Eğer kopan yüzeylerdeki atomlar hiç boşluk olmadan mükemmel bir düzlem olarak birbirleriyle örtüşebilseydi bunu yapmak çok kolay olurdu.
Termodinamik kısmına zaten yukarıda değinilmiş, entropinin sebep olduğu bir takım pratik nedenlere değinmek istiyorum:
Bildiğimiz kadarıyla hiçbir cisim mükemmel (hiç boşluk ve yabancı atom olmayan) bir atom dizilimine (kristal kafes) sahip değil. Üretebildiğimiz en saf şeylerden biri olan silikon wafer'larda bile 9N tabir edilen 99.9999999% saflığa ulaşabiliyoruz. Oysa ki günlük hayatta kullandığımız malzemelerin hepsi birden çok çeşit atomdan meydana gelir ve yapılarında atomik boşluklar barındırır. Bu nedenle kırılma yüzeyleri her zaman (atomik olarak) pürüzlüdür.
Bununla birlikte atomlar birbirinden ayrıldığı zaman rahat durmayı pek sevmezler ve etrafındaki diğer atom ve moleküllerle kimyasal veya fiziksel bağ kurarlar. Bu yüzden birbirinden ayrılan iki yüzeyin arasında her zaman yabancı atomlar yer alır ve bu iki yüzeyin birbirine tutunmasını engeller.
Günlük hayatta, çok düz yüzeyli iki cismin (CD, cam, çay tabağı vs.) birbirine yapıştığını hepimiz tecrübe etmişizdir. Bu iki cismin atomları fiziksel olarak bağlanırlar (kohezyon). Vakum ortamında arada hava molekülleri olmadığı için bu etki çok daha kuvvetli olacaktır (youtube'da deneyleri bulabilirsiniz).
Şimdi gelelim sorunuzun son kısmına. Bir cismi kırmak için harcadığımız enerji, takdir edersiniz ki bunları yan yana koyduğumuz zaman yaptığımız işten oldukça azdır. Dolayısıyla henüz daha termodinamiğin 1. yasasını bile sağlayamadık, mesela sisteme biraz ısı vererek bu dengeyi kurup atomların yeniden kimyasal bağ yapmasını sağlayabiliriz.
Yüksek sıcaklıkta eriyen malzemeleri (seramikler, tungsten, grafit vb.) üretmek için sinterleme (sintering) yöntemi kullanılır. Temel olarak: Üretmek istediğimiz malzemeler toz olarak, çoğu zaman bir bağlayıcı ile birlikte şekillendirip preslenerek yüksek sıcaklıkta bekletildiğinde bu partiküller erime sıcaklığının çok altında, hâlâ katı fazda difüzyon yoluyla taşınarak birbirleriyle bağlanırlar.
Örneğin kırılmış seramik bir vazoyu çok dikkatli bir şekilde bir araya getirip mümkün olduğunca yüzeyleri birbirine bastırarak sıkıştırıp yüksek sıcaklığa maruz bıraksak bile atomlar arasındaki mesafe o kadar fazladır ki bu parçaların kabul edilebilir bir şekilde (örneğin kendi ağırlığını taşıyacak kadar) birleşmesi bile çok çok uzun zaman alacaktır. Çünkü bu iki yüzey arasındaki büyük boşlukların yine difüzyon yoluyla dolması gerekir. Bu yüzden ya başka yöntemler kullanırız (eritmek veya yapıştırmak gibi) ya da birbirine bağlanacak yüzey alanlarını artırırız (sinterlemede olduğu gibi toz hale getirerek).