Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Buse Kuloğlu
Üye
1

İnsanın kendine yetememesi, başkaları tarafından çok başarılı görülmesine rağmen kendisini yetersiz görmesi neden olur?

2,788 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Gülnur A
Gülnur A
28K UP
2KediAnnesi

Ben buna şöyle bir yorumda bulunmak istiyorum: Gerçekten başarılı olduğum konularda çevrem beni ne kadar başarılı görürse görsün, otorite olarak algıladığım kişi bana başarı konusunda bir eleştiride bulunmuyorsa ben de kendimi başarılı olarak göremiyorum. Ama kendime sormak istediğim soru şu: Benim otorite olarak gördüğüm kişiye göre başarı nedir? O ve ben, başarıya aynı pencereden mi bakıyoruz? Örneğin bana göre başarı süreç ise otorite olarak algıladığım kişiye göre sonuçtur. Bu durumda ben başarısız mı oluyorum? Hayır.

Bu yüzden ortaya koyduğum somut üründe başarımı hissedemediğimde aklıma hep "özgüven" konusu geliyor. Özgüven, küçük yaşlarda kazanılması gereken kritik duygulardan birisi bence. Özellikle okul öncesi dönemde çocukların bağımsızlık ve girişimcilik duygularının yeteri düzeyde beslenememesi sonucunda bu tarz problemlerle karşı karşıya gelebiliyoruz. Ve akabinde çocuk, yaptığı işte başarılı olsa bile düşük benlik algısından dolayı kendini yetersiz görebiliyor. Örneğin 3-6 yaş arası dönemde çocuklar, çok meraklı olurlar ve tabiri caizse sorularıyla ebeveynlerini, çevrelerindeki büyük insanları bunaltırlar. Büyük bir sabırla çocukların sorularını doğru bir şekilde cevaplamak, eğer sorunun cevabını bilmiyorsak da "Harika bir soru ama cevabını bende bilmiyorum. Senin için araştıracağım ve cevabını bulduğumda seninle paylaşacağım." vb. ifadelerle cevap vermek yerine "Böyle soruları nereden buluyorsun? Başıma icat çıkarma." minvalinde cevap verirsek bu çocuklar soru sorarak, merak ederek hatalı davrandıklarını düşüneceklerdir. Sonuç olarak çocuklar, özgüvenlerine inen bir darbeyle karşı karşıya geleceklerdir.

Erikson'a göre ilkokul dönemine denk düşen ve 7-12 yaş aralığını kapsayan "Başarıya Karşı Aşağılık Duygusu" döneminde, çocukların başarılı oldukları alanın keşfedilmesi ve bu alanda çocukların desteklenmesi çok büyük önem taşımaktadır. Ancak burada ki mihenk taşı da çocuğun bir nebze başarısızlıkla da yüzleşmesidir. Çünkü sürekli başarı duygusunu tatmış bir birey, başarısızlık durumuyla karşı karşıya geldiğinde duygusal anlamda büyük bir yara alabilir ve bu durum geniş anlamda bireyin hayatını etkileyebilir. Dolayısıyla bu yaş döneminde çocukların başarı kadar başarısızlığı da tatması gerekmektedir. Olumlu bir benlik algısı için bu, önemli bir noktadır.

Tüm Reklamları Kapat

Bireylerin kendilerine yetebilmesi ve kendi başarısızlıklarının farkında olması kendilerini tanımalarıyla ilgilidir. Ben kendi potansiyelimi biliyorum ve kendime potansiyelim doğrultusunda hedefler koyuyorum. Yapılması gereken 10 işten ne kadarını yapabileceğime inanıyorsam kadarını yapmaya çalışıyorum. Yapamadıklarım içinde kendimi suçlamak yerine "bir daha ki sefere daha iyisini yapabilirsin" diyorum. Bunları işitmek için karşımda birisi olmasına gerek yok ki. Ya da başarımın bir başkası tarafından onaylanmasına... Ortada bir emek varsa ve sonuç başarısızsa, bu bile başarıdır. Örneğin bizler okul öncesi kurumlarında çocuklarla birlikte etkinlikler yapıyoruz. Etkinlikle kastımız bir resim etkinliği olsun mesela. Çocukların bazıları harika şeyler çıkarırken bazıları ise bizim sanat estetiğimize uymayan eserler çıkartıyor. Ama o çocuğun benim estetik algıma uymayan bir eser çıkarması onun başarısızlığı sayılmaz ki. Neden "çok kötü olmuş, biraz daha güzel çiz" gibi cümlelerle onun özgüvenini zedeleyeyim? Açık konuşalım, bizler dünün çocuklarıyız ama belki de yanlış öğretmenlerden, yanlış insanlardan geçtiğimiz için bugünün kendine yetemeyen, başarı konusunda hep onay bekleyen ve özgüven konusunda ciddi travmaları olan yetişkinleri olduk.

Tabi ki kendine yetememek ve başarıya rağmen başarısızlık hissi başka nedenlerle de açıklanabilir ancak ben bunun temel kaynağının öz güven olduğuna inanıyorum. Okuduğunuz için teşekkürler...

778 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Çocuğun Psikolojik Gelişimi. (15 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 15 Ağustos 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
  2. Yazar Yok. Aşırı Özgüven, Özgüvensizliğin Göstergesi Olabilir . (15 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 15 Ağustos 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün bilimseverlerle ne paylaşmak istersin?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close