Uzayda Bir Denizaltı: 43667 DUMLUPINAR Asteroidi Neden Bu İsmi Aldı?
4 Nisan 1953 Günü 81 Denizcimize Mezar Olan Dumlupınar Denizaltımızın Adı Uzayda Yaşamaya Devam Ediyor!
Bu haber 1 yıl öncesine aittir. Haber güncelliğini yitirmiş olabilir; ancak arşivsel değeri ve bilimsel gelişme/ilerleme anlamındaki önemi dolayısıyla yayında tutulmaktadır. Ayrıca konuyla ilgili gelişmeler yaşandıkça bu içerik de güncellenebilir.
Denizcilik tarihimizin en hazin kayıplarından biri olan ve "Dumlupınar Faciası" olarak anılan kazanın üzerinden 70 yıl geçti: 4 Nisan 1953 tarihinde Çanakkale'nin Nara Burnu açıklarında İsveç bandıralı bir gemi ile çarpışan ve 87 metre derinliğe batan Dumlupınar denizaltısında 81 denizcimizi kaybettiğimiz bu kaza, 16 Eylül 1890'da Japonya sularında 587 denizcimizin öldüğü Ertuğrul faciasından sonra en çok kayıp verilen kaza olarak anılır.
Dumlupınar faciası ve halen Çanakkale Boğazı'nın derinliklerinde yatan 81 denizcinin hazin öyküsü, kazayı konu alan yazı kitap ve belgeseller ve her yıl 4 Nisan'da yapılan anma törenleri ile belleklerde canlı tutulmaya çalışılıyor. Konu ile ilgilenenlerin gerek yazılı medya gerek internet kanalı ile erişebileceği birçok belge, film ve kaynak olması nedeniyle bu kaza ile ilgili detaylara hiç girmeden, Dumlupınar isminin uzayda dolaşan bir asteroide verilmesi ve 81 denizcinin anısını uzayın sonsuzluğuna taşıyan öyküyü anlatmaya çalışacağız.
Dumlupınar Faciası ve Muazzez Kumrucu
4 Nisan 1953 günü ve onu takip eden günler boyunca ülkenin tek bir gündemi vardı: Dumlupınar faciası. Gazete sayfalarının tamamı kaza ile ilgili haberler, subay ve askerlerin durumu ve her türlü çabaya karşın sonuç vermeyen kurtarma çalışmaları ve kaybettiğimiz 81 denizcinin hazin öyküleri ile doluydu.
O yıllarda ailesi ile Paşabahçe'de oturan Muazzez Kumrucu, henüz 6 yaşındadır. Radyolar ve gazetelerde olduğu kadar evlerde, sokaklarda ve annesinin çalıştığı Paşabahçe Rakı fabrikasında, Dumlupınar kazası konuşulmaktadır. Muazzez henüz ne olduğunu tam olarak anlamasa da, ilerleyen yıllarda Boğaz kıyılarında yaşayan herkes gibi o da günlük hayatın bir parçası olan kayıklar, vapurlar ve gemilerle ilgili her türlü habere çok aşina olacaktır.
Okul yılları sürerken anne ve babasının ayrılıkları ve ailevi bölünmeler nedeniyle 16 yaşında Türkiye'den ayrılan Muazzez, önce Almanya, sonra Amerika'da yeni bir hayat kuracaktır. Ancak ülkesini geride bırakan herkes gibi terk edemeyeceği anılarla yüklenen Muazzez'in hafızasında, bir daha uzun yıllar hiç dönmeyeceği ülkesinden boğaz kıyılarında konuşulan deniz hikayeleri kalır. Paşabahçe açıklarında yanan bir gemi, boğazın akıntısına katılıp boğulan insanlar, lüks ışığı ile yalı önlerinde avlanan balıkçılar, vapur kazaları, dümeni kilitlenip yalılara çarpan gemiler… Ama hepsinden çok, Dumlupınar faciası ile ilgili haberler, denizaltının gemiyle çarpışması, derinlere batması, kurtarma çalışmaları ve gencecik askerlerin hazin sonları derin bir iz bırakır Muazzez'in belleğinde.
Kumrucu, Dumlupınar Adını Uzayda Ölümsüzleştiriyor!
Bundan sonraki yaşamı Amerika'da geçecek ve hayatına orada yön verecek Muazzez Kumrucu, 1982 yılında Amerika'nın saygın bilim kuruluşlarından Smithsonian Astrofizik Gözlemevinde bilgisayar operasyonu bölümünde çalışmaya başlar. Yaklaşık 10 yıl sonra, 1992 yılına gelindiğinde ise Uluslararası Astronomi Birliği (IAU) gözetimi ve denetimi altında çalışan ve astronomi camiasında oldukça saygın ve önemli bir kuruluş olan "Küçük Gezegenler Merkezi" (İng: "Minor Planet Center" veya kısaca "MPC") adlı kuruluşta çalışmaktadır.
Küçük Gezegenler Merkezi, Uluslararası Astronomi birliğince küçük gezegenler olarak sınıflanan uzay nesnelerinin kataloglanması, verilerinin işlenmesi ve yayınlanması konusunda yetkilendirilmiş önemli bir kuruluştur.
Bilindiği üzere Güneş Sisteminde, 2006 yılında Plüton'un gezegen sınıfından çıkarılmasıyla birlikte, halen 8 gezegen vardır. Bunun dışında kalan objeler belirli büyüklük, kütle ve yörünge karakterlerine göre "Cüce Gezegenler", "Küçük Gezegenler", "Kuyruklu Yıldızlar" gibi farklı başlıklar altında sınıflanmaktadır. Asteroid olarak adlandırılan objeler ise büyüklükleri 1 metreden başlayarak 1000 km'ye kadar ulaşabilen ve genellikle Mars ve Jüpiter arasında Ana Asteroid kuşağı olarak anılan bölgedeki yörüngelerinde hareket eden uzay nesneleri olarak tanımlanır. Dünya yörüngesine yaklaşan ve potansiyel bir tehlike barındıran objeler ise "Dünya Yakınındaki Cisimler" (İng: "Near-Earth Objects" veya kısaca "NEO") olarak adlandırılır. Bugün itibariyle yaklaşık 600.000 Ana Kuşak Asteroid, binlerce kuyruklu yıldız ve 9.000 kadar da dünya yakınındaki cisim bilinmektedir.
2003 yılı başlarında Muazzez Kumrucu'nun idari asistan olarak çalıştığı MPC merkezinde yeni keşfedilen bir asteroidin isimlendirilmesi ile ilgili bir çalışma yürütülmektedir. Bölüm yöneticisinin hemen yanındaki ofisinde kahvesini yudumlayan Muazzez Kumrucu için bu yılın özel bir anlamı vardır: 2003 yılı, Dumlupınar faciasının 50. yıl dönümüdür. Dumlupınar denizcilerin hüzünlü öyküleri, yarım asır sonra bile Muazzez'in belleğinde canlılığını korumaktadır. Mesai arasında merkezin müdürü olan Brian Marsden'i arar ve bir konu hakkında konuşmak istediğini bildirir. Çalıştığı yerde sevilen biri olan Muazzez, kendisini dinleyen amirine şöyle der;
Bildiğiniz üzere şu anda bir asteroidin isimlendirme çalışması yürütülüyor. Ben çocukken, 50 yıl kadar önce ülkemde büyük bir denizaltı kazası oldu ve 81 genç denizci hayatını kaybetti. Acaba bu denizaltının ismini de aday olarak yeni keşfedilen asteroidin isimlendirme projesine dahil edebilir miyiz? Dumlupınar ismi seçilirse, benim ve ülkem için bizde halen izleri olan 81 denizcinin anısını yaşatacak büyük bir onur olacak…
Engeller Aşılıyor!
Ne var ki yeni bulunan uzay nesnelerinin isimlendirme yetkisi IAU (Uluslararası Astronomi Birliği) adlı kuruluşa verilmiştir ve gezegen, kuyruklu yıldız, asteroid gibi yeni keşfedilen uzay nesnelerinin isimleri oldukça sistematik ve bir dizi kuralları gözeten öneriler ve elemeler sonucu belirlenmektedir. Örneğin güncel politikacılar, tartışmalı kişiler, çatışma konusu olan yer ve bölgeler, savaşlarda etkin konumda olan kişilerin isimleri gibi herhangi bir taraf gözeten veya ayrımcılık tartışmalarına sebep olabilecek isimler öneri olarak dahi sunulamıyordu. Genel olarak mitolojik karakterler, keşif yapan gözlemciler ve bilim tarihinde önemli çalışmalara imza atmış bilim insanlarının isimleri öneriler arasında yer alabiliyordu.
Buna rağmen Brian Marsden, konudan fazlasıyla etkilenerek Muazzez Kumrucu'nun önerisini dikkate aldı ve kısa bir çalışmadan sonra Dumlupınar kazasının savaş sırasında olmadığı ve bir ülke için önemli bir hatırayı yaşatacağı için Dumlupınar isminin aday olabileceği sonucuna vardı. İşlemler yapıldı ve "Dumlupınar" adı, IAU'ya resmen sunuldu.
Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.
Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.
Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.
Muazzez çok sevinmişti ama Dumlupınar dışında birçok öneri daha vardı. İsimlendirme işi kriterlere uygun yüzlerce ismin bir heyet tarafından görüşülmesi ve oylama ile belirlenmesi usulü ile yapılıyordu.
43667 DUMLUPINAR
2003 yılında Dumlupınar faciasının 50.yıldönümünden 2 ay kadar önce Muazzez Kumrucu'nun masasına bir yörünge grafiği ile birlikte bazı astronomik verilerin bulunduğu bir PDF bilgisi geldi;
43667 DUMLUPINAR: "4 Nisan 1953 tarihinde Türk denizaltısı DUMLUPINAR Çanakkale boğazını geçerken İsveç yük gemisi Naboland ile çarpışmış ve batmıştır. Denizaltıda bulunan 81 denizci hayatını kaybetmiştir. "
(Orijinali: "Dumlupınar, the Turkish submarine which, while crossing the Dardanelles on 1953 April 4, collided with the Swedish freighter Naboland and sank, killing all 81 men aboard")
Muazzez Kumrucu'nun önerisi kabul edilmiş ve 2002 tarihinde keşfedilen bir asteroid Uluslararası Astronomi Birliği tarafından resmi olarak 43667 DUMLUPINAR adı ile kayıtlara girmişti. Ülkesinden yıllarca evvel sadece anılarını taşıyarak ayrılmış genc bir kızın duyarlılığı sayesinde 50 yıldır Çanakkale'nin Nara burnu açıklarında uzanan Dumlupınar denizaltısı ve bağrındaki 81 denizcimizin ismi artık 43667 DUMLUPINAR adlı Asteroidin uzayın enginliğindeki yolculuğunda yaşayacaktı.
Muazzez çocukluğundan beri kendisini huzursuz eden o batık gemiyi artık denizin derinliklerinden çıkarmış, rahatlamıştı. Dumlupınar artık uzayın enginliğinde seyreden bir denizaltıydı.
Uluslararası Astronomi Birliği ve Küçük Gezegenler Merkezinin kayıtlarına göre 43667 DUMLUPINAR Dünya ve Jüpiter gezegenleri arasındaki bölgesinde 3,82 yıllık periyotlarla tamamladığı Güneş yörüngesindeki yolculuğuna devam ediyor.
Sonuç
Dumlupınar öyküsü Türkiye'deki akademi ve astronomi çevrelerinde pek bir ilgi uyandırmaz, çok sınırlı bir ilgi ile birkaç kişi dışında kimse konu ile ilgilenmez. Muazzez Kumrucu son yıllarda kendisi ile görüşen bazı haber ve medya kaynaklarının kendisini "bilim insanı" olarak tanıtmasını doğru bulmuyor. Şöyle diyerek sivil yurttaş olma ve sorumluluğu vurgusu yapıyor:
Ben bir bilim insanı değilim, Dumlupınar'ın benim hayatımda önemli bir izi var. Çalıştığım yerde doğru zamanda ve doğru yerdeydim. Böylece bir asteroide Dumlupınar'ın adını vererek kahramanlarımızı anma fırsatım olduğu için yapmak istedim."
Muazzez Kumrucu belleğinde iz bırakmış 50 yıllık hüzünlü Dumlupınar hatırasını uzaya taşımanın haklı sevincini yaşayarak emekli oldu. Halen yurt dışında sürdürdüğü yaşamında amatör bir astronom olarak çalışmalarını sürdürüyor. Robotik ve uzaktan kumandalı teleskoplarla küçük gezegenleri, asteroidleri takip ediyor ve ilgili kurumlara rapor etmeye devam ediyor.
Not: Bu yazıda Muazzez Kumrucu ile ilgili olarak verilen tüm bilgiler kendisinden sağlanan bilgiler dahilinde ve izni alınarak yazılmıştır.
İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!
Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.
Soru & Cevap Platformuna Git- 21
- 12
- 3
- 3
- 2
- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Evrim Ağacı'na her ay sadece 1 kahve ısmarlayarak destek olmak ister misiniz?
Şu iki siteden birini kullanarak şimdi destek olabilirsiniz:
kreosus.com/evrimagaci | patreon.com/evrimagaci
Çıktı Bilgisi: Bu sayfa, Evrim Ağacı yazdırma aracı kullanılarak 22/12/2024 06:07:11 tarihinde oluşturulmuştur. Evrim Ağacı'ndaki içeriklerin tamamı, birden fazla editör tarafından, durmaksızın elden geçirilmekte, güncellenmekte ve geliştirilmektedir. Dolayısıyla bu çıktının alındığı tarihten sonra yapılan güncellemeleri görmek ve bu içeriğin en güncel halini okumak için lütfen şu adrese gidiniz: https://evrimagaci.org/s/14341
İçerik Kullanım İzinleri: Evrim Ağacı'ndaki yazılı içerikler orijinallerine hiçbir şekilde dokunulmadığı müddetçe izin alınmaksızın paylaşılabilir, kopyalanabilir, yapıştırılabilir, çoğaltılabilir, basılabilir, dağıtılabilir, yayılabilir, alıntılanabilir. Ancak bu içeriklerin hiçbiri izin alınmaksızın değiştirilemez ve değiştirilmiş halleri Evrim Ağacı'na aitmiş gibi sunulamaz. Benzer şekilde, içeriklerin hiçbiri, söz konusu içeriğin açıkça belirtilmiş yazarlarından ve Evrim Ağacı'ndan başkasına aitmiş gibi sunulamaz. Bu sayfa izin alınmaksızın düzenlenemez, Evrim Ağacı logosu, yazar/editör bilgileri ve içeriğin diğer kısımları izin alınmaksızın değiştirilemez veya kaldırılamaz.