Bu konu aslında cinsel seçilimin bir ayrasıdır. İnsanlar güzel olana duyarlıdır ve güzellik eş seçiminde önemli bir etkendir. Güzel bulunmak kişiye özgüven ve kendinden memnuniyetin artması gibi psikolojik avantajların yanı sıra, birçok sosyal avantaj sağlamaktadır. Kültüre ve kişiye göre güzellik algılaması farklı olsa da birçok çalışma farklı kültürlerde ortak olan güzellik ölçütlerinin bulunduğunu ortaya koymuştur. Hatta çalışmalar bu ortak güzellik ölçütlerinin insan zihninde doğuştan itibaren var olduğunu, yani insanların büyük ölçüde genlere işlenmiş biyolojik bir yetenek olarak güzel olanı olmayandan ayırt etme eğilimlerinin olduğunu göstermektedir. Çoğu kez, insan zihninin karşı cinste otomatik biçimde güzel ve çekici bulduğu özelliklerin aslında doğurganlık, sağlıklılık, gençlik, özetle gen kalitesi ve iyi eş ve ebeveynlik ile ilişkilendirilen özellikler olduğu görülmektedir. Çünkü insanlar bilinçsiz olarak üreme/gen aktarma ihtimallerini azami hale getirecek biçimde eş seçmektedirler. Dolayısıyla güzellik değerlendirmesi ve doğru eş seçiminin evrimsel avantajları düşünüldüğünde, güzellik algılamasının neden insan zihninin güçlü ve otomatik bir eylemi olarak gelişmiş olduğu ve hemen tüm toplumlarda bu konunun neden bu kadar önemsendiği daha iyi anlaşılabilir. Güzellik ve cinsel çekiciliğin biyolojik ve evrimsel temellerinin araştırılması, hem genel olarak insan zihninin nasıl çalıştığı konusunda, hem de hayatî konular söz konusu olduğunda evrim sürecinde geliştirilmiş ne derece güçlü yeteneklere sahip olduğu gibi hususlarda son derece aydınlatıcı ve bilgi kazandırıcı bir işlev görmektedir.
Kaynaklar
- Yazar Yok. DÜŞÜNen Adam Dergisi. (17 Haziran 2019). Alındığı Tarih: 17 Haziran 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı