Panspermia, son derece mantıklı bir temele otursa da, yaşamın köklerinin nerede ve nasıl başladığına dair bir fikir vermez, zaten bunun için de bir amaç gütmez. Yaşamı başlatan en ufak kıvılcımın bütün evrene yayıldığını savunur. Dolayısı ile de dünyamıza yaşam başka bir yerden tesadüfen gelmiş olabilir. İnsanlar arasında da gittikçe kabul gören bir hipotez olsa da, -şahsen ben böyle bir kanıta ulaşılsa şaşırmam- asıl merak edilen konu, yaşamın nasıl başladığı ile ilgilidir.
Ayrıca yaşam, dünyaya başka bir yerden tesadüfen geldi ise, büyük ihtimalle bir kuyruklu yıldız tarafından gelmiş olmalıdır. Yaşamın karada değil önce suda başladığını biliyoruz. Dolayısı ile meteor veya göktaşından ziyade buz kütlesi taşıyan bir kuyruklu yıldız ile gelmiş olmalıdır. Su, aynı zamanda yaşam formlarını uzayın zararlı radyasyonundan da koruyabilecek doğal bir kalkan görevi de görür. Böylelikle donmuş su içerisindeki yaşam formları uzun süren bu yolculuktan sağ çıkabilir. Dediğim gibi Panspermia mantıklı bir hipotez ama bize pek bir faydası yok, çünkü aradığımız cevap yaşamın nerede değil, nasıl başladığı.