6 Şubat 2023 Depremlerinin Sismolojik Analizi: Yıkımın Ne Boyutta Olacağını Önceden Tahmin Edebilir miydik?
Türkiye, tektonik olarak aktif yani depremlerin sıklıkla meydana geldiği bir bölgede bulunuyor. Bunun hayatımıza etkisini 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinde bir kez daha gördük. Bu yazıda kısaca bölgemizin depremselliğinden, sismik tehlike ve sismik risk parametrelerinden ve tektoniğinden bahsedip hepimizi derinden etkileyen Kahramanmaraş depremlerinin yer bilimleri açısından inceleyeceğiz.
Bölgenin Tarihsel Depremselliği
Kahramanmaraş depremlerinin olduğu bölge, Arap levhasının Anadolu levhasıyla buluştuğu Doğu Anadolu Fay Zonunda meydana gelmiştir.
Bölge aynı zamanda Mezopotamya medeniyetlerinin doğuş noktasında bulunmasından dolayı binlerce yıldır bölgede yazılı kayıt tutan insanlar mevcuttur. Bu da bölgedeki büyük depremlerin ve yarattıkları yıkımın çok iyi kaydedilmesini sağlamıştır.
Aşağıda Türkiye ve civarında M.S. 500'den itibaren yazılı olarak ve deprem kayıtçıları tarafından kaydedilen depremlerin yarattığı can kayıpları görülebilir. Yani Hatay ve Kahramanmaraş bölgesi M.S. 500'den sonra çok büyük kayıplar yaratan 2 veya 3 deprem yaşamıştır: Bunlar 587 yılında olan ve 60.000 kişinin ölümüne neden olan Antakya depremi, 1268 yılında meydana gelen ve yine 60.000 kişinin can verdiği Kilikya depremidir.
20. yüzyılın başından itibaren deprem dalgalarının kaydedilmesini sağlayan modern sismografların ortaya çıkmasıyla deprem kayıtları elde edilmeye ve depremlerin oluş zamanları ve yerleri kesin olarak öğrenilmeye başlamıştır. Bu sayede deprem katalogları hazırlanmaya ve dünyadaki depremlerin nerelerde olduğu sistematik bir şekilde tespit edilebilme şansına erişmiştir. Aşağıda Türkiye ve civarında 1960'tan bu yana kaydedilmiş büyüklüğü 3.0'dan fazla olan depremlerin merkezlerini görebilirsiniz.
Bölgenin Tehlike ve Risk Durumları
Önceki bölümde anlattığımız bilgiler ışığında, aşağıda görülen Türkiye'nin deprem tehlike haritası oluşturulmuştur. Bu harita kaya zeminde nasıl bir deprem ivmesi ortaya çıkacağını gösteren Türkiye'nin deprem tehlike haritasıdır. Bu değerler daha kötü zeminler için büyültülerek kullanılır. Şekilde de görüldüğü gibi depremlerin meydana geldiği bölge Türkiye'nin deprem tehlikesi en yüksek bölgelerinden biridir.
Deprem tehlikesini riske dönüştüren şeyse bir noktada yerleşimin olup olmaması veya o noktada bulunan binaların depreme dayanıklı olup olmamasıdır. Bu da sismik risk denen kavramı ortaya çıkarır ve çok basit bir matematiksel formülle ifade edilebilir:
Risk=Tehlike×Hasar Go¨rebilirlik×Maruz Kalma\text{Risk} = \text{Tehlike} \times \text{Hasar Görebilirlik} \times \text{Maruz Kalma}
Türkiye için tehlikenin coğrafi dağılımı yukarıdaki şekilde ortaya konmuştur. Hasar görebilirlik, bir noktadaki yapıların deprem yüküne ne kadar dayanıklı olduğudur. Maruz kalmaysa deprem yükü karşısında hasar alan veya yıkılan yapıların ne kadar insanı tehlikeye soktuğu olarak ifade edilebilir.
Bu faktörler göz önüne alınarak Türkiye ve çevresi için hazırlanan sismik risk haritası aşağıda görülebilir. Burada belirtmek gerekir ki İstanbul sadece Türkiye'nin değil dünyanın en büyük sismik risk teşkil eden şehirlerinden biridir. İzmir de İstanbul ile beraber yüksek sismik risk taşımaktadır ve Hatay da çok büyük bir sismik riske sahiptir. Kahramanmaraş depremlerinde de başta Hatay olmak üzere bölgedeki sismik riski yüksek olan bütün bölgeler maalesef hazırlanan bu haritanın gerçekle ne kadar örtüştüğünü göstermiştir.
Anadolu ve Çevresi Tektonik Özellikleri
Avrasya levhası sabit kabul edildiğinde, Anadolu levhasının Arap levhası ve Afrika levhalarının Kuzeye doğru hareketlerinden dolayı Batı-Güneybatıya doğru hareket ettiği aşağıdaki şekilde görülebilir.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Arap levhasının Afrika'ya göre daha hızlı olan hareketi, Doğu Anadolu Fayı (DAF) ve devamında da Ölü Deniz Fayı boyunca gerçekleşmektedir. Bu hareket Arap levhasından bakıldığında Batıya doğru olduğundan bu fay zonu "sol yanal atımlı" olarak tanımlanmaktadır. Nitekim Anadolu levhası referans alınırsa da Arap levhasının hareketi Doğuya ve bakış açısından dolayı sol yönlü olarak gözlemlenir.
Kahramanmaraş depremleri de bu fay zonu üzerinde meydana gelmiştir. Bu Batıya kaçış Avrasya levhası ile Anadolu levhası arasında Kuzey Anadolu fay hattı boyunca ise sağ yönlü hareket ile devam etmektedir. Afrika levhası ise Kıbrıs ve Helenik Yay boyunca Avrasya levhasının altına dalmaktadır.
Pazarcık Depremi
Pazarcık merkezli, saat 04:16'da başlayan ilk depremin 3 boyutlu fay modelinin animasyonunu aşağıda görülebilir. Kırılan fay üçgenler ile modellenmiş ve her bir parçanın kaç metre kaydığı hesaplanmıştır.[1] Deprem t=0t=0 anından itibaren fayı kırmış ve zamanla fayın kırılması önce fayın başladığı Nurdağı-Pazarcık fayını ve daha sonra Doğu Anadolu Fayını tetikleyerek önce Kuzeydoğuya hemen ardından Güneybatıya doğru ilerlemiştir. Yaklaşık 72 saniye içerisinde 350 kilometreden uzun bir fay hattı kırılmıştır. Bu da 7.8 moment büyüklüğünde bir deprem üretmiştir.
Ek olarak AFAD'ın bölgede birçok deprem kayıtçısı bulunmaktadır ve bu videoda bu kayıtçılardan birkaç tanesinde kaydedilen deprem dalgaları görülebilir. Deprem başladıktan hemen sonra, kırılma devam ederken sismik dalgalar yayılmaya başlamıştır. Gösterilen ivme değerlerinin kuvvet ile doğru orantılı olduğu düşünülürse, depremin neden olacağı yıkımın nerelerde daha çok olacağı kabaca anlaşılabilir.
Yine bir fikir vermesi açısından yerçekimi ivmesinin yaklaşık 980 cm/s2 olduğunu hatırlatalım. Yani bu değer ve üstünde ivme değerleri ölçülen bölgelerde depremin oluşturduğu kuvvet yerçekiminin oluşturduğu kuvvete eşit olacaktır. Bu da o noktada bulunan bir objeyi yerinden kaldıracak kadar bir kuvvet oluşması demektir.
Dikkat edilirse Hatay'a doğru gittikçe ivme değerlerinin arttığı görülebilir. Bunun bir nedeni, basitçe deprem devam ederken yayılan dalgaların kırılma yönünde olan bölgelerde üst üste binmesi olarak açıklanabilecek direktivite etkisi olabilir.
Elbistan Depremi
İlk deprem olan Pazarcık Depremi'nden dokuz saat kadar sonra gerçekleşen Elbistan Depremi, 6 Şubat 2023'te yaşanan ikinci büyük depremdir.
Aşağıda Elbistan depreminin fay kırılma modelinin animasyonu görülmektedir.[1] Deprem merkez üssünden fay boyunca hem Doğu hem Batı yönünde yayılmaktadır. Yaklaşık 160 km boyunca kırılmaya neden olan ve 35 saniye süren deprem 7.6 moment büyüklüğündedir. Bazı sismik istasyonlardaki kayıtlar da mavi çizgiler olarak gösterilmiştir. Bu depremin de ilki kadar olmasa da yine yüksek ivme değerlerine neden olduğu görülmektedir.
Deprem Dalgalarının Yayınımı
Kahramanmaraş depremlerinde hissedilen deprem dalgaları, sadece Türkiye ve civarında değil dünyanın her bölgesinde bulunan hassas kayıtçılar sayesinde tüm dünyada kaydedilmiştir. Aşağıdaki animasyonda Pazarcık depreminin deprem kayıtçılarında yarattığı aşağı yukarı hareketi gözlemek mümkündür.
Yine aşağıda soldaki grafikte, yukarıdan aşağıya doğru depremden 420 km ile 17730 km uzaklığa kadar olan, yani tam olarak dünyanın diğer ucundaki deprem kayıtçılarının 1 günlük kayıtları gösterilmiştir. Depremden sonra yüzeye ulaşan dalgalar yüzey dalgaları adını alarak uzun mesafeler kat edebilirler. Gerçekten de bu depremin yüzey dalgaları dünyayı 24 saatte tam 4 kez dolaşmıştır.
Yine aşağıdaki görselde "R1" oku ile gösterilen yüzey dalgaları, Kahramanmaraş'a en hızlı ulaşan dalgalarken ikinci olarak gelen ve "R2" ile gösterilen dalgalar ise dünyanın diğer ucunu kat ederek ulaşan yüzey dalgalardır. Örneğin sağdaki görselde Fransa'daki bir istasyona deprem dalgalarının öncelikle Türkiye ve Avrupa'yı kat ederek geldiği gösterilmiştir.
Bu dalgalar dünyayı her kat ettiklerinde Türkiye'den Arap Yarımadası ve Hint Okyanusu üzerinden küreyi diğer taraftan kat eden dalga ise Pasifik Okyanusu, Amerika Kıtası ve Atlas Okyanusunu da geçip Fransa'ya ulaşır. Fransa'ya ilk olarak ulaşan yüzey dalgası, yani "R1" de yoluna devam eder ve kayıtlarda görülen 3. yüzey dalgası olarak "R3" adını alır. "R2" de dünyada tur atarak "R4" adını alır. Pazarcık depreminde dalgaların dünyayı 3 kez, Elbistan depreminde ise 4 kez dolaştığı gözlenebilmiştir. Her seferinde enerjileri giderek azalmış ve sismik kayıtçılarda görülmemeye başlamış, yani soğurulmuşlardır.
Hatay Baseni
Deprem dalgalarının sürelerini ve genliklerini etkileyen faktörler depremin kaynağına olan uzaklıkları, depremin kırılma mekanizması ve kırılma fiziği ve yerel zemin koşullarıdır. Yerel zemin koşullarının deprem dalgalarının genliklerini nasıl etkilediğini göstermek için Hatay'daki deprem kayıtçılarının kaydettiği deprem dalgalarına bakabiliriz. Pazarcık depreminin ürettiği deprem dalgaları aşağıdaki haritada da görüldüğü gibi farklı bölgelerde farklı genlikler üretti ve şekil itibariyle birbirlerinden farklı görünüyorlardı.
- Dış Sitelerde Paylaş
AFAD'ın Hatay'ın çeşitli noktalarında bulunan istasyonlarının deniz seviyesinden yükseklikleri siyah çizgi doğrultusunda alttaki grafikte gösterilmiştir. İstasyonların Hatay'daki yerleri ve bu hat üzerindeki izdüşümlerine göre deniz seviyesinden yüksekliklerine bakınca Hatay 3126 ve 3123 istasyonlarının Hatay baseninde, 3131 ve 3132 istasyonlarının ise Habib-i Neccar Dağı'nın eteklerine doğru kurulmuş olduğu görülmektedir.
Pazarcık depreminde basende bulunan 3126 istasyonu en yüksek ivme değeri olarak 1000 cm/s2 yani yer çekimi ivmesinden (980.66 cm/s2) daha yüksek bir değer kaydetmiştir. Bu da demek oluyor ki o noktada bulunan bir obje depremin etkisiyle yerden yükselebilirdi. 3123 istasyonunda ise 600cm/s2’lik ivme değerleri ölçülmüştür. Basenden çıkıp dağın eteklerine doğru ilerlediğimizdeyse deniz seviyesinden yaklaşık 220 metre yüksekte olan 3132 numaralı istasyonda bu rakam 400cm/s2 değerindedir ve deniz seviyesinden 300 metre yukarıda olan 3131 istasyonunda ise 400cm/s2’den de az değerler almıştır.
Depremin enerjisi deprem kaynağından uzaklaştıkça soğrulma etkisi ile azalır ve en büyük yer hareketi de uzaklıkla ters orantılıdır. Bu istasyonlar da deprem kaynağından giderek uzaklaşan bir doğrultuda bulunmaktadır, fakat böylesine sadece birkaç kilometre içerisinde 1000 cm/s2’den 400cm/s2’e inmeyi soğrulma etkisi değil; ancak yerel zemin koşulları, yani bu örnekte Hatay baseninin etkisi açıklayabilir.
Tsunami
Pazarcık depremi denizden çok uzakta olmasına rağmen ufak da olsa bir tsunami üretmiştir. [2] Heidarzadeh ve arkadaşlarının çalışmasında Arsuz, Erdemli ve Taşucunda bulunan su seviyesi ölçüm cihazlarının kaydettiği grafikleri aşağıda görülebilir. Grafikteki haritada mavi üçgenler sahillerdeki su seviyesi ölçüm cihazlarının yerlerini göstermektedir.
Ölçümlere uygun olarak geliştirilen modeller gösteriyor ki pembe kesikli şerit ile belirtilen alanda suyun altında oluşmuş bir heyelan, bu ufak çaplı tsunaminin kaynağını oluşturmuştur. 0.25 km2'lik bir toprağın toplamda 5 metreye yakın bir yer değiştirmeyle oluşan bu heyelanın deniz suyu seviyelerinde yarattığı değişimi haritanın altındaki grafiklerde, siyah renkli çizgide görebilirsiniz. Kırmızı renkli çizgiler ise bu heyelan modeline göre su seviyesindeki hesaplanan değişikliği göstermektedir.
Deprem anından sonraki 27. dakikada Arsuz'a ve 45 dakika sonra da Erdemli ve Taşucu'na 16 santimetre ile 6 santimetre arasında yükseklikleri olan tsunami dalgaları ulaşmıştır. Bunları İskenderun'da meydana gelen zemin sıvılaşması sonrası sahildeki su basması ile karıştırmamak gerekir, fakat Arsuz'a ulaşan Tsunami dalgasının benzeri İskenderun'a da ulaşıp sıvılaşma etkiyle oluşan su basmasına yardımcı olmuş da olabilir.[3], [4]
Yüzey Deformasyonu
Böylesine büyük depremler, beklendiği gibi yer yüzünde de kalıcı yer değişimler meydana getirir. Bu kalıcı yer değiştirmeler sahada rahatça gözlenmiştir. Aşağıda soldaki fotoğraf Kahramanmaraş Türkoğlu'nda Pazarcık depreminin oluşturduğu kalıcı yer değiştirmeyi ve sağdaki fotoğraf Kahramanmaraş Saylan Ahmetçik yolunun kenarındaki bölgede yolun Elbistan depremi sonrasındaki kalıcı yer değiştirmesini göstermektedir.
Yüzey deformasyonları, uzaktan algılama ve jeodezik bir yöntem olan InSAR ile de ölçülebilir.[5] InSAR, yani Yapay Açıklıklı Radar İnterferometrisi, yeryüzüne sinyal gönderip onların yansımalarını kaydeden uydular tarafından yönetilir. Bu yöntem depremden önce ve sonra yapılan ölçümlerdeki farklara bakarak yüzey deformasyonlarının ölçülmesini sağlar.
Aşağıda soldaki görsel, Eylül 2022 ve Şubat 2023'te yapılan ölçümler kullanılarak elde edilen sonuçları göstermektedir. Siyah çizgiler aktif fayları, beyaz çizgiler ise belirlenen yer değiştirme süreksizliklerini belirtmektedir. Deprem konumları da yıldızlar ile gösterilmiştir. Diğer renkler ise uydu ve yer arasındaki yer değiştirmenin santimetre cinsinden değerlerini açıklamaktadır. Sağdaki görsel ise bulunan yatay yer değiştirmeleri göstermektedir. Mavi oklar ile de yer değiştirmelerin yönleri gösterilmiştir. Faylar boyunca sol yanal hareketin baskınlığını siz de gözlemleyebilirsiniz.
Aşağıdaki görselde ise aynı çalışma başka bir şekilde görselleştirilmiştir. Solda yer değiştirmelerin Doğu-Batı yöndeki değerlerinin eşdeğer haritası verilmiş. Buradaki mavi değerler Batı yöndeki, kırmızı değerler ise Doğu yöndeki hareketleri gösteriyor. Aynı zamanda bu haritadan alınan düşey kesit profilleri de beyaz çizgiler ile gösterilmiş. Sağda ise bu düşey kesitler gösterilmiş. Buradaki çizgi renkleri sol altta gösterildiği gibi Kuzey-Güney, Doğu-Batı, aşağı-yukarı ve faya paralel yer değiştirmeleri temsil ediyor.
Sağ eksen yükseklik, sol eksende yer değiştirmeler gösterilmek üzere, a-a' Amanos segmenti üzerinde göreceli olarak 4 metre yer değiştirme gözlenirken, b-b' Pazarcık segmentinde 5 metreye kadar yer değiştirme görülmüş. Kırılan Kuzey ve Güney faylarının Doğu uçlarını gösteren c-c' profilinde Malatya Fayı üzerinde yaklaşık 2 metre, Erkenek segmentinde ise yaklaşık 4 metre göreceli yer değiştirme ölçülmüş. Sürgü segmentinde ise kayda değer yer değiştirme görülmemiş. d-d' Çardak segment üzerinde 6 metreye varan göreceli yer değiştirme gözlenmiş. e-e' profili ise deprem merkezine yakın yer değiştirme sınırlarını gösteriyor. Yer değiştirme kontrastı yaklaşık 37.15 enleminde Narlı segmentinde yakın bir konumda yer alıyor.
Heyelanlar
Kahramanmaraş depremlerinde bütün bu yer sarsıntıları neticesinde binlerce heyelan meydana geldi. Aşağıdaki haritada kaydedilen 3673 heyelanın yerlerini görüyorsunuz.[6] Bu noktaların arka planındaki haritada da Amerikan Jeoloji enstitüsünün (USGS) hazırladığı tahmin haritası var. Koyu renkli yerler %20'nin üstünde bir olasılığı işaret ediyor ve renklerin açıklığıyla oran azalıyor. Bu tahmin haritası ile gerçek veriler örtüşmüş gibi duruyor.
Fakat USGS'in tahmin haritasında ilk depremin Kuzeydoğu'daki ucunda heyelan olasılığı hızlıca azalırken gerçekte o bölgede de çok sayıda heyelan kaydedilmiş. Bu da USGS'in yer ivmelerindeki hesapların o bölgede gerçekle tam olarak uyuşmadığı sonucuna varılabilir. Sağ alttaki grafikte de görüldüğü gibi Kahramanmaraş ve Elbistan depremleri toplam olarak 500 km2'lik bir alanda heyelan riski oluşturmuş ve 300.000 kişinin yaşadığı bir bölgede etkili olmuş.
Zemin Sıvılaşması
Depremin yarattığı yer sarsıntısı ve suya dolgun zeminlerde su ile toprağın arasındaki bağın sallantı nedeniyle yok olmasından dolayı yer mukavemetini yitirmiş ve zemin sıvılaşması meydana gelmiştir. Zemin sıvılaşması olayında yerin içindeki su yüzeye çıkarken o noktada yüzeyde duran herhangi bir obje de suyun ve toprağın içine batar. Bu etki İskenderun'da da Hatay'ın doğusunda da, kısaca deprem bölgesinde sulu bir zemine sahip olan birçok noktada gözlenmiştir.[7] Depremden etkilenen birçok bölgede zemin sıvılaşması binaların yıkılmalarına veya ağır hasar almalarına sebep olmuştur.
ArtçılarArtçılarArtçılar
Aşağıdaki animasyonda gösterildiği gibi Pazarcık ve Elbistan depremleri arasındaki 9 saatte en büyüğü 6.6 olan depremler meydana geldi ve büyük çoğunluğu Pazarcık depreminin kırdığı fay hattı üzerinde kümelendi. Bu iki deprem arasında toplam 140 adet artçı deprem kaydedildi.
Elbistan depreminin ardındansa geçen ilk 1 yılda toplam 55114 adet artçı deprem kaydedildi. Yukarıdaki animasyonda bu depremlerin zamana göre oluşumunu görmek mümkün. Kısa zamanda gösterilebilmesi açısından animasyon deprem olma sıklığı azaldıkça ve zaman geçtikçe hızlanıyor.
Aşağıdaki görselin en üstündeki grafikte ise depremlerin sayısı büyüklüklerine göre kümülatif ve logaritmik olarak gösterilmiş. Onun altındaki görselde bu depremler oluş sayıları bakımından ayrı ayrı görülebilir. Küçük depremlerin daha büyüklere göre fazla olduğu açıkça belli oluyor. Birden küçük depremlerin sayısının az olması bu depremlerin enerjilerinin az ve dolayısıyla kaydedilmelerinin zor olmasından kaynaklanıyor.
Aynı şekli logaritmik olarak aşağıdaki grafiğin en altındaki görselde görmek mümkün. Logaritmik ölçek bize hem küçük hem büyük oluş sayıları olan bir veri kümesini daha rahat görselleştirme imkânı sunuyor. Ayrıca burada da görüldüğü gibi depremlerde de ana şok ve ardından gelen artçılarda logaritmik bir ilişki bulunuyor. Yani logaritmik ölçek sadece görselleştirme için değil, doğadaki bir davranış şekli olduğu için ortaya çıkarılmış bir matematiksel olgu. Depremlerin büyüklükleri ortaya çıkardıkları enerji ile aşağıdaki ilişkiye göre artıp azalıyor:
Mw=23log10M0−10.7M_w = \frac{2}{3}log_{10}M_{0} - 10.7
M0=μ×u×SM_{0} = \mu \times u \times S
Burada M0M_0 depremin momentini belirtir ve deprem olan alanın kayma modülüne (μμ) yani harekete karşı gelme kabiliyetine, kırılan fayın alanına (SS) ve kırılan fayın ortalama yer değiştirmesine (uu) bağlıdır.
Aşağıdaki şekilde 1 yıl boyunca bütün depremlerin ortaya çıkardığı enerjinin %56'sının yani yarısından çoğunun Pazarcık depreminde ve %40'ının Elbistan depreminde ortaya çıktığını görmek mümkündür. İki büyük deprem arasında meydana gelen 140 deprem sadece %1.53 ve sonraki bir yıl içinde meydana gelen 59974 deprem sadece %1.94'lük enerjiyi oluşturmuştur. Bu, özellikle halk arasında olan küçük depremlerin büyük depremleri oluşturan gerilmeyi azaltabileceğine dair inanışın yanlış olduğunu çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Artçı depremlerin içinde ilk depremin hemen ardından olan 6.6'lık ve 20 Şubat'ta Hatay'da meydana gelen 6.3'lük depremin de olduğunun altını çizelim.
Sonuç
6 Şubat 2023'te meydana gelen Kahramanmaraş depremleri kimi bölgelerde yer çekimi ivmesinin de üstüne çıkan kuvvetlerin yer yüzünde ölçülmesine neden oldu. Bu büyük kuvvetler sonucunda denizin altında ve üstünde binlerce heyelan meydana geldi ve denizin altındaki heyelanlar merkez üssü denizden onlarca kilometre uzakta olmasına rağmen bir tsunami de üretti.
Bununla birlikte deprem kuvveti suya doygun zeminlerde zemin sıvılaşması meydana getirdi ve bu bölgelerde bulunan binalara ağır hasarlar verdi. Depremin yarattığı yer değiştirmeleri sadece arazideki doğrudan gözlemle değil aynı zamanda uydular vasıtasıyla da ölçmek mümkün oldu ve 6 metreye yakın yer değiştirmeler ölçüldü. Depremin üstünden geçen ilk bir yılda 55000'den fazla artçı deprem meydana geldi. Kahramanmaraş depremleri sonrasında bölgede çok sayıda can ve mal kaybı yaşandı. Deprem tehlikesinin kötü yapı stoğuyla birleştiğinde nasıl büyük bir afete dönüşebileceği, Kahramanmaraş depremleri sonrasında bir kez daha görülmüş oldu.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
İçerikle İlgili Sorular
Soru & Cevap Platformuna Git- 5
- 3
- 3
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- ^ a b D. Melgar, et al. (2023). Sub- And Super-Shear Ruptures During The 2023 Mw 7.8 And Mw 7.6 Earthquake Doublet In Se Türkiye. Seismica. doi: 10.26443/seismica.v2i3.387. | Arşiv Bağlantısı
- ^ M. Heidarzadeh, et al. (2023). The Landslide Source Of The Eastern Mediterranean Tsunami On 6 February 2023 Following The Mw 7.8 Kahramanmaraş (Türkiye) Inland Earthquake. Geoscience Letters, sf: 1-16. doi: 10.1186/s40562-023-00304-8. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Baser, et al. (2023). Ground Movement Patterns And Shallow Foundation Performance In Iskenderun Coastline During The 2023 Kahramanmaras Earthquake Sequence. Earthquake Engineering and Engineering Vibration, sf: 867-881. doi: 10.1007/s11803-023-2205-9. | Arşiv Bağlantısı
- ^ P. Ozener, et al. (2024). Liquefaction And Performance Of Foundation Systems In Iskenderun During 2023 Kahramanmaras-Turkiye Earthquake Sequence. Elsevier BV, sf: 108433. doi: 10.1016/j.soildyn.2023.108433. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Kobayashi, et al. (2023). Insights On The 2023 Kahramanmaraş Earthquake, Turkey, From Insar: Fault Locations, Rupture Styles And Induced Deformation. Geophysical Journal International, sf: 1068-1088. doi: 10.1093/gji/ggad464. | Arşiv Bağlantısı
- ^ T. Görüm, et al. (2023). Preliminary Documentation Of Coseismic Ground Failure Triggered By The February 6, 2023 Türkiye Earthquake Sequence. Elsevier BV, sf: 107315. doi: 10.1016/j.enggeo.2023.107315. | Arşiv Bağlantısı
- ^ K. Yan, et al. (2024). Preliminary Report Of Field Reconnaissance On The 6 February 2023 Kahramanmaras Earthquakes In Türkiye. Geoenvironmental Disasters, sf: 1-24. doi: 10.1186/s40677-024-00272-x. | Arşiv Bağlantısı
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 21/11/2024 10:28:36 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/17174
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.