Tekrar merhabalar. Aslında her şey bunun kanıtı, çünkü Dünya dışına yolladığımız her uydu, bu durumu temel alan hesaplamalarla fırlatılıyor. Örneğin aksi takdirde Mars'a araç göndermek mümkün olmazdı. Ne yazık ki arkadaşınıza bunları izah edebilmek için, arkadaşınızın bu işin fiziğini öğrenmesi gerekiyor. Yaygın bir hata, fiziğin sözel çıkarımlarla mantığa dayalı olarak yapılabileceği yönünde. Fakat durum böyle değil. Sahte bilimle mücadeledeki en büyük sorunlardan biri de karşı tarafın konuya çok uzak olması ne yazık ki.
Güneş merkezli model, bizim için çok bayağı bir durum. Her sabah güneşin doğması kadar gerçek bir olay, artık geride bıraktık. Çünkü zaten yaptığımız her şey bunun üzerine kurulu. Bunun belki de en iyi örneklerinden biri Lagrange noktalarında bulunan uydulardır. Bu noktalarda bulunan uydular, Güneş ve Dünya ile birlikte dolanıyor (sanki sabitlermiş gibi). GIF eklenemediği için aşağıya bununla ilgili animasyonu gösteren Wikipedia sayfasını bırakıyorum, oradan inceleyebilirsiniz.
Keza burada bulunan uyduların listesini de bırakıyorum. Mesela bunlardan biri sürekli olarak Güneş'i gözleyen SOHO uydusu. Eğer Dünya etrafında dolansaydı bazen karanlıkta kalacaktı, dolayısıyla sürekli Güneş'i gözleyemezdi. Lagrange noktasında bulunması ona böyle bir fayda sağlıyor. Eğer önceki paylaştığım videoda Dünya merkezli bir modelde hareketleri inceleyecek olursanız, böyle bir konum olamayacağını fark edebilirsiniz. Çünkü bu noktaları tanımlayan çekim kuramı, Dünya'nın merkezde olmasına izin vermiyor.
Bu da bizi yine en başına götürüyor, o da işin fiziğini bilmek. Klasik Newton mekaniği bile (günümüzde bilim bunun çok daha ilerisinde), bunun neden olmayacağını çok açıkça ortaya koyuyor. Bu cisimlerin hareket denklemlerini çıkardığımız zaman olay ayan beyan ortada, lakin bunu hiç çıkarmamış birisi, sadece mantıkla veya algıyla, istediğini iddia edebilir. Bu nedenle sahte bilim, aksinin kanıtlanmasını gerektirmiyor çünkü kendisi zaten kanıta sahip değil.
Yaygın bir safsata:
"Evrende yaşam olmadığını nereden biliyorsunuz? Tüm galaksi ve gezegenlere gidip baktınız mı sanki?"
Buradaki hata, evrende yaşam olmadığı için kanıt isterken, yaşam olmasına inanmak için bir kanıtın gerekmiyor olması düşüncesi. Oysa ki bir şeyin varlığı için kanıt gerekir. Aksi takdirde bunu hukuk sistemine uygularsanız şöyle bir durum ortaya çıkar:
"Siz katilsiniz, çünkü katil olmadığınızı ispatlamadınız. Her gün, her dakika sizi çeken bir kamera var mıydı? Yok, o zaman katilsiniz."
Hukukun böyle işlediğini tahayyül edebiliyor musunuz? Sahte bilim, bilime karşı bir düşünce değil aslında. Başlı başına hatalı bir düşünce biçimi, sadece yansıması genellikle bilim üzerinde daha rahat görülüyor. Fakat yaygınlaştığında olacak olan ikinci hukuk örneğidir.
Sözün özü, arkadaşınız gerçekten bunun nasıl olduğunu merak ediyorsa, bu tür bir örnek onun için dönüm noktası olacaktır. Eğer hala ısrar ediyorsa, olay bilgiye erişim zorluğundan ziyade, manevi durumla alakalı olabilir.
*Dipnot: Uzaydan Dünya ve Güneş'i çekerek bu durumu ispatlamanız yine diğer örneklerle birebir aynı. Kamerayla çekince daha gerçekçi olacağı sanılıyor ama uzayda referans alacağınız şey keyfi olduğundan, iki hareketi ayırt edebilmek için, yine aynı fizik kurallarına danışmanız gerekecek. Dolayısıyla bu durum bizi inkarcılıktan kurtarmıyor ne yazık ki, isteyen her zaman kanıtı görmezden gelip istediği yere çekebiliyor.
Kaynaklar
- Wikipedia. Lagrange Noktaları. (10 Mart 2021). Alındığı Tarih: 10 Mart 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
- Wikipedia. Lagrange Noktalarındaki Uydular. (10 Mart 2021). Alındığı Tarih: 10 Mart 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı