Merhaba, uzaydaki soğukluk ile gezegenlerin kavrulması/alev topuna dönmesi iki ayrı konu ama tamamen ilintisiz değil. Ben gezegenler üzerinden gideyim.
- Biliyorsunuz bir yıldız merkezindeki füzyon tepkimileri sırasında açığa çıkan artık enerjiyi fotonlar yardımı ile yayıyor. (önce hidrojenden helyum, sonra helyumdan sırayla demire kadar devam ediyor)
- Ancak yıldız içinde çok az miktarda molekül bu füzyona katılıyor. Çünkü bunun olması için protonların tünelleme yapması lazım. Bu teknik bir süreç, uzun uzun anlatmıyorum.
- Bir şekilde oluşan bu fotonlar yüzeye çıkarken -ki çıkmaları milyonlarca yıl sürüyor- bir çok engelle karşılaşıp enerji kaybediyorlar.
- Bir şekilde yüzeye çıktıkları zaman elektromanyetik dalga olarak uzaya yayılıyorlar. Burada şu önemli bu yayılan dalgalar tek bir gezegene ulaşmıyor, yayılım yönündeki her şeye ulaşıyorlar. Buna yıldızlar arası ortamdaki gaz toz bulutu da dahil. Dolayısıyla zaten X gezegene gelen radyasyon miktarı belli. Bu arada gelen şey sadece fotonlar değil, başka yüklü parçacıklar da geliyor.
- Bunun üstüne eğer gezegenin bir manyetik alanı varsa -ki bizim var- bu yüklü parçacıklar zaten yolundan saptırılıyor. Yine eğer atmosferleri varsa -ki bizde o da var:)- gelen radyosyunun bir kısmı bu atmosferin uzaya bakan katmanlarında emiliyor.
- Ger kalan fotonlar gezegene ulaşıyor. Bu ulaşan enerjinin totalde tüm gezegeni yakıp yıkması olanaksız. Çünkü gezegendeki maddeler tüm enerjiyi emmiyor. Önemli bir kısımını yansıtıyor. (Görme bununla ilgili zaten). Hatta bizim gezegenimiz bu yansıyan ışığın atmosferin altı tarafından tutulması sayesinde ısınıyor. E yansıtmadıkları kısmı da depoluyorlar (kimyasal bağlarda) veya kullanıyorlar(fotosentez gibi)
- Bu arada bir başka şey de şu ki evrendeki her madde atomun iç yapısı sebebi ile ışıma yapıyor (beta bozunması) dolayısıyla bir kısım enerjiyi de öyle salıyorlar uzaya geri (atmosfer tutmazsa)
- Bu yazdıklarım çok yüzeysel bir açıklama. Ayrıntıya inerseniz sırf bu konuda büyük bir külliyat var.