Teknolojinin İlerleyişi Hayatımızı Nasıl Değiştiriyor?

Teknoloji geliştikçe eskiden hayal olan birçok şey gerçek oluyor. Bir düşünün: 19. yüzyılda bir halk kütüphanesinde çalışan bir kişiye "Gelecekte bu kütüphanenin tamamını cebimize sığdırıp taşıyabileceğiz." dediğinizi. Size gülmeyecektir bile, o kadar saçma gelir söylediğiniz şey. Ancak bugün, bu ve çok daha fazlası mümkün.

Bırakın makinalarımızın bunları taşımasını, bu kadar fazla dosya arasından tarama yapıp, ilişkili içerikleri algılayıp, bir arada kategori etmesi ve hatta onlar hakkında sorduğunuz sorulara cevap vermeleri bile mümkün. Ve bu daha başlangıç!

Bu kısa bilgilendirici görselde, bugünkü ortalama bir cep telefonunun hafıza bakımından yapabileceklerini göstermek istedik. Tabii burada verdiğimiz sayılar durumdan duruma ve konuyu nasıl ele aldığınıza göre değişebilir. Örneğin 1 GB'ın kaç kağıda denk geldiği konuya nasıl yaklaştığınıza göre değişebilir; fakat 10.000 ila 30.000 kağıt arasında değişen sayılar internette bulunabilmektedir.

Biz, ortalama bir değer olan 20.000 kağıda denk gelecek şekilde aldık. Böylece 15 GB, 300.000 kağıda karşılık geldi. Benzer şekilde, kağıt ağırlığını genellikle standart kabul edilen Avrupa'da genel olarak standart kabul edilen A4 kağıdın orta kalitesine göre belirledik. Metrekare başına 60-80 gram A4 için iyi bir kalite sayılabilir. Bu durumda tek 1 A4 kağıdın ağırlığı 4.5-5 gram arasıdır. Fakat elbette, başka bir kağıt boyutu ve kalitesinde bu değer değişecektir. 

Yine benzer şekilde, Britannica Ansiklopedisi'nin ve Wikipedia'nın kapladığı alan da, görsellerin katılmasına ve katılmamasına, HTML olarak değerlendirip değerlendirmemeye, sıkıştırma yapılıp yapılmaması gibi değişkenlere bağlı olarak, durumdan duruma değişebilmektedir. Bunlarla ilgili sayıları kaynaklarımızda bulabilirsiniz.

Bilim ve Teknolojinin İlerleyişi...

Teknoloji, bugüne kadar insanlığın hiç görmediği bir şekilde gelişmektedir. Bunun en büyük sağlayıcısı, bilimin bugüne kadar hiç görülmeyen hızlarda gelişiyor olmasıdır. Ne var ki bu durum, giderek artan miktarda insanın endişelenmesine ve gerilmesine neden olmaktadır. Çünkü bilim ve teknoloji sayesinde toplumlarda yaratan değişimler, o toplumların içeriklerini ve statülerini muhafaza etmek isteyenleri, yani "muhafazakar" olarak tanımlanan kitleyi giderek artan miktarlarda rahatsız etmektedir.

Birçok insan, bu rahatsızlıklarını "kıyamet senaryoları" ile ifade etmeye çalışırlar: "Ya bir anda tüm teknolojimiz yok olursa ve eski zamanlara dönmemiz gerekirse? Teknolojiye bu kadar bağımlı hale gelmemiz sebebiyle insanî yeteneklerimizin körelmesi iyi mi? Her şeyimizi makinalar yaparsa, bir anda makinalar ortadan kalkacak olsa nasıl hayatta kalacağız?" Bu ve bunun gibi sorular, teknolojiyi her şeyin yanıtı olarak görmeyen insanların aklını kurcalayan sorulardır. 

Biz okurlarımıza doğru düşüncenin ne olduğunu söyleyecek değiliz. Ancak bize kalırsa, insanın bilim ve teknolojiyle birlikte gelişimi, biyolojik evrimimizin ürünü olan kültürel evrimin kaçınılmaz bir parçasıdır. Böylesine büyük bir zeka potansiyeline ve böylesine güçlü bir bilim/teknoloji algısına sahip bir tür olarak, bilimsel ve teknolojik ilerlemeleri korku sebebiyle frenlemek büyük bir hata olacaktır.

İnsan, yarattığı bilim ve teknolojiyle var olan bir türdür. Bunların yok olması, türün yok olmasıyla eşdeğer olacak olsa bile!

Fakat uzun lafın kısası: Bilim ve bilimden doğan teknoloji bize bundan birkaç on veya yüz sene önce kimsenin hayal bile edemeyeceği şeyleri verdi.

Bundan sonraki on veya yüz senelerde neler vereceğini hayal edebiliyor musunuz?

Evrim Ağacı'ndan Mesaj

Neden Desteğe İhtiyacımız Var?

Aslında maddi destek istememizin nedeni çok basit: Çünkü Evrim Ağacı, bizim tek mesleğimiz, tek gelir kaynağımız. Birçoklarının aksine bizler, sosyal medyada gördüğünüz makale ve videolarımızı hobi olarak, mesleğimizden arta kalan zamanlarda yapmıyoruz. Dolayısıyla bu işi sürdürebilmek için gelir elde etmemiz gerekiyor.

Bunda elbette ki hiçbir sakınca yok; kimin, ne şartlar altında yayın yapmayı seçtiği büyük oranda bir tercih meselesi. Ne var ki biz, eğer ana mesleklerimizi icra edecek olursak (yani kendi mesleğimiz doğrultusunda bir iş sahibi olursak) Evrim Ağacı'na zaman ayıramayacağımızı, ayakta tutamayacağımızı biliyoruz. Çünkü az sonra detaylarını vereceğimiz üzere, Evrim Ağacı sosyal medyada denk geldiğiniz makale ve videolardan çok daha büyük, kapsamlı ve aşırı zaman alan bir bilim platformu projesi. Bu nedenle bizler, meslek olarak Evrim Ağacı'nı seçtik.

Eğer hem Evrim Ağacı'ndan hayatımızı idame ettirecek, mesleklerimizi bırakmayı en azından kısmen meşrulaştıracak ve mantıklı kılacak kadar bir gelir kaynağı elde edemezsek, mecburen Evrim Ağacı'nı bırakıp, kendi mesleklerimize döneceğiz. Ama bunu istemiyoruz ve bu nedenle didiniyoruz.

Destek Ol

Teknolojinin İlerleyişi Kontrol Altında mı?

Kimi zaman teknoloji bize aşağıdaki gibi hissettirmiyor değil:

Ancak bu sahada çalışan insanları arasında barındıran bir ekip olarak, size şunu temin edebiliriz: Bir telefon üreticisinin elinde belki 1, bilemediniz 2 sonraki ürünün piyasaya sürülmeye hazır veya buna yakın planları bulunmaktadır. Fakat bazı sitelerde iddia edildiğinin aksine, bir teknoloji firmasının elinde 5-10 sonraki ürünün planları hazır değildir. Yani Apple iPhone 5'i çıkardığında, elinde iPhone 10'un; Samsung Note 3'ü çıkardığında elinde Note 9'un planları yoktur. Bu ürünler hazır değildir. Bu firmalar size oyun oynamamaktadır.

Fakat elbette ürün geliştiricileri olarak bir sonraki ürünleri önceden planlamak zorundadırlar. Fakat var olan üründen ileriye doğru gittikçe, eldeki planların tamamlanmışlık oranı da hızla azalır. Örneğin, iPhone 5'in piyasada olduğu bir zaman diliminde, iPhone 6'ya ait planlar, iPhone 7'ye ait planlardan kat kat fazla tamamlanmıştır.

Bunun nedeni, teknolojinin aşırı hızlı gelişmesidir. Firmalar, bir sonraki ürünlerine koyacakları özellikleri önceden planlarlar. Eğer eldeki teknolojileri kullanmayı sürdüreceklerse, bunları önden hazırlarlar. Ama eğer ki yeni bir teknolojinin (örneğin daha hızlı bir çipin) eklenmesi gerekiyorsa, bunun geliştirilmesinin ve üretiminin beklenmesi gerekir. 

Dolayısıyla fazla paranoya yapmanız gerek yok. Ancak evet, bir sonraki sene bir sonraki ürünün çıkacağından emin olabilirsiniz. Yeni ürün bir öncekinden iyi ya da kötü olabilir; bunu garanti edemeyiz. Fakat ortalıkta dolanan paranoyakların çoğunun konuyu abarttığını garanti edebiliriz.