İlk saldırı bizden geldi!
Genel kanı; köpeklerin saldırganlığının, tıpkı ataları kurtlar gibi işaretledikleri kendi bölgelerini koruma amaçlı olarak ani veya hızlı hareket eden her şeye yönelik ve korku içerikli tepkiden ileri geldiğidir ve doğrudur.
Ancak bu durum doğal ortam için olası bir durumdur. Hatta köy gibi az aracın olduğu, trafiğin yok denecek kadar az olduğu ve köpeklerin nispeten kendilerini doğada hissettiği yerler için de bu durumun olası olduğu söylenebilir.
Ancak şehir merkezleri gibi yerlerde, trafiğin ve dolayısı ile anı ve hızlı hareketin hemen hemen kesintisiz olduğu, köpekler ile insanların ve araçların tüm gün iç içe yaşadığı ve "birbirini ?" kanıksadığı yerlerde durum daha farklıdır.
Burada köpekler her hızdaki her arabaya saldırmamakta, aynı hızdaki her arabanın da havlayarak peşinden koşmamaktadır.
Kimilerine hızından kimilerine motor sesinden kimilerine görüş mesafelerine girdikleri andan itibaren minimum düzeyde de olsa anı hız ve yön değiştirmelerinden dolayı hamle yapmaktadır.
Hele ki daha önce kendilerine ya da gruplarından birilerine zarar vermiş aracı ve sürücüsünü, daha görüş mesafelerine girmeden gerek motor sesinden gerekse sürücünün kokusundan tanıyabilmekte ve çok daha saldırgan bir tutumu topluca ve ölümüne sergileyebilmektedir.
Köpekler zannedilenden daha vefakar, sakın ve zeki canlılar ve ne yazık ki şehirlerde onlara karşı savaşı biz başlattık.
Bugün ne yazık ki başta köpekler ve kediler olmak üzere birçok canlının doğal yaşam alanı bizim tarafımızdan işgal edilmiş durumda.
Onlara alternatif yaşam alanı yaratamadığımız için bizimle ve sokaklarda yaşamaya mahkum.
Buna rağmen sokaklarda ve zor koşullarda bile yaşamalarına, çoğu zaman bilerek ve isteyerek bazen de önemsemeyişimizden, izin vermiyoruz.
Aç, susuz, barınaksız kaldıkları gibi, onları bazen zehirliyor bazen de başka yol ve yöntemlerle öldürüyoruz.
Otobüs ve arabalara "sürekli" saldırmaları çok eskiye dayanmıyor ne yazık. Bunu doğaları öyle olduğu için de yapmıyorlar (Özellikle şehirlerde).
Köpeklerin topluca bir aracın peşinden koşup havladığı hangi sokağa bakarsanız bakın orada ezilen, topallayan, sakat bir köpek illaki görürsünüz.
Dolayısıyla ilk saldıran biz olduğumuzdan köpeklerde araç ile insan ayırımını yapamadığından haliyle onun yaşamına bir tehdit olarak gördüğü motor sesine, araca ve olası bir tehdidi savuşturmak üzere tepki gösteriyor.
Yani bizimle ve doğalarına aykırı bir şekilde yaşamayı kanıksamış olmalarına rağmen, bizlerin onlarla yaşamayı henüz kanıksamayışımızın bir neticesi. Hepsi bu…
Kaynaklar
-
Tamer Dodurka. (2005). Köpeklerde Davranış Sorunları. Yayınevi: Remzi Kitabevi. sf: 119.