Yangına sebep olan ateş, biyolojik bir olgu değildir. Fiziksel ve kimyasal bir olgudur. Dolayısıyla biyolojik bir unsurun, fiziksel ve kimyasal bir gerçekten etkilenip etkilenmemeyi tercih etme şansı bulunmamaktadır. Ormanlar, "ateş" denen olgunun başlamasına uygun şartları barındıran bölgelerdir ve bu nedenle buralarda yangın doğal olarak başlayabilir. Bu ekosistemler, bu çevresel baskı ile bir arada evrimleşmişlerdir.
Bunu, hayvanların adapte olmak zorunda olduğu diğer çevresel baskılara benzetebiliriz: Canlılar, iklim değişimini veya fırtınaları seçemezler. Benzer şekilde, kromozomal kısalma veya fiziksel aşınma gibi nedenlerle yaşanan ölüm olgusunu da seçemezler. Tek yapabilecekleri, bu gerçeğe adapte olacak biçimde evrimleşmektir. Ormanlar için de yangın gerçeği böyledir.
Örneğin ölüm, yaşamın en büyük itici güçlerinden birisidir ve birçok avantajının yanında, özellikle de alttan gelen nesillere bol miktarda alan ve kaynak açması sayesinde evrimsel avantaj sağlar. Bitki ekolojisinde yangının yeri de budur. Bitkiler yaş veya hastalık nedeniyle de ölürler; ancak yangınlar da yaşam döngülerinin önemli bir parçasıdır ve yaşamın bu gerçeğiyle başa çıkacak biçimde evrimleşmişlerdir. Bunu yapamayanlar elenmişlerdir. Yani bitkilerin doğal seçilim yoluyla evrimi, yani adaptasyonları, hayvanlardan pek de farklı değildir.
Ancak bazı ormanlar, bunu bir adım öteye götürerek yanma ihtimalini pekiştirecek biçimde evrimleşmişlerdir. Bunlara yangına bağımlı ekosistemler denir. Bu bitkiler, milyonlarca yıl boyunca yangınlarla bir arada evrimleştikleri için, bir yangın ihtimaline karşı adaptasyonlara sahip olacak biçimde evrimleşmişlerdir. Örneğin yangına bağımlı ekosistemlerde yaşamayan kozalaklı ağaçların kozalaklarının tamamı hızlıca açılır ve bu sayede ürerler. Yangına bağımlı ekosistemlerdeki kızılçam gibi ağaçlarınsa kozalaklarının önemli bir bölümü sıkı sıkıya kapalı kalır ve reçineyle pekiştirilir. Er ya da geç yangın geldiğinde, sıkı sıkıya kapalı kozalaklar ısı nedeniyle şişer ve reçinenin erimesi sonucu kozalaklar patlayarak onlarca metre uzağa tohumların saçılmasını sağlar. Bu, yangın sonrasında bu ormanların hızlıca toparlanmasını mümkün kılar.
Ayrıca yangına bağımlı ekosistemlerde çıkan yangınlar, en son yangın döneminden bu yana ormanı işgal eden, yangınlara adapte olmamış bitki ve hayvan türlerini elemek için etkili bir yöntemdir. Yerleşik ekosistemle rekabete giren bu türler, ilk yangında yok olarak elenirler. Milyonlarca yıldır yangınlara adapte olacak biçimde evrimleşen türlerse yollarına devam ederek yeni bir başlangıç yapabilirler.