Kendi düşünceme göre ve inançlı bir insan olmamıda göz önüne bulunurarak aslında iyi ve ahlaklı olmak ile Tanrı arasında yarı yarıya bir ilişkiden bahsedebiliriz. Yarı yarıya çünkü iyi ve ahlaklı olmak inançlı bir insan için Tanrı'nın rızası ile BİRLİKTE toplumsal normlara veya beklentileride göz önüne alarak gerçekleştirilen davranışlardır. Toplumsal etkiler veya gelenek veya örf dediğimiz olgular eğer bir Tanrı yoksa bile bizim iyi-kötü davranışlarımızı anlamlandırmaya ve davranışlarımız bunlar yönünde devam ettirmemize hâla olanak sağlardı.
Tabiki her insanın bir Tanrıya inanmasını bekleyemeyiz. Çünkü insanların düşünceleri elbette farklılık gösterecek,göstermese anormal olur.Peki bir insan herhangi bir Tanrıya inanmıyorsa bu iyilik ve ahlaklı olmasının sebebini salt toplumsal normlara veya beklentilere bağlamasını düşünmek ne kadar doğru olurdu? Bu kişinin "ahlaklı"olmasını yalnız bir kişinin isteğiyle- istekte olmayabilir- veya beklentisiyle yapmasını bekleyemez miyiz? Elbette bekleyebiliriz.( kendi düşüncem)
Kısacası inançlı bir insan için bence yarı yarıya Tanrının olması etkiliyor,belki yarıdan da fazla. Ama herhangi bir tanrıya inanmayan bir insan için bunlar değişiklik gösterebilir. Bunu kesin bilmek zor.
Not: Bu felsefe kısımlarında pek iyi değilim,yanlışlarım olabilir belki saçmalamışımdır. Mazur görün:)