Bakteri Enjeksiyonunun Tümörleri Küçültebildiği Tespit Edildi!
Kansere müdahale etmek için bakteri enjeksiyonu yapılmış tümörler kulağa tuhaf gelebilir ama aslında bu düşünce bir süredir vardı. Doktorlar, bakteriyel enfeksiyonların tümörleri küçültebileceğini ve hatta yok edebileceğini ilk olarak yaklaşık 200 yıl önce gözlemlediler. 1890’larda, bir cerrah binlerce kanser hastasını onlara ölü Streptococcus bakterisini enjekte ederek kurtardı. Bu fikir genel olarak kaybolmuş olsa da, son yıllarda birkaç grup bu teknikle ilgili deneylere devam ediyordu. Ne yazık ki, insanlar üzerinde yapılan deneyler hep hayal kırıklığıyla sonuçlandı.
Bu sonuçlarla yılmayan, John Hopkins’den bir grup araştırmacı on yıldan fazla süredir bu fikrin peşindeler. Şimdilerde yayınlanan yeni bir araştırmaya göre önceki deneylerde farklı bir bakteri türü kullanılmasıyla birlikte bu tedavinin aslında işe yarayabileceğini gösterdiler. Kemirgenlerde, köpeklerde ve hatta bir insanda yapılan çalışmaların hepsi bu tedavinin güçlü ve spesifik bir anti-tümör tepkisine neden olduğunu buldu. Çalışma Science Transitional Medicine dergisinde yayınlandı.
Çalışmaları için araştırmacılar Clostridium novyi adlı bir toprak bakterisini kullandılar. Bu anaerobik bir bakteri türü yani oksijen yokluğunda çok iyi gelişebiliyor. Bu özelliği bakteriyi kanser tedavileri için çok iyi bir aday yapıyor, çünkü tümörlerdeki birçok hücre oksijensiz kalmıştır. C. novyi belli hayvanlarda ve insanda enfeksiyona neden olabilir, bu yüzden takım daha güvenli hale getirmek için bakterinin toksin üreten genlerini çıkardılar.
Takım belli bir tip beyin kanseri olan sıçanların tümörlerine bakteriyel sporları enjekte ederek başladı. Tedavinin, tümörden sadece birkaç santimetre uzakta bulunan sağlıklı dokuda hasara neden olmayan ve belli sınırları olan bir anti-tümör tepkisine neden olduğunu buldular. Ayrıca, hayvanların hayatta kalma oranları da arttı.
Kemirgen modellerde olanlar insanlarda olabilecekleri tam olarak yansıtmaz, bu yüzden araştırmacılar köpeklere yöneldi. Doğal olarak oluşan köpek tümörleri karakteristik olarak insan tümörlerine, kemirgen tümörlerinden çok daha yakın, çünkü onlar da kendiliğinden oluşabiliyor ve ayrıca belli genetik benzerlikleri paylaşıyorlar.
Bir kez daha, araştırmacılar 16 refakatçi köpeğe modifiye edilmiş bakteriyel sporları enjekte etti ve yanıtları gözlemledi. Bakteriyel enfeksiyonla alakalı ateş ve enflamasyon gibi ufak belirtiler görseler de, tedavinin iyi tolere edildiğini buldular. Tümörlerin altı köpekte küçüldüğü ve üç köpekte ise kanserin tamamen yok olduğu görüldü.
Bir adım ileri götürerek, araştırmacılar hala devam eden bir 1. Aşama Klinik Deney başlattılar. Gelişmiş yumuşak doku tümörü olan bir hastanın kolundan köpeklere verdikleri dozun %1’ini enjekte ettiler. Tümör önemli ölçüde küçüldü ama ne yazık ki hasta diğer metastatik tümörleri nedeniyle öldü.
Araştırmacılar, tedavinin çoğalan bakterilerin kanserli hücreleri öldüren enzim salgıladıkları için işe yaradığını varsaydılar. Ayrıca, bakteriler tümör hücrelerine karşı güçlü bir immün yanıtı da tetikliyor gibi görünüyorlardı. Tedavi de oldukça spesifikti çünkü bakteriler sadece oksijensiz tümör hücrelerinde büyüyorlardı ve çevreledikleri dokuyu zarar görmeden bırakıyorlardı. Yine de, tedavinin spesifikliği onu hem zararlı hem yararlı bir hale getiriyor, yani metastazlı hastalar için bu tedavi işe yaramayabilir.
Tabi ki, araştırmacıların bizler çok heyecanlanmadan tedavinin daha çok insanda çalıştığını kanıtlaması gerek. İnsanlar üzerindeki çalışmalar hala devam etmekte ve araştırmacı takım tedavinin, kemoterapi ve radyoterapi gibi alternatif tedavilerle daha etkili olabileceğine inanıyor.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 1
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- Çeviri Kaynağı: IFLS | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/12/2024 06:40:51 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/2567
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.
This work is an exact translation of the article originally published in IFLS. Evrim Ağacı is a popular science organization which seeks to increase scientific awareness and knowledge in Turkey, and this translation is a part of those efforts. If you are the author/owner of this article and if you choose it to be taken down, please contact us and we will immediately remove your content. Thank you for your cooperation and understanding.