Yusuf merhaba,
Maalesef koronavirüs öncesinde de aşı karşıtlarıyla mücadele ediyorduk. Geçmişten bugüne gelerek bakmak istiyorum.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) 2019 yılında kızamıkla ilgili yayınladığı raporda; Türkiye’de 2666 kızamık vakası olduğunu bildirdi. 2018 yılına oranla bu veriler bizlere kızamık vaka sayısında artışın olduğunu göstermektedir. T.C. Sağlık Bakanlığı 2017 yılında 23.000 ailenin çocuğunu aşılatmadığı bilgisini kamuoyu ile paylaşmıştır. Bu paylaşımın daha güncel halini maalesef bulamadım.
Aşı karşıtlığının en temeline baktığımızda 1998 yılında Lancet dergisinde İngiliz cerrah Andrew Wakefield KKK (Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak) karma aşısının yapıldığı çocuklarda aşının otizme neden olduğunu iddia etmişti[1]. Bu sözde bilimsel makale referansıyla Avrupa Kıta’sındaki ülkelerde aşı karşıtlığı savunuldu. Bu süreçte kızamık aşısı olanların sayısında anlamlı düşüş raporlandı. Bu yayının aksine, daha sonra yapılan akademik çalışmalarda aşı ile otizm arasında herhangi bir bağlantı bulunamadı. Yayın geri çekildi ve Wakefield İngiltere’de meslekten ihraç edildi. Ancak aşı konusunda o günden bu yana sürekli kara propagandalar bilinçsiz kesimlerce yapılmakta, ailelerin aşılanmaya karşı direnç göstermesine ön ayak olmaktadırlar.
Öncelikle insanlara bu durum anlatılmalı makaledeki yanlış değerlendirmelerden ve sonucu kasten çarpıtan Wakefield'tan bahsedilmelidir. Ardından aşıların içindeki adjuvanların - ki en çok konuşulan Aliminyum - görevleri kısaca bahsedilmeli insan sağlığına olası etkilerinin en az düzeyde tutulduğuna dikkat çekilmelidir. Ardından en etkili yol olan aşılanmış bireyler ve aşılanmamış bireylerin fotoğrafları insanlara gösterilmeli, bir toplumda kabaca %88 ve üstü aşılamanın ancak toplumsal bağışıklığı koruyabileceği ancak göç, aşılamanın yapılmaması, savaş, afet durumlarında salgınların tekrarlayabileceği sonucunun da yıkıcı olacağı görseller yardımıyla anlatılmalıdır.
Bugün koronavirüs aşısı konusunda insanlar her gün yeni bir şey duyuyorlar ve mutasyon vb kelimeler yabancı geliyordur. Önceki aşılama başarılarımızı anlatıp insanların aşıya olan güvenlerini tazelemeliyiz. Şu an için ulaşabildiğimiz aşı en iyi aşı diyoruz. Çünkü bir an önce bağışıklanmamız hastalığın etkilerini zayıflatacak ve bir süre vaka görülmedikten sonra, Dünya üstündeki her insanda antikor görünceye dek hayatımız anormal yeni normalle sürecektir. Aşı konusunda bir kişiyi kazanmak toplumun sağlığını korumaya eşdeğerdir. Bilimin ışığı yolumuzu aydınlatsın!
Kaynaklar
- A. J. Wakefield, et al. (1998). Ileal-Lymphoid-Nodular Hyperplasia, Non-Specific Colitis, And Pervasive Developmental Disorder In Children. Lancet, sf: 637-641. doi: 10.1016/S0140-6736(97)11096-0. | Arşiv Bağlantısı