İkizler paradoksu bir paradoks değildir. Burada paradoks var sanılmasının sebebini açıklayacağız. Çünkü Görelilik teorisi gözlemcinin bilinç deneyimi için farklı ve bedeni için farklı sonuçlar verir. Gözlemci zamanın kendisi için yavaşladığını bilincinin işleyişi nedeniyle fark etmez. Ama zaman kendisi için (bedeni için) yine de yavaşlar. Bu fark etmeme durumu bilinçsel yani qualia yani bilinç deneyimi içindir. Ancak gözlemcinin vücudundaki tüm hücre faaliyetleri yavaşlar. Bu da gösterir ki bilinç deneyimi için zaman hep aynı hızda deneyimlenir ve zamanın akış hızı da hep aynı hızda algılanır. Ayrıca daha önceki yorumlarımda yazdım bilinç deneyiminin kendisi için zaman kavramı yoktur. Bilinç zamanı kendisi için değil dış dünya için ölçümler ve zaman kavramını da bu şekilde var eder. Buradaki belirttiğimiz durum da bilinç deneyimi için zaman kavramının olmadığını gösteren bir başka şeydir. Çünkü bilinç deneyimi için kendisi zamanın dış dünyadaki akış hızından etkilenmez ve aynı zaman deneyimini yaşamaya devam eder. Tam da bu yüzden şuan yaşadığımız hayat süresi kozmik ölçekte tek bir an olsa da bunu fark edemeyiz. Çünkü biz zamanı kendi uzay zaman bölgemizden ölçümlüyoruz. Ama kendi uzay zaman bölgemizin mega evrende ne kadar hızlı hareket ettiğinden bir haberiz. Belki de şuan kozmik ölçekte 70 yıllık bir hayat deneyimimiz bir kaç saniyeden ibaret bile olabilir.
İnsanlar zaman kavramını soyut düşündükleri için zamanın nasıl yavaşladığını anlayamıyabiliyorlar. Bu nedenle önce evrendeki zaman kavramını somut biçimde anlamak gerekli. Zaman kavramı bir süreçteki entropi artışının hızıdır. Bu tanım çok çok önemli. İşte bu tanıma göre evrende zaman yavaşlaması entropinin artma hızının yavaşlamasıdır. Zamanın entropik (düzensizliğin artma ölçüsü) bir kavram olması ve zamanın okunun yönünü belirleyen şeyin de bu olmasının nedeni aynıdır. Entropinin arttığı yön zamanın ileriye akış yönünü belirler. Zaman kavramı evrende soyut bir özellik veya kavram değil bu nedenle tam aksine somut bir özellik ve kavramdır. Bu özelliği anlamak zamanın yavaşlaması kavramını anlamayı çok kolaylaştırır. Hareket hızına göre lokal bir evren bölgesinde entropinin artış hızı yavaşlar. Bu da o nesne için zamanın (entropinin) yavaş ilerlemesine (yavaşlamasına) neden olur. Görelilik teorisine göre bir cisim hızlanınca zaman boyutunda hareketi yavaşlar. Görelilik teorisinin zaman boyutundan evrenin nasıl göründüğünü hayal etmek zordur. Böyle bir boyut varsa ve bu boyuttan evreni görebilseydik baktığımız noktadan evrenin geçmişini zamanda geriye doğru görebilirdik. Belki de bir kara deliğin içi gibi evrenin kapalı bir zaman halkası olarak geçmiş ve gelecek tüm durumu donuk bir nehir olarak görmek mümkün olurdu. [1]
Kaynaklar
- A. Einstein. (1989). İzafiyet Teorisi. Yayınevi: Say Yayınları.