"Zorla cinsel ilişki" dediğimizde cinsel ilişkiye zorlanan tarafın herhangi bir seçiminden söz edemeyiz. Örneğin cinsel ilişkiye zorlanan taraf dişi ise "dişilerin eş seçmesi"nden bahsedemeyiz. Bu yüzden cinsel seçilim deyince aklımıza gelen "dişinin güçlü olanı seçmesi" dışına çıkılmış oluyor. Yani herhangi bir "seçim hakkı" tanımadan yapılan bir cinsel saldırıdan bahsedebiliriz.
Genel olarak canlı türlerine baktığımızda "zoraki cinsel çiftleşmenin" olduğu ördekleri görebiliyoruz.
Kuş bilimci Prum, “zoraki çiftleşme birçok ördek türünde oldukça yaygın ve olağandır” diye yazıyor. Bunlar sosyal örgütlenmeye dayalı toplu tecavüzler halinde gerçekleşebiliyor ve çoğunlukla “şiddete dayalı, çirkin, tehlikeli ve ölümcül” oluyorlar. Kimi zaman dişinin ölümü ile de sonuçlanıyor bu tecavüzler. Bu davranış “dişi kurbanlarının ve hatta tüm ördek türünün evrimsel çıkarlarına ters düşen bencil bir erkek evrim stratejisidir” diyor Prum. Kendi döllerini yayabilmek için bu ördekler seçilimin doğal düzenini bozuyorlar.
Ancak dişi ördekler de bunun karşılığında bir savunma mekanizması geliştirmişler. Dişi ördeğin üreme kanalı da oldukça karmaşık bir yapıya sahip, keskin dönüşleri ve sivri dişlere benzeyen yapısıyla özellikle zoraki çiftleşme esnasında erkek ördeğin döllenmeyi başarmasını engelliyor bu organlar.
Sorduğunuz "memeli" kısmında insana odaklanırsak insan türünde böyle bir şey görmüyoruz. (Diğer memelilerden ekstra olarak hem de kültürel evrimin etkisi ile oluşan ahlak ve hukukumuz da buna engel oluyor.) "Kas gücü" bakımından güçlü olan tarafın diğer tarafı cinsel ilişkiye zorlamasının her tür için normal ya da anormal sayılabileceği yönünde bir genelleme yapamamakla beraber kendi türümüzün evrimsel sürecinden dolayı, ördeklerin aksine, gücün zorla cinsel ilişkiyi normalleştirmediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
140 görüntülenme