Apaçık önerme (aksiyom); bir bilgi alanının, matematiksel veya mantıksal bir sistemin temelini oluşturan ve apaçık bir biçimde doğru olduğuna inanılan önermedir. Buna göre, bir önerme, başka bir önermeden türetilmemek, apaçık ve sezgisel olarak doğru olmak anlamında temel olduğu için, aksiyom adını alır. Apaçık önermeler, günümüzde işlevselliğini korumakla birlikte hâli hazırda tartışmalı da bir kavramdır.
Apaçık önerme mantıkta ve matematikte yaygın kullanılan bir önerme türüdür, ancak sorulan soru mantığın kast ettiği apaçık önermeye daha yakın olduğundan mantıktaki tanımına bakmamız gerekir:
"Mantıkta aksiyom terimi, bir şeyi kanıtlamak için kullanılan kanıtlanmayı gerektirmeyecek kadar açık ilke anlamını verir. Kanıtlanmayı gerektirmediği gibi kanıtlanamaz da. Çünkü kanıtlama, daha da açıklamak demektir, buysa daha çok açıklanamaz. Her aksiyom bir ilkedir, ama her ilke bir aksiyom değildir. Örneğin, "her bütün kendini meydana getiren parçalarından büyüktür" ilkesi bir aksiyomdur, buna karşı Einstein'ın görelilik ilkesi bir aksiyom değildir. Metafizik dünya görüşünün ürünü olan bütün mantıklar, "bir şey kendisinin aynıdır" önermesiyle dile getirilen özdeşlik ilkesini aksiyom saymışlardır. Hegel'in diyalektik mantığı bunun doğru olmadığını meydana koymuştur. Bir şey kendisiyle bile aynı değildir, çünkü sürekli olarak değişmektedir."
Daha ilk cümlede de anlatıldığı üzere apaçık önerme, "kanıtlanmayı gerektirmeyecek kadar açık ilke" demektir. Ancak apaçık önerme kavramını farklı noktalardan ele alan Descartes ve Locke'un görüşlerine ayrı ayrı odaklanacak olursak; Descartes'ın apaçık önermeyi sezgisel yolla kavramamızın mümkün olduğunu söylediğini, Locke'un ise bunu işitmeye bağladığını görürüz. Descartes doğuştan gelen idelerimizin sorgulamaya açık olmayan önermeleri varsadığını düşünür. Hatta "Tanrı vardır" gibi felsefede en tartışmalı konunun bile aslında apaçık gerçek olduğunu iddia etmiştir. Ancak Locke'a göre eğer bir önerme apaçık ise işitildiğinde (okunduğunda) öznel bir algı yaratmamalıdır. Yani Locke'a göre apaçık önerme "Tanrı vardır" gibi iddialı önermeler değil, "Sarı, kırmızı değildir", "Üçgenin üç kenarı vardır" gibi daha kesin önermelerdir. Dilimizde bir durumun apaçıklığını anlatmak için kullandığımız "iki kere iki dört" cümlesi Locke'un görüşüne olan yakınlığımızı gösterir.
Deneye açık (ampirik) gözlemlerimizde apaçık önermelerin ön kabul olarak kullanılması önermeler mantığında bize kolaylık sağlamaktadır. Elimize aldığımız gönye ile bir üçgenin iç açıları toplamının 180 derece olduğunu şüpheye yer bırakmaksızın çözebiliriz mesela. Geçmiş zamanın var olduğunu kabul ediyoruz, çünkü bu zamana kadar yaşananın o olduğunu düşünüyoruz. Öteki zihinlerin varlığını kabul ediyoruz, çünkü hepsiyle ayrı ayrı iletişim kurabiliyoruz. Ancak bunların apaçık önerme olarak kabul edilmeleri onları sorgulayamayacağımız anlamına gelmiyor. Elbette sorgulayabiliriz. Ve dediğim gibi apaçık önerme mantık felsefesinde tartışmalı bir kavramdır. Hatta Hempel (her ne kadar olaya matematik açıdan baksa da) apaçık önermelerle ilgili şöyle söylüyor:
"Gerçekten, neyin apaçık olduğu neyin olmadığı kişiden kişiye değişen bir değerlendirmedir; öyleyse apaçıklık matematiksel önermelerin doğruluğunu belirlemede nesnel bir ölçüt olarak alınamaz."
Nedensellik ilkesinin doğruluğunu sorgulayan bir video bırakıyorum bir de.
https://www.youtube.com/watch?v=K9tu-DdrW0w
Umarım ilginizi çeker ve umarım tatmin edici bir cevap verebilmişimdir. Uzun yaşayın ve başarılı olun.
Kaynaklar
- Y. Zeynep Vuslat. Apaçık Önermeler Üzerine Bir İnceleme. (7 Ağustos 2020). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Öncül Analitik Felsefe | Arşiv Bağlantısı
- Wikipedia. Aksiyom. (19 Mart 2021). Alındığı Tarih: 1 Mayıs 2021. Alındığı Yer: Vikipedi | Arşiv Bağlantısı
- C. G. Hempel. (2021). Matematiksel Doğruluğun Niteliği. ISBN: 978-975-14-1913-2. Yayınevi: Remzi Kitabevi. sf: 259.
- C. Ahmet. (2014). Felsefe Sözlüğü. ISBN: 978-605-02-0057-7. Yayınevi: Say Yayınları. sf: 22.