Keşfedin, Öğrenin ve Paylaşın
Evrim Ağacı'nda Aradığın Her Şeye Ulaşabilirsin!
Kafana takılan neler var?
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Aklınızdan geçenlerin bu platformda bulunmuyor olabilecek kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Size Özel
Makaleler
Tüm Reklamları Kapat
Beyza Nur Tandoğan
Yazar 23 Ocak 2022 37 dk.

Vücudumuzu oluşturan yapıların temelinde makromoleküller yer alır. Makromoleküller, monomerik alt birimlerin birbirlerine bağlanmasıyla oluşan, molekül ağırlığı oldukça yüksek olan polimerlerden meydana gelir. Canlı sistemlerindeki en önemli dört makromolekül; karbonhidrat, protein, yağ ve nükleik asitlerdir. Bunlar, hücrenin vazgeçilmez yapıtaşlarıdır; öyle ki, hücreyi bir binaya benzetirsek, binanın yapı taşları bu 4 makromolekülden ibaret olacaktır. Makromoleküller hücredeki metabolik olaylarda, hücre zarının yapısında, sinyal-uyarı iletiminde, yapısal destek sağlamada, canlı için hayati olaylarda gerekli enerjiyi sağlamakta ve bunun gibi birçok yerde görev alırlar.

Makromoleküllerin yapısında en fazla bulunan ve çeşitliliği sağlayan atom olan karbon atomu birçok atomla ya da kendisiyle (en çok da O, H ve N ile) çeşitli bağlar yaparak, yan yana dizilerek zincirler ve yeni bileşikler oluşturur. Bu bileşiklerden birisi de H ve C'nin oluşturduğu hidrokarbon bileşiğidir. Hidrokarbonlar yapılarına oksijeni de katarak canlı için en önemli organik maddelerden birisi olan şekerleri yani karbonhidratları oluşturur.

74
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 7 Eylül 2011 17 dk.

Mastürbasyon, bir canlının kendi cinsel organlarını uyararak (stimüle ederek) genellikle orgazm noktasına kadar ulaşmasına verilen isimdir. Normalde eşeyli üreme (seks) için iki birey gerekirken, mastürbasyon bireyin tek başına yapabileceği cinsel bir aktivitedir. Öte yandan bir tür oto-erotizm faaliyeti olan mastürbasyon, bireylerin cinsel ilişki kurmadan, karşılıklı olarak da yapabilecekleri bir olaydır. Yani "kopulasyon" (cinsel birleşme) denen olay olmaksızın yaşanan cinsel faaliyetlerde mastürbasyon önemli bir parça olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Mastürbasyon, o kadar da sıra dışı bir olay değildir ve hayvan bilimciler tarafından "üreme amaçlı olmayan cinsel davranış" olarak tanımlanmaktadır. Doğadaki pek çok olay gibi, mastürbasyon da ilk olarak insanda evrimleşmiş bir olay değildir; hayvanların pek çoğunda mastürbasyon görülmektedir. 

214
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Fatma Nur İnakçı
Ekleyen 1 gün önce 24 dk.

Retrograd amnezi, bireyin geçmişteki anılarını kaybetmesiyle karakterize edilen bir tür bellek bozukluğudur. Bu durum kişinin otobiyografik anılarının yanı sıra genel bilgi, kişiler, yerler ve olaylarla ilgili belleğini de etkileyebilir. Hafıza kaybının süresi ve kapsamı değişkenlik gösterir. Bazı bireylerde yalnızca son birkaç hafta veya ay etkilenirken bazı vakalarda çocukluk dönemine kadar uzanan geniş çaplı bir bellek kaybı gözlemlenebilir.

Bellek kaybının hangi anıları kapsadığı ve ne ölçüde olduğu beynin etkilenen bölgesine bağlıdır. Hipokampus ve medial temporal lob hasarı genellikle yakın geçmişteki anıların kaybına neden olur. Frontal korteks lezyonları ise daha eski anıların hatırlanmasını zorlaştırabilir.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Esat Kudret
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim. 1 gün önce Sen de Cevap Ver

İrade ve Özgürlük!

İlk bakışta ve sanki salt sosyo-politik birer kavrammış gibi algılanan ve en çok hatalı kavranan iki kavram. Oysa insana özgü her kavramın aynı zamanda evrimsel-biyolojik bir temeli olduğu hep göz ardı edilir.

Hal böyle olunca da irade sanki tamamen, bilerek ve isteyerek ve her şeyden bağımsız olarak karar verme süreci olarak, özgürlük ise serbestlik ve buna bağlı alan genişletme olarak varsayılabiliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Oysa irade, gerek sosyo-politik gerekse evrimsel-biyolojik temelde doğamızın ve içinde yaşadığımız toplumun sınırladığı seçenekler arasından birini tercih etmekten, özgürlük ise, aynı temel üzerinden ve aksine alan daraltmaktan başka bir şey değildir. Hatta özgür irade esasında sınırlandırılmış iradedir.

Bu kötü mü? Elbette değil. Bizcil toplumsal varlıkların varlıklarını sürdürebilme garantisidir. Tıpkı biyolojik olarak acıktığımızda yemek, susadığımızda su, uykumuz geldiğinde yatak arama derdine düşmek gibi son derece olağan. Oysa bunların hiç biri için hiç kimse kafamıza silah dayamaz. Hepsini özgür irademiz ile yaparız (mı acaba)…

Cevap, yapmasak ne olur sorusunda saklı: Yaşamsal varlığımızı sürdüremeyiz. İşte buna ustalar ve bilim insanları, gerek sosyo-politik gerekse evrimsel-biyolojik temelde zorunluluğun kavranması ismini veriyor.

Ve evet özgür irade, gerek doğamızın gerekse zorunlu olduğumuz toplumsal yapımızın ve yine bize artı şeklinde dönecek dayatmalarının akla bürünüp onaylanmasından başka bir şey değildir.

Ve evet kendinden menkul ve her şeyden bağımsız bir özgür irade evrene bile nasip değildir. Ve evet iradi her seçim (zorunluluğu kavranmış her seçim) en önemli koşullanmanın, hayatta kalmanın ve neslini sürdürmenin birer sonucudur. Sevgiyle…

4
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı üyeliği tamamen ücretsiz ve sitemizi çok daha etkili, interaktif ve keyifli bir şekilde kullanmanızı sağlayacak. Üye değilseniz, birkaç saniyede üyelik oluşturabilirsiniz! Üyeyseniz de giriş yapmanızı tavsiye ederiz.

Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 12 Eylül 2011 1 dk.

"İmparator Tamarin" (Saguinus imperator) olarak bilinen bu türün adı, iddialara göre aslında Alman imparatoru 2. Wilhelm ile dalga geçmek için konulmuştur. Bazı kaynaklar ise bu ismin Çin imparatorlarına gönderme olarak konulduğunu ileri sürer. Ancak "imparator" kelimesi, gerçekten de türün bilimsel adı olarak kayıtlara geçmiştir.

Peru'nın doğusunda, Amazon bölgesinde yaşayan İmparator Tamarin'i, Bolivya ve Brezilya'nın bazı eyaletlerinde de görülmüştür. Ormanlarda ağaçlar üzerinde yaşayarak çeşitli bitkiler, bitki nektarları ve böceklerle beslenir. Pençeleri ve elleri cisimleri tutma ve yakalama konusunda uzmanlaşacak şekilde evrimleşmiştir. Örneğin pençeleri sayesinde bitki gövdelerini parçalayarak içlerinden çıkan sakızı yiyebilirler.

21
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Çağrı Mert Bakırcı
Yazar 17 Haziran 2015 2 dk.

Fotoğrafta sol tarafta gördüğünüz, beynimizin üstten görünüşü. Sağ tarafta gördüğünüz ise, onun kabaca orta eksene kadar kısmen kesilmiş bir görüntüsü. İki beyin yarımküresini birbirine bağlayan yoğun sinir ağlarının ismi ise "corpus callosum", yani "zorlu gövde"dir. Bu karmaşık bağlantı, keseli memeliler haricindeki bütün memelilerin (Eutheria kladının tamamının) beyninde, korteksin hemen altında, uzunlamasına yarık boyunca bulunmaktadır.

Görüntüsünden anlaşılabileceği gibi görevi, beynin iki yarımküresi arasındaki iletişimi sağlamaktır. Buradaki makalemizde detaylarını anlattığımız gibi, beynimizin sol yarımküresi vücudumuzun sağ yarısını kontrol ederken, sağ yarımküre vücudumuzun sol yarısını kontrol etmektedir. İşte bu nedenle, corpus callosum çok kritik bir role sahiptir ve hasar görmesi (veya bazı durumlarda ameliyatla alınması) sonucunda Yabancı El Sendromu gibi çok ilginç nörolojik sorunlarla karşılaşılabilir.

33
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Can Sevilmiş
6 gün önce
Duru görü, telekinezi veya falcılık gibi iddialarda bulunanlara genelde bilimsel dayanak olmadığı için şüpheyle bakarız. Çoğu zaman bu gibi şeylerin psikolojik etkiler veya herkese uyabilecek genellemeler içerdiği ortaya çıkar.

Ancak ya hepimiz bir tür Matrix içindeysek ve o kişiler aslında sistemin bilinçsiz de olsa farkına varmış veya açıklayamadığı şekilde sistemin açığını kullanabilen kişilerse? Elbette kulağa biraz uçuk geliyor. Yine de insan düşünmeden edemiyor. 🤔

1
1 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Eser
Ece Müker
Ece Müker
512K UP
Eseri Ekleyen 4 gün önce Film
Puan Ver
Orjinal Adı : The Barkers Pursuit of Adventure 2
İnceleme Yaz
Sonra İzleyeceklerime Ekle
Dicl Pei
Dicl Pei
50K UP
Üye 4 saat önce Henüz cevap yok.
tanıdığım bir ailede 2 kardeşin de pedofik davranışlarda/çocuk istismarında bulunduğunu belirtmek isterim sorumun kaynağı da bu zaten bu durum nasıl açıklanabilir? Pedofiliye genetik yatkınlık var mıdır?
0
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
S. Buğra Baltacı
Yazar 12 Aralık 2019 37 dk.

Öğrenme ve bellek sinir sistemimizin en önemli özelliklerindendir. Öğrenme dünya ile ilgili bilgi edinme ve bellek edinilen bu bilginin kodlanma, depolanma ve daha sonra geri çağrılma süreçleridir. Bu süreçler olmaksızın sinir sistemimizin fonksiyonunun büyük ölçüde bozulacağı ve belleği etkileyen dramatik hastalıklardan görülebildiği gibi mental hayatımızın anlamsızlaşacağı açıktır. 

Geçtiğimiz 50 yılda uygun deneysel modellerin oluşturulması ve moleküler biyoloji alanındaki gelişmelerin sinirbilime uygulanması ile birlikte öğrenme ve bellek süreçlerinin altında yatan moleküler mekanizmalar hakkında çok önemli ilerlemeler kaydedildi.

157
2
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Söz
Evrim Ağacı
Alıntıyı Ekleyen 18 Ocak 2019
Yapılması gerekeni bilmek, korkuyu yok eder.
Bu alıntı Evrim Ağacı tarafından öne çıkarılmıştır.
26
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Evrim Ağacı'nı sosyal medya hesaplarından takip etmeyi unutmayın! Yeni paylaşımlarımızı görmek için bizi aşağıdaki sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz.

Tüm Reklamları Kapat
Bilimler Köyü
Etkinliği Ekleyen 3 hafta önce İzmir₺9.000,0022 Haziran
Biyoloji ve Toplum (İngilizce)
22 Haziran 2025 15:00 tarihinden 29 Haziran 2025 12:00 tarihine kadar.

Who can participate?

Everyone, provided that the participants are able to read and discuss fluently in English.

Scientific areas covered by the activity: History and philosophy of science, Biology, genetics, ecology, philosophy of cognitive science

Day 1: Introduction. Biology and ideology. Hereditarianism and modern genomics: the misuse of genetics for political purposes with historical examples from eugenics, and IQ testing movement.

Day 2: The conceptual underpinnings of behavioral genetics, its shortcomings, and how these shortcomings have carried over into modern behavioral genomics. Ecology and conservation biology.

Day 3: Aristotle, Darwin, and the Modern Synthesis: The nature of the Darwinian revolution from the perspective of Kuhn’s theory of science the concept of incommensurability, whether and when empirical evidence is useful in evaluating which paradigm is better.

The problems which, from Darwin onward, led to the so-called modern synthesis of evolutionary theory. Accepting the most basic claims of a paradigm does not mean that the normal science governed by that paradigm is free from disagreements and lively discussions. Disagreements and discussions about how heredity functions and how natural selection operates. Normal science is not a simple detour or a temporary state on the way to more exciting revolutionary science.

Day 5: Epistemic Anthropocentrism

Philosophical analysis of anthropocentrism as part of an effort to understand the biological origins of cognition. The epistemic dimension of anthropocentrism manifesting as a bias that frames nonhuman cognition through a human lens, disregarding the evolutionary contingency that gives rise to diverse cognitive functions and structures. Cognition as a multidimensional phenomenon emerging across the vast phylogenetic diversity of species through various forms of behavioral individuality. The case of Physarum exemplifies an organizational approach that challenges the homunculus view of cognition.

Day 6: Diachronic Emergence through Shifting Localities of Control

The problem of emergence has long divided philosophers of science. Jaegwon Kim’s influential critique argues that strong emergence is incompatible with the causal closure of the physical world, thereby pushing towards reductionism or epiphenomenalism. However, biological processes such as embryonic development and gene regulation demonstrate diachronic emergence through contextual dynamism. Unlike a fully deterministic system, where the microstate at t1 rigidly determines the macrostate at t2, biological systems exhibit shifting localities, where regulatory nodes dynamically hand off control across changing phases, with coarse-grained transitions between these phases.

Graduate students who would like to present and discuss their research questions with the facilitators will get an opportunity to do so on the afternoon sessions of the 3rd, 4th and 5th days. Graduate students who are interested in thus sharing their work and getting feedback should indicate this in their applications.

Devamını Göster
0
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ufuk Derin
Aktaran 26 Mayıs 2024 1 dk.

Avustralya Ulusal Üniversitesinden araştırmacılar, beyin tümörlerini daha hızlı ve doğru bir şekilde sınıflandırmak için yeni bir yapay zeka aracı geliştirdi.[1]

Araştırma ekibinden Dr. Danh-Tai Hoang, tümörlerin teşhisinde ve sınıflandırılmasında hassasiyet, hastaların etkili tedavisi için çok önemli bir araç olduğunu belirtiyor. Dr. Hoang, şöyle devam ediyor:

13
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Paromobers S5
3 gün önce
YENİ BİR ŞEY KEŞFETİM! RİHİN NASIL ÇALIŞIR? 

beyinin içinde milyarlarca küçük mıklatıs olduğunu düşünelimbu mıklatıslar sürekli sinyal gönderip duruyor ve vicudu yönlendiriyor örneyin 2 ile 2'yi toplarken cevabı birisi söylerse mıklatıslar bu sinyali çekip vicuda aktarır beyin bu bilgiyi depolar ve sürekli geviş getirir. yani geceleri sürekli aklımızın akrışması ve bir şeyler düşümemizin sebebi bu.

2
0 Yorum
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Ceyhun Köroğlu
Ceyhun Köroğlu
4,367 UP
Ceyhun 30 Temmuz 2019 Sen de Cevap Ver
Bu soru, Kadir Yurttaş tarafından sorulmuştur.
Orijinal Soru: Ruh var mıdır yoksa sadece bedenden mi ibaretiz?

Modern felsefenin kurucusu olarak gösterilen, antik yunan filozoflarına nispeten çok yakın diyebileceğimiz bir tarihte(17.yy) yaşamış plan Rene Descartes bile bu hataya düşmüş ve bir bedenimizin olduğunu ayrıca bir de ruhumuzun olduğunu iddia etmiş ve felsefesini bu zeminde temellendirmiştir ki buna felsefede düalizm deniyor. Descartes ruhun varlığını kanıtlamaya girişriğinde bilimsellikten uzaklaşır ve bocalamaya başlar. Örneğin ruhun epifiz bezinde yer aldığını kanıtlamak için kadavra çalışmaları bile yapmıştır.

Gelin görün ki yine aynı yüzyılda yaşamış bir diğer rasyonilist filozof olan Baruch Spinoza konuyu bana göre çok net açıklamıştır ki onun felsefisinede Monizm deniyor. Spinozaya göre bizler bedenlerimizden ve düşüncelerimizden ibaretiz. Yani mistiklerin ya da inançlı insanların tıpkı bir hayalet-cin gibi tasavvur ettikleri bu ruh denen şey Spinozaya göre Zihindir. Spinoza icin ruh kavramı zihinden başka bir sey değildir. Zihin ise ona göre bedenimizin kendi fikridir. Bir tür farkındalık ve bilinç hali. Ruh hastalıkları diye bilinen bütün rahatsızlıklar zaten zihinsel hastalıklar olarakta bilinir. Ve bilindiği gibi zihin dediğimiz şey beynin aktivitelerinden oluşur, yani bedenimizle doğrudan bağlantılıdır hatta aynı şeydir. (beden-ruh birliği yani Monizm)

Tüm Reklamları Kapat

1,995 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Ethica ( Baruch Spinoza ). (30 Temmuz 2019). Alındığı Tarih: 30 Temmuz 2019. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
7
  • Şikayet Et
  • Mantık Hatası
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Gerçek Renkleriyle Enceladus

Satürn'ün uydusu Enceladus'un buz tabakasının altındaki okyanuslarda yaşam olabilir mi? Bizleri bu düşünceye iten nedenlerden biri, Enceladus'un buzlarla kaplı iç kısmından uzaya buz püskürttüğü bilinen ve bazılarına kaplan çizgileri (İng: “Tiger stripes”) adı verilen jeolojik yapılardır. Bu yüzey çatlakları, uydunun güney kutbu üzerinde ince buz parçacıklarından oluşan bulutlar meydana getirir ve bunun neticesinde Satürn'ün gizemli E halkası ortaya çıkar. 2004'ten 2017'ye kadar Satürn yörüngesinde faaliyet gösteren Cassini uzay aracından gelen veriler, bu süreci doğrulamıştır. Hayli yakın gerçekleştirilen bir uçuş sırasında alınan bu yüksek çözünürlüklü görüntü, Enceladus'u gerçek renkleriyle gözler önüne sermektedir. Kendisinin üzerinde yer alan devasa yarıklarsa kısmen gölgede kalmıştır. Bununla birlikte, neredeyse aynı büyüklükteki komşu uydu Mimas ölü durumdayken Enceladus'un neden aktif olduğu meselesi de hâlâ sırrını korumaktadır. Uzaya fırlatılan buz parçaları üzerinde gerçekleştirilen analizler, karmaşık organik moleküllerin varlığına dair bulgular ortaya çıkarmıştır. Bu büyük ve karbonca zengin moleküller, Enceladus'un yüzeyinin altındaki okyanuslarda yaşam olabileceği fikrini desteklese de henüz bu fikri kanıtlar nitelikte değildir.

10 Haziran 2025 Günün Astronomi Fotoğrafı (NASA APOD)

📸 Kaynaklar ve Katkıda Bulunanlar:
Görsel Kaynağı: NASA, ESA, JPL, SSI, Cassini Imaging Team
Çeviren: Tolunay Dündar

🔗 Tüm APOD içeriklerini görmek için:
https://evrimagaci.org/apod
Yaşam Ağacı Gözlemi
Ayşe Yılmaz
Ayşe Yılmaz
16K UP
Gözlemi Yapan 5 gün önce Türkiye, Çankırı
Yapraklı İlçesi'nde gözlemlenmiştir.
1
0 Yorum
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
Discord
Altay Kenger
Seslendiren 27 Ocak 2021 10:25
Beklenmedik gelecek olsa da, başlıktaki soru yıllardır bilim insanlarının kafalarında soru işaretlerine neden olan bir sorudur. Bilim böyledir, aşina...
67
Evrim Ağacı'na Destek Ol
Daha Fazla İçerik Göster

Bize Ulaşın

ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close