Ben şahsen inanmıyorum. Diyelim ki biri cehennemlik bir insan oldu ve hayatını böyle idame ettirmeyi seçti. (Özgür irade, kader vs konularında da belirsizlikler var bence ama bunu es geçiyorum, kedi özgür iradesiyle karar verdiğini varsayıyorum.) Ve cehenneme gitti ruhu. Orda sadece büyüyüp kötülükler yapan bir insanın ruhu, anıları olmayacak. Beş yaşındaki bir çocuğun masum parıldayan gözleri olacak. Gece korktuğunda kabus gördüm diyerek annesiyle babasının yanına sokulan bir çocuğun ruhu olacak. Eğer ailesinden dolayı tramvalari varsa ebeveynleri kavga ederken bir köşede sessizce ağlayan bir çocuğun ruhu olacak. Ya da tecavüze uğrayan bir çocuğun göz yaşları olacak. Akran zorbaligina uğrayan, tuvalete kaçan, gece gözyaşlarını silerek uyuyan bir çocuğun ruhu olacak. Ebeveyni ya da sevgilisi terk eden birinin kırık kalbi olacak. Arkadaşından nankörlük gören ya da öğretmeninden azar yiyen birinin verdiği aptallık hissi olacak. Fakirlikten dolayı olan bir hırs ya da varlıktan dolayı olan bir kibir olacak. Kısacası bizi biz yapan ama her şeyiyle elimizde olmayan olayların, içine doğduğumuz çevrenin de etkisi çok büyük üzerimizde. Biz onların eseriyiz bir nevi. Ben bir insan olarak şiddet görmüş birinden kötülük gördüğümde onu tümüyle suçlayamam çünkü öyle bir aileyi ya da geçmişi o secmedi. Hiçkimsenin kendiliğinden kötü olacağını düşünmüyorum ben. Hatta en büyük nefretlere sahip kişilerin bir zamanlar en çok hayalleri kırılanlar, şu hayatı, insanları en çok sevenler olduğunu düşünüyorum. Bunun zıttı yok değil. Beş yaşında küçük bir şeytan olan çocuklar gördüm. Ve o kurnazliklari, içten pazarlıklı olmayı daha bu yaşta ailesinden aldığına da şahit oldum. Aile, çevre bizi biz yapan şeyler ve bunları ne yazık ki biz seçemiyoruz. Bu polyanacilik değil, öyle insanlardan, her şeyi bir tokat atıldığında diğer yanağını çevirmek kafasıyla karşılayanları da haklı bulmuyorum. Ben sadece bir insanı yargilarken bunları seçmediginin göz önünde bulundurulmasinin gerektiğini söylüyorum. Tabi ki yargıç biz olmicaz, eğer Tanrı ve cennet, cehennem varsa. Ama Tanrı kötü olaylar yaşadıktan sonra kendini toparlayaman ve artık iyi biri olamayan bir insanı nasıl cehenneme gönderecek. O beş yaşındaki çocuğun yaşadığı şeylere rağmen nasıl bunu reva görecek? Peki ya cennete gönderirse? Onca yaptığı şey yanına kâr mi kalacak? Kötülük çok hızlı yayılan bir şeydir. Bir iyilik bir insanın hayatını harika yapmaz ama bir kötülük eğer yeterince etkiliyse bir insanın hayatını mahvedebilir. Birine yaparsanız, onun heveslerini,hayallerini, kalbini her seferinde daha da paramparça edersiniz. Ve bu gittikçe yayılır. Çünkü insan farkında olarak ya da olmayarak az ya da çok içindeki hıncı bir yerden çıkarıyor. Kısacası inanmıyorum ama cennet cehennem varsa da bunun bu dünyadan çok daha adaletsiz olacağını düşünüyorum o yüzden tek bir şeye göre yaşıyorum. Vicdanım.