Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Paylaşım Yap
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Fatih Birinci
Fatih Birinci
400.5K UP
Yazar 29 Ocak 2019 11 dk.

Okullardaki tarih kitaplarının içeriğini hatırlayın; eğitim süreci içinde size öğretilen tarih sanat tarihi ya da bilim tarihi değil, ağırlıklı olarak savaş tarihidir. İnsanlık tarihi gerçekten de büyük savaşlar ve katliamlarla doludur. İnsanlığın tuttuğu kayıtların atılım yapması dolayısıyla yirminci yüzyıl içinde yer alan bu korkunç şiddet olaylarına daha detaylı olarak tanıklık etmekteyiz. Görsel ve işitsel belgeler, savaşların ve katliamların sarsıcı dehşetine ilişkin bizlere daha çok bilgi veriyor.

Örneğin Japonya’nın, Nanking Katliamı’nda 300.000’den fazla sivili öldürdüğünü biliyoruz. Sovyet askerlerinin Doğu Avrupa’da en azından binlerce, potansiyel olaraksa yüz binlerce kadına tecavüz ettiğinden haberdarız (Rzheshevsky, 2002), (Beevor, 2002). ABD tarafından Hiroshima ve Nagazaki’ye atılan atom bombalarının yüz binlerce insanın ölümüne, daha fazlasının ise sakat kalmasına neden olduğuna tüm dünya şahit oldu.

623
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 1 Eylül 2021 28 dk.

Türümüz, üst düzey bilişsel fonksiyonları sayesinde sadece bulunduğu çevreye değil, aynı zamanda kendi bedenine de hükmedebilen, son derece ilginç bir türdür. Buna bağlı olarak, kas biyolojisinin dinamiklerini (bilerek veya bilmeyerek) deneyimleyen insanlar, vücutlarında bulunan 650 kadar iskelet kasını çeşitli şekillerde zorlayarak geliştirebileceklerini fark etmişlerdir. Böylece egzersiz ve vücut geliştirme gibi fiziksel aktiviteler ortaya çıkmıştır.

Bir insan, istemli kaslarından birini, yani kendi isteğiyle kontrol edebildiği kaslarından birini hareket ettirmek istediğinde, beyninden çıkan bir sinyal neredeyse anlık olarak o kaslara ulaşır ve kaslara saçtığı kimyasal maddeler sayesinde kasın kasılmasını sağlar. Bu sürecin detaylarını buradaki yazımızdan öğrenebilirsiniz. Biz bu yazıda, bu kasılma sonucu kasların nasıl geliştiğini ve bunun evrimsel anlamını irdeleyeceğiz.

138
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Volkan Aydın
2 gün önce
Albert Einstein , nikolai tesla yada adison nebiliyim geçmişte çığır açmış bu mucitler günümüz teknolojileri ile yaşasaydı ışık hızını aşar yada ışınlanmayı bulur, kendi kendine yanan ampul icat edermiydi gibi bir soru takıldı kafama kızımla sohbet ederken böyle bir videonuz varmıydı bilmiyorum ama yoksa yaparsanız çok seviniriz kızımla sizi izliyoruz şimdiden teşekkür ederim...
0
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 27 Eylül 2014 23 dk.

Belki şu meşhur soruyu duymuşsunuzdur: Diyelim ki bir yarışma programındasınız ve karşınızda 3 tane kapı var (üzerlerinde de 1, 2 ve 3 diye numaralar bulunuyor). Bu kapılardan bir tanesinin arkasında son model bir Bugatti Veyron, diğer ikisinin arkasında ise birer tane keçi var. Tek bir kapı seçme şansınız var ve içinizden geçen kapıyı, örneğin 2 numaralı kapıyı seçtiniz. Bu, tıpkı Türkiye'deki Var Mısın, Yok Musun? yarışmasında kendi kutunuzu seçmek gibi. O kutuda (veya kapıda) gerçekten büyük ödül olabilir; ama olmayabilir de...

Diyelim ki siz, 3 kapıdan 1 numaralı olanı seçtiniz. Sinsi sunucu, heyecanı arttırmak için sizin seçmediğiniz kapılardan bir tanesini, diyelim ki 3 numaralı kapıyı açtı. Ve tabii ki arkasında büyük ödül değil, keçi vardı. Dolayısıyla şu anda büyük ödül ya sizin kapınızda ya da sunucunun açmamış olduğu diğer kapıda... İşi daha da kızıştırmak için sunucu size şunu soruyor:

77
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Söz
Mert Intze Memet
Mert Intze Memet
20.1K UP
Alıntıyı Ekleyen 2 gün önce
Yeterince dürüstsen, fazlasıyla aşıksan ve gerçekten iyi biriysen artık hazırsın.
Mutsuz olabilirsin....
Kaynak: Charles Bukowski-alıntı
5
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ali Aslan
Ali Aslan
35.0K UP
Çeviren 30 Kasım 2017 5 dk.

Canlılar kendi hücrelerini ve birlikte yaşadığı faydalı mikroorganizmaları muhafaza ederken, karşılaştığı çok çeşitli patojenleri (hastalık yapıcı organizmaları ya da maddeleri) baskılayabilmek için bağışıklıklarını evrimleştirmek zorundadır. Ancak dostunu, düşmandan ayırt edebilmek zor bir iştir. Bağışıklık sisteminde olabilecek olan bozukluklar, patojenlerin tespit edilememesine ve sağlıklı hücrelerin saldırıya açık hale gelmesine neden olabilir ve bunların hepsi hastalıklara sebebiyet verir. 

Nature Ecology & Evolution dergisi yazarı Metcalf ve ekibi, bu ayrımın en uygun seviyesinin sadece immunopatoloji ve enfeksiyon riskine bağlı olmadığını, aynı zamanda bu risklerin konak canlı tarafından hayatının hangi aşamasında karşılaşıldığına da bağlı olduğunu belirtmiştir.

27
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Yasin Erkmen
Uyarlayan 1 gün önce 3 dk.

Arkeoloji, eski dönemlerde yaşamış insanları ve onların geride bıraktığı eserleri inceleyen bilim dalıdır. Bilimsel çalışmalar, pek çok kalıntının incelenmesiyle gerçekleştirilir. Basit eşyalar, piramitler, tapınaklar ve mezarlar; incelenen kalıntılar arasında yer alır. Yapılan çalışmalar sayesinde geçmiş insan yaşamlarıyla ilgili detaylı bilgilere ulaşılır. Peki ama arkeoloji tam olarak nedir? Kapsamı ve daha fazlası![1]

Eski zamanlarda yaşamış insanlar hakkında nasıl bilgi sahibi oluyoruz? Eğer ki geride yazılı herhangi bir kayıt bırakmadılarsa hangi tanrılara taptıktıklarını, ne yiyip ne içtiklerini veya ne tür kıyafetler giydiklerini nasıl biliyoruz?

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Tüm Reklamları Kapat
İnceleme
Hatice Kutbay
İnceleyen 1 gün önce
Binbir Gece Masalları, yalnızca masal anlatan bir derleme değil; iktidar, korku, arzu, bilgi ve hikâyenin dönüştürücü gücü üzerine kurulmuş çok katmanlı bir kültürel metindir. Masalların çerçevesini oluşturan Şehrazat–Şehriyar anlatısı, sözün ve anlatının ölüm karşısındaki en güçlü direniş biçimi olduğunu gösterir.

Eserin temel fikri daha ilk çerçeve anlatıda ortaya konur. Şehriyar’ın her gece evlendiği kadını sabah öldürtmesi karşısında Şehrazat’ın seçtiği tek silah hikâyedir. Şehrazat’ın konumu açık bir şekilde dile getirilir:

“Bana bu geceyi bağışla ey hükümdar; sana öyle bir hikâye anlatacağım ki, eğer Allah dilerse sabaha kadar canımı kurtarır.”

Bu cümle, Binbir Gece Masalları’nın özünü özetler. Anlatmak hayatta kalmaktır. Hikâye burada estetik bir zevkten çok, varoluşsal bir stratejidir.

Masallar ilerledikçe farklı toplumsal katmanlardan insanlar, tüccarlar, köleler, kadınlar, cinler ve hükümdarlar söz alır. Bu çok seslilik, iktidarın tek merkezden bakışını kırar. Özellikle hükümdar figürlerinin sık sık yanıldığı, aldatıldığı ya da cezalandırıldığı masallarda şu tür ifadelerle karşılaşırız:

“Zalimlik edenin sonu pişmanlıktır.”

Bu tür cümleler, masalların eğlencelik değil; ahlaki ve siyasal bir eleştiri alanı olduğunu gösterir. Mutlak gücün sorgulanabildiği nadir geleneksel anlatılardan biridir Binbir Gece.

Kadın anlatıcı olarak Şehrazat’ın konumu özellikle dikkat çekicidir. Şehrazat yalnızca masal anlatmaz; masallar aracılığıyla Şehriyar’ı dönüştürür. Onu yavaş yavaş intikamdan merhamete taşır. Bir noktadan sonra anlatının hedefi netleşir:

“Hikâyeler uzadıkça hükümdarın öfkesi azalıyordu.”

Bu ifade, bilginin ve anlatının şeffaf bir iktidar eleştirisi sunduğunu gösterir. Şehrazat, gücü doğrudan karşısına almaz; onu dönüştürerek etkisizleştirir.

Binbir Gece Masalları’nda kader de merkezi bir temadır. Ancak bu kader edilgen değildir; akıl ve cesaretle yönlendirilebilir. Sıkça tekrarlanan şu ifade bunu açık eder:

“Tedbir insandan, takdir Allah’tandır.”

Bu anlayış, insan iradesini yok saymaz; aksine onu ahlaki sorumluluğun merkezine yerleştirir. Masallar bu yönüyle fatalist değil, pratik bilgelik taşır.

Sonuç olarak Binbir Gece Masalları, masal formu altında hayat, iktidar ve özgürlük üzerine derin bir felsefe barındırır. Şehrazat’ın anlattığı her hikâye, yalnızca bir geceyi değil, bir zihniyeti kurtarır. Masallar bittiğinde Şehriyar yalnızca eğlenmiş değil, değişmiş bir insandır. Ve eser şu düşünceyle kapanır: Anlatı, insanı öldürmez; susturulan anlatı öldürür.

Bu yüzden Binbir Gece Masalları, yalnızca geçmişin bir masal kitabı değil; bugün hâlâ sözün, aklın ve anlatının şiddete karşı en güçlü direniş biçimi olduğunu hatırlatan evrensel bir metindir.
8.5/10
(2 Kişi)
Puan Ver
Cilt 1/1
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Sizden Gelenler
İlknur Özdemir
İlknur Özdemir
22.0K UP
Üye
muhteşem bir site her alanda her bilgiye anında ulaşımı sağlanılıyor ve çok samimi bir site. Daha Nice 10 Yıllara...
Bora Cüneyt Akçakın
Seslendiren 21 Mayıs 2024 27:06
Bora Cüneyt Akçakın & Meriç Öztürk - Polaris Görevi Nedir? - SpaceX'in Yeni Tanıtılan Uzay Kıyafeti - Kolonileşme Uzakta Değil! - Aklı Havada ilk...
21
Yaşam Ağacı Türü
Cemgil Bilici
Cemgil Bilici
160.6K UP
Türü Ekleyen 1 gün önce
Psathyrella microrrhiza, Tiny Psathyrella olarak da bilinen, higrofan şapkalı küçük, narin bir agarik mantardır. Başlangıçta, şapkanın dış kısmında dağınık beyaz fibriller veya fibrilloza pullar bulunur ve bunlar kenarlarda kalıcıdır. Bu mantar, ormanlardaki yol kenarlarında veya ruderal alanlarda, genellikle odun kalıntıları veya yaprak örtüsü üzerinde yetişir.

Şapka başlangıçta küt konik olup, olgunlaştıkça çan şeklinde veya dışbükey-umbonat hale gelir. Şapka başlangıçta dış kısmında dağınık beyaz lifler veya fibrillo pullarla süslenmiştir ve bunlar kenarlarda kalır. Kururken, şapka kenarlarında pembemsi bir renk alabilir ve bazen solungaç kenarları pembemsi ve flokülöz görünebilir. Higrofan, orta kahverengi, soluk bej kahverengiye dönüşür. Lameller ekli, orta genişlikte, sıkışık, soluk kirli bej, yaşlandıkça kahverengimsi griye dönüşür. Sap ince, narin, kırılgan, olgunlaştığında dolgunlaşır, aşağı yukarı eşit uzunluktadır ve sapın alt kısmında peçe kalıntıları bulunabilir. Spor izi koyu kahverengi ila mor kahverenginde olur.

Şapka (cap) çapı: Genellikle 1 – 3 cm arası. Kimi kaynaklar “yaklaşık 1 ila 3 cm” diyor.

Sap (stipe) + dip özelliği: Sap — oldukça ince — ve bazen dipte küçük, kökümsü bir uzantı (rootlet / micro-rhiza) olduğu bilinir.

Görünüş ve hygrophanous özellik: Şapka ıslakken nemli, koyu kahverengi/ kızıl kahverengimsi; kuruyunca açıla-solar (farklı tonlara geçer). Bu “nemle renk değişimi (hygrophany)” bu tür için bildirilmiştir.

Çıkış biçimi: Genelde “tek tek veya çok küçük gruplar (ikili, üçlü vb.)” hâlindedir

Sporları 11-14 x 6-7 μm boyutlarında ve pürüzsüz şekillidir, bir germ gözenekleri vardır.

Türün ilk tanımlandığı ve yaygın olarak gözlemlendiği yer Avrupa'dır.

Psathyrella türlerinin çoğunu yenmez, düşük değerli veya riskli olarak sınıflandırır.
0
Evrim Ağacı'na Destek Ol
İnceleme
Yasin Erkmen
İnceleyen7 3 gün önce
Uzun uzadıya inceleme yazmayacağım sadece birkaç kelam edip birkaç da alıntı bırakacağım kitaptan. Bakış açısını değiştirmek, alışagelmişin dışında farklı bir şeyler denemek isteyen herkesin okumasını tavsiye ettiğim son derece eğlenceli bir eser. Muzip ve hınzır bir yanı var. Bolca ironi, sataşma, iğnelemeyle dolu. Yazarın çeşitli zamanlarda farklı mecralarda yayınlanan denemelerinden oluşuyor. Okuması gerçekten keyifli ve bir o kadar eğitici. Alt başlık sizi yanıltmasın. Alelade geyik muhabbetleri değil Ampelofilozofiya...

''Çardak altında dinlenirken tsipouro ya da tsikoudia içmek de adetten sayılır. Üzüm'ün insana armağan ettiği rakıdan biraz farklı olan bu iki ürün bağda çalışanların çardak altında dinlenirken dilinin çözülmesini sağlar ve başlar ampelofilozofiya. Ne yapıyorsun? Bu soruyu sorduğun ve öyle çardak altında boş oturup dinlenen ya da kasabada kahvede oturup dünyayı temaşa eden bir Yunanlının yanıtı son derece manidardır. Mi tripa sto nero, Türkçesiyle suya delik açıyorum...

Suya delik açmaya kalkıştınız mı hiç? Ben kalkıştım. Bu kitabı yazdım. Ömür dediğiniz suya delik açmaktır. Yani Mia tripa sto nero. İşte aslında ampelofilozofiya tam da budur yani suya delik açmaktır.''



''Açıkçası bu kitabı arkeoloji ve arkeologlarla kendimce dalga geçmek için yazıyorum. Dünyanın en önemli işini yaptığını sanan ama sonuçta bomboş bir yaşamı kucaklayan çok arkeolog tanıdım. Çoğunun hayatında da sadece meslekleri vardı. Bir hobi edinme, bir başka alandan okuma yapma veya aklınıza gelebilecek mesleği dışındaki alanlara ilgi duyan çok az arkeolog olduğunu gözlemledim. ''

''Bu kitap içinde Ampelofilozofiya kavramı çerçevesinde yazılmış ve çoğunlukla kendini ciddiye alan arkeologlarla kafa bulduğum makaleler var. Kısacası yazılanları çok ciddiye almayın, gününüzü yaşayın ve işin sırrının dengede olduğunu bilerek yarını unutmayın.''
7.0/10
(1 Kişi)
Puan Ver
Arkeoloji ve Hayat Üzerine Geyik Muhabbetleri
İnceleme Yaz
Sonra Okuyacaklarıma Ekle
2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Nevzat Keskin
Seslendiren 4 gün önce 9:26
Aşılama en basit tanımı ile, üretmek istediğimiz ağaçtan kesilen dal (aşı kalemi) ya da filizin, aşı yapılacak ağaca (anaç) yerleştirilerek oraya tutunmasını...
1
İnceleme
Kafatası Kafa
Kafatası Kafa
23.0K UP
İnceleyen 22 Nisan
Christopher Nolon filmlerini izlemeyi sevenler için kesinlikle tavsiye ediyorum . Christopher Nolon filim yaparken gerçekten görsel şölen yapıp filimlerini izlenmesi keyifli hale getiriyor. Oppenheimer filmide kesinlikle aldığı ödülleri sonuna kadar hak eden , başarılı ve konu bağlamında izlendiğin de gerçekten verim alınabilecek bir filimdir . Tavsiye ederim.
9.7/10
(632 Kişi)
Puan Ver
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
12
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Daha Fazla İçerik Göster
Keşfet
Ara
Yakında
Sohbet
Agora

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close