Bu bilgi konusunda benim en çok ufkumu genişleten ve bakış açıma uygun gördüğüm açıklama, değerli Celal Şengör tarafından yazılan "Dahi Diktatör" kitabında okudum[1]. Kitabın ilk baskıya önsöz kısmında bulunan bilginin ne olduğuna dair yapılan yazıda, Celal Hocam bilgiyi iki başlığa bölmüştür. Birincisi ideal bilgi, ikincisi gerçekçi bilgi.
İdeal bilgi kavramı: Bilgi, herhangi bir nesne ve/veya sürecin tüm özelliklerinin kodlanmış hâlidir. Bu açıklama ilk bakışta çok mantığa uygun olarak gelse de öyle değildir. Burada bahsedilen kodlanmadan kasıt, herhangi bir şeyin bütün özelliklerine karşı sorulan soruları yanıtlayabilmektir. Çünkü Celal Hocam'ın bahsettiği üzere "zira hiç kimse, hiçbir şeyin her şeyini 'öğrenip' kodlayamaz" yanılgısı ortaya çıkmaktadır. Peki, gerçekçi bilgiyi ideal bilgiden ayıran şey nedir? Gerçekçi bilgi tanımı: Bilgi, herhangi bir nesne ve/veya sürecin gözlemcinin ilgisini çeken özellikleri arasında ulaşılabilir olanlardan kodlanabilenlerin tamamıdır.
Burada yine Celal Hocam'a başvurarak bu tanımın açıklamasında yazdıklarını kullanacağım. Celal Hocam, "Bu tanımda her şeyden önce bilginin onunla ilgilenen bireyin ilgisini çeken özelliklerden derleneceği fikri vardır. Ancak ilgimizi çeken her bilgiye de ulaşamayabiliriz" demiştir. Kitabın devamında Celal Hocam çok güzel örnekler vererek bu fikri zihinlerde pekiştirmiştir.
Kaynaklar
- A. M. C. Şengör. (2018). Dâhi Diktatör. ISBN: 9789751038678. Yayınevi: İnkılap Kitabevi.