İnsan ten rengi, on binlerce yıldır oluşan evrimsel bir dengeleme ile ortaya çıkmıştır. Cilt rengimizi oluşturan, melanosit hücrelerinin ürettiği melanin pigmentidir. İnsan cilt tonu en koyu popülasyonlar ekvator çevresinde ve en açık popülasyonlar kutuplara yakındır. Basitçe söylemek gerekirse, güneşli yerlerde koyu ten avantajlıyken, güneşin az olduğu bölgelerde açık ten daha iyi sonuç verir.
Açık ten rengine sahip insanların güneş altında korunmasız kalınca ortaya çıkan acı göz önüne alındığında, koyu ten renginin avantajı görülür. Ama aslında insanlığın renk gradyanının muhtemelen güneş yanığıyla, hatta cilt kanseriyle pek ilgisi yoktur. Bunun yerine cilt, iki temel vitaminin farklı davranışı tarafından şekillendirilmiştir: folat ve D vitamini. Folat, güneşin ultraviyole (UV) radyasyonu tarafından yok edilir. Oysa cilt aynı ışınlara maruz kaldıktan sonra D vitamini üretimine başlar.
Dolayısıyla dengeleme eylemi: İnsanlar folatı korumalı ve D vitamini üretmelidir. Dolayısıyla insanların her ikisini de tatmin edecek orta dozda güneşe ihtiyacı vardır. UV ışınlarının yoğunluğu coğrafyaya göre belirlenirken, cildinize nüfuz eden miktar pigmentasyon derecenize veya ten renginize bağlıdır.[1]
Güçlü güneş ışığına maruz kalma ile kandaki düşük folat (temel bir B vitamini) düzeyi arasında bağlantı bulunmaktadır. Hamile kadınlarda folat eksikliğini çeşitli doğum kusurlarına yol açabilmektedir. Erkeklerde ise folatın sperm üretimi için hayati önem taşıdığı bilinmektedir.[2]
Kaynaklar
- B. Alex. Why Did Darker And Lighter Human Skin Colors Evolve?. (28 Ocak 2019). Alındığı Tarih: 31 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Discover Magazine | Arşiv Bağlantısı
- Nina Jablonski. The Evolution Of Skin Color. Alındığı Tarih: 31 Ağustos 2023. Alındığı Yer: Penn State University | Arşiv Bağlantısı