merhabalar Gülnur Arlı
sordugun soruyu bir hikaye uzerinden anlatmaya calışacagım. 3kör adam ve 1 filin hikayesi bu. 3 kör adam bir fili anlamak için teker teker dokunup goruslerini anlatıyor. birinci kör adam filin hortumuna dokunuyor ve diyor ki (fil aynı yılana benziyor). daha sonra 2. kör adam geliyo, filin bacagına dokunuyor ve diyor ki (fil aynı agaca benziyor). son olarak 3. kör adam filin dişine dokunuyor ve diyor ki (fil aynı mızraga benziyor).farkettin mi? bu 3 adamda aynı hayvana dokunuyor ama dinlediğinde hepsi birbrinden cok bagımısız ve ayrı seyler soyluyorlar.
aslında tecrube dediğimiz seyde boyledir. bir olayı butunuyle yasayamayız ve her bakıs acısından deneyimleyemeyiz. haliyle aynı olaylardan bile farklı tecrubeler ve farklı bilgiler ediniriz.bu dogdugmuzdan olumumuze kadar devam eder. ve bu farklı tecrubeler farklı davranmamıza, farklı dusunmemize, farklı kararlar almamıza ve farklı zevkler edinmemize sebep olur. kültür konusunda da evet toplumda bir şey güzel olarak nitelendiriliyorsa, güzellik algımız otomatik olarak bu guzeldire kayar. çunku güzel diye öğrendiğimiz şey bize öğretilen kültürün bir parçası olur.
mesela genelde erkekler annesiyle aynı yuz yapısına sahip kadınlardan hoslanırlar, çünkü anneleri hep özel hissettirmiştir ve aynı yuze bakmaktan zevk alırlar. guzellige bakıs acısı bile kendi içinde cok değişkendir.
damak zevkleri de aynı sekilde. ben mesela annemin yaptıgı tarhana dısında diğer tum tarhana corbası cok ilginç geliyo. cok sevemiyorum. cunku bana tarhana diye hep annemin yemekleri öğretildi benim guzel tarhana tanımım annemin tarhanasıdır baskası (ki tarhana yoreden yoreye değişkenlik gosteren bi yemek) bana cekici gelmiyor. bu örnekler daha da uzayabilir ama mantık aynı.