne: Yemek borusu ve soluk borusuna baskı sonucu yutma ve nefes alma güçlüğü.
• Ses Kısıklığı: Rekürren laringeal sinirin tutulumu ile ilişkilidir.
Tanı için ultrasonografi, BT/MR görüntüleme ve ince iğne aspirasyon biyopsisi kullanılır. İmmünohistokimyasal boyamalar ve moleküler testler, tanıyı kesinleştirmede yardımcıdır.[7]
Tedavi Yöntemleri
ATC'nin tedavisi zordur ve genellikle multimodal bir yaklaşım gerektirir:
• Cerrahi: Tümörün tamamen çıkarılması nadiren mümkündür.
• Radyoterapi: Lokal kontrol sağlamak için kullanılır.
• Kemoterapi: Genellikle radyoterapi ile kombine edilir.
• Hedefe Yönelik Tedaviler: BRAF V600E mutasyonu taşıyan hastalarda BRAF ve MEK inhibitörleri umut verici sonuçlar göstermektedir.[10]
Tedaviye Direnç ve Prognoz
ATC, tedaviye karşı yüksek direnç gösterir. Tanı konulduktan sonra ortalama sağkalım süresi 3-5 aydır. Ancak, son yıllarda hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapiler ile bazı hastalarda sağkalım süresi uzatılabilmiştir. Yine de, genel prognoz kötüdür ve hastaların çoğu tanıdan sonraki ilk yıl içinde hayatını kaybeder.[7]
ATC ile Yaşam ve Psikososyal Etkiler
Hasta ve Yakınları Üzerindeki Etkiler
Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC), hızlı ilerleyen ve genellikle tedaviye dirençli bir yapıya sahip olması nedeniyle, hastalar ve yakınları üzerinde derin psikososyal etkiler yaratmaktadır. Hastalar, tanı anından itibaren yoğun bir stres, kaygı ve depresyon sürecine girebilirler. Bu durum, hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek, tedavi sürecine uyumlarını zorlaştırabilir .
Yakınları ise, hastanın bakımını üstlenmenin getirdiği fiziksel ve duygusal yüklerle karşı karşıya kalırlar. Bu süreçte, bakım verenlerin kendi sağlıklarını ihmal etmeleri sıkça görülür. Ayrıca, sosyal izolasyon, ekonomik zorluklar ve tükenmişlik sendromu gibi sorunlarla da mücadele etmek zorunda kalabilirler .
Bu nedenle, hem hastaların hem de yakınlarının psikososyal destek almaları, sürecin daha sağlıklı yönetilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Palyatif Bakım ve Destek Hizmetleri
ATC'nin agresif seyri ve sınırlı tedavi seçenekleri, palyatif bakımın önemini artırmaktadır. Palyatif bakım, sadece fiziksel semptomların yönetimini değil, aynı zamanda hastaların ve ailelerinin duygusal, sosyal ve ruhsal ihtiyaçlarını da kapsar .
Bu kapsamda, ağrı kontrolü, beslenme desteği, psikolojik danışmanlık ve sosyal hizmetler gibi çeşitli destekler sunulmaktadır. Ayrıca, bakım verenlerin de desteklenmesi, onların tükenmişlik yaşamalarının önüne geçilmesi açısından kritik bir rol oynamaktadır .
Palyatif bakım hizmetlerinin erken dönemde başlatılması, hastaların yaşam kalitesini artırmakta ve sürecin daha iyi yönetilmesine katkı sağlamaktadır.
Sonuç
Anaplastik Tiroid Kanseri (ATC), tiroid kanserleri içinde nadir görülmesine rağmen en agresif seyirli ve ölümcül olan türlerden biridir. Yazıda ilk olarak kanserin temel biyolojik ve sınıflandırmaya dayalı yapısı ele alınmış, ardından tiroid bezinin fonksiyonları ve tiroid kanserlerinin genel özellikleri açıklanmıştır. Bu bağlamda ATC'nin diğer tiroid kanserlerinden neden ve nasıl ayrıştığına detaylı olarak yer verilmiştir.
ATC’nin moleküler yapısı, hızlı progresyonu, invaziv özelliği ve mevcut tedavilere karşı direnç geliştirme eğilimi, hastalığı biyolojik açıdan da klinik açıdan da son derece zorlu bir hale getirmektedir. RAS, BRAF ve TP53 gibi gen mutasyonları ile karakterize olan bu tümör türü, çoğu vakada tanı konulduğunda lokal olarak ileri evrede ya da metastatik halde bulunur. Bu durum, sağkalım süresini ciddi biçimde kısaltmaktadır.[11]
ATC, yalnızca tıbbi açıdan değil, hastalar ve aileleri açısından da sosyal, psikolojik ve ekonomik birçok yük getirmektedir. Özellikle hastalığın hızlı seyri, sınırlı tedavi seçenekleri ve kötü prognozu, hastalarda yoğun anksiyete ve depresyon gibi duygusal tepkilere yol açarken, aile bireyleri için de yıpratıcı bir bakım süreci başlatmaktadır.
Tüm bu nedenlerle ATC, sadece onkolojik değil, aynı zamanda multidisipliner bir yaklaşımla ele alınması gereken bir hastalıktır. Etkin tedavi stratejilerinin yanı sıra palyatif bakım hizmetleri, psikososyal destek mekanizmaları ve hasta yakınlarına yönelik danışmanlık hizmetleri büyük önem arz etmektedir.
Sonuç olarak, ATC'nin biyolojik karmaşıklığı ve tedaviye dirençli yapısı, bu kanser türünün araştırılması ve anlaşılmasında bilimsel topluluk için büyük bir meydan okuma olmaya devam etmektedir. Ancak son yıllarda moleküler hedefli tedaviler ve immünoterapiler üzerine yapılan çalışmalar umut verici sonuçlar doğurmaktadır. ATC ile ilgili farkındalığın artırılması, erken tanı girişimlerinin güçlendirilmesi ve disiplinlerarası bakım modellerinin yaygınlaştırılması, hastaların yaşam kalitesini artırmak adına atılması gereken temel adımlar arasında yer almaktadır.
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez. Anaplastik Tiroid Kanseri - Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez. (23 Ekim 2024). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Prof. Dr. Özgür Kılıçkesmez | Arşiv Bağlantısı
- ^ S. Ada, et al. (2021). Kanser Hücre Metabolizmasi. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Dergisi, sf: 66-75. doi: 10.54537/tusebdergisi.981144. | Arşiv Bağlantısı
- ^ D. B. Bilge, et al. (2006). Mutasyon , Dna Hasari ,Onarim Mekanizmalari Ve Kanserle İlişkisi. Journal of Faculty of Pharmacy of Ankara University, sf: 149-170. doi: 10.1501/Eczfak_0000000056. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Doç. Dr. Ayfer PAZARBAŞI, et al. Kanser Yolakları. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Dergipark | Arşiv Bağlantısı
- ^ Özge Karadağ ÇAMAN. Ankara’da 30-70 Yaş Arasi Kadinlarin Kanser Erken Teşhis, Tarama Ve Eğitim Merkezlerini Kullanimi Ve Sağliği Geliştirme Davranişlari: Toplum Katilimli Bir Hizmet Modeli Araştirmasi. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: YÖK Tez | Arşiv Bağlantısı
- ^ Oktay Yıldız, et al. Meme Kanseri Siniflandirmasi İçin Veri Füzyonu Ve Genetik Algoritma Tabanli Gen Seçimi. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Dergipark | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b c Cabanillas, et al. Thyroid Cancer. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: The Lancet doi: 10.1016/S0140-6736(16)30172-6. | Arşiv Bağlantısı
- ^ a b R. Smallridge, et al. Clinical Practice Guidelines For Hypothyroidism In Adults: Cosponsored By The American Association Of Clinical Endocrinologists And The American Thyroid Association. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Liebertpub doi: 10.1089/thy.2012.0205. | Arşiv Bağlantısı
- ^ I. Landa, et al. (2016). Genomic And Transcriptomic Hallmarks Of Poorly Differentiated And Anaplastic Thyroid Cancers. The Journal of Clinical Investigation, sf: 1052-1066. doi: 10.1172/JCI85271. | Arşiv Bağlantısı
- ^ Vivek Subbiah, et al. Dabrafenib And Trametinib Treatment In Patients With Locally Advanced Or Metastatic Braf V600–Mutant Anaplastic Thyroid Cancer. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: ascopubs doi: 10.1200/JCO.2017.73.6785. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Xing. (2013). Molecular Pathogenesis And Mechanisms Of Thyroid Cancer. Nature Reviews Cancer, sf: 184-199. doi: 10.1038/nrc3431. | Arşiv Bağlantısı
- C. Tatar. Prostat Kanser Kök Hücresinde Senesens Etkisinin İncelenmesi. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: YÖK Tez | Arşiv Bağlantısı
- N. B. İdil. Gen İfade Verileri Ile İşlemsel Kanser Sınıflandırılması. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: YÖK Tez | Arşiv Bağlantısı
- Prof. Dr. Mehmet Tahir Oruç. Tiroid Bezinin Yapısı Ve Fonksiyonu. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: mtahiroruc | Arşiv Bağlantısı
- N. Koylan. Tiroid Hormonları: Vücudunuzun Gizli Kahramanları. (14 Mart 2025). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Prof. Dr. Nevrez Koylan | Arşiv Bağlantısı
- Wikipedia. Boyunda Bulunan Endokrin Bez; Metabolizmayı Etkileyen Hormonlar Salgılar. (17 Ekim 2006). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Wikipedia | Arşiv Bağlantısı
- A. W. V. T. Y. Kurulu. Tiroid Kanseri. (1 Ocak 0001). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Acıbadem Sağlık Grubu | Arşiv Bağlantısı
- Koç Üniversitesi Hastanesi. Tiroit Kanseri: Nedenleri, Belirtileri Ve Tedavisi. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: Koç Üniversitesi Hastanesi | Arşiv Bağlantısı
- 11. Türk Cerrahi Derneği. Tiroid Kanseri Tipleri (Çeşitleri, Türleri). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: turkcerrahi.com | Genel & Laparoskopik Cerrahi | Arşiv Bağlantısı
- ThyCa: Thyroid Cancer Survivors' Association. Anaplastic Thyroid Cancer Handbook. Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2025. Alındığı Yer: thyca | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 14/05/2025 05:43:37 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/20573
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.