Her canlı hücre yaşamını devam ettirmesi için belirli bir enerji açığa çıkarması ve bunu kullanması gerekmektedir. Bu enerji seviyesini elde etmesi için hücrenin fosforilizasyon (ATP üretimi) yapması gerekir. Fosforilizasyon çeşitleri olarak
1) Substrat Düzeyinde Fosforilizasyon(SDF)
Bu fosforilizasyon çeşidi bilinen her canlı hücre için ortaktır (çünkü her solunumda glikoliz adlı glikozu parçalama işlemi gerçekleşir ve orada çıkan net 2 ATP substrat düzeyinde fosforilizasyon adı ile çıkar) ve solunumda gerçekleşir. Substratın yapısından (Ürün) fosfat koparılarak ADP 'nin yapısına eklenir ve ADP, ATP olur.
2)Oksidatif Fosforilizasyon
Solunumun sonunda organik maddenin parçalanması sonucu ETS adlı olayda aktarılan elektronların taşınması sırasında açığa çıkar. SDF'ye göre çok daha fazla enerji açığa çıkar.
3)Fotofosforilasyon
Klorofilin etkisiyle ve ışığın yardımıyla ATP üretimidir.
ATP üretim şekillerini gördüğümüze göre bunlar hakkında rahatça yorum yapabiliriz. Diğerleri olmasa bile SDF'yi bildiğimiz tüm canlılar yapar. O yüzden solunum elzemdir ama bildiğimiz üzere insanlar için her ne kadar öyle gözükse de solunum için oksijen elzem değildir. Hatta çizgili kas hücreleri gerektiği zaman oksijensiz solunuma da başvurabilir. Bunun nedeni oksijen yetersizliği sonucu oluşan ATP azlığıdır. Bu nedenle enerji üretimine destek olmak amaçlı oksijensiz solunuma da başvurabilir. Hatta bu sebeple yoğun antremanlardan sonra kaslarda laktik asit birikir ve bize yorgunluk hissini verir.
Sonuç olarak eğer bir şekilde ATP molekülünü vücudumuzun her bir hücresine dağıtabilme fırsatımız olsaydı solunumsuz şekilde bir makine'ye bağlı yaşayabilirdik ama maalesef ne ATP'yi şu anlık herhangi bir yolla dağıtamayız, ne de ATP'yi depolayamayız.(depolanamayacak kadar aktif) o yüzden günümüz şartlarında solunum elzemdir.
Yemek konusuna gelecek olursak, yediğimiz veya aldığımız besinlerin içerisindeki monomerleri parçlayarak enerji açığa çıkartıyoruz. Damardan verilebilecek bu monomerler sonucu bir ihtimal bu döngüyü yaratabiliriz ama bu şekilde hayatımızı sürdürmemiz şu anlık imkansıza yakın.
teşekkürler:)