Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Mehmet Çağlar Öztürk
Üye
0

Zaman biz var olduğumuz için mi var yoksa hep orada mıydı?

208 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
1 Cevap
Esat Kudret
Esat Kudret
111K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim.

Bildiğim kadarıyla...

Zamanın, insan olarak bizimle özel bir bağı yok.

Bu durum; kendimizi merkeze koyma eğilimimiz ile ancak algılayabildiğimizi var sayma yanılgımızdan ileri geliyor.

Tüm Reklamları Kapat

Fakat buna rağmen maddi temelli oluşumuz nedeni ile zamanın bizimle doğrudan ve fakat genel bir bağı var. Çünkü zaman dediğimiz şey ta "Büyük Patlama" ile başladığı ifade edilen enerjinin maddeye dönüşümü ve bu dönüşüm ile devri başlayan maddenin serüveninden başka bir şey değil.

Yani kısacası madde yoksa zaman da yoktur. Ya da daha açık bir ifade ile zaman maddeye tabidir. Maddenin, artık yeniden üretilemeyecek denli, onu var eden enerjinin evrende dağılımına kadar sürecek olan şeydir. (Entropi )

Işık hızında zamanın durmasının nedeni de bu. Çünkü ışık kütlesi olan bir madde değildir.

Burada zamanın durması sanki hareket halindeki bir aracın ani fren yapması gibi algılanmamalıdır. Maddenin tekilliğe ( tekrar üretilemeyecek denli ve enerji olarak dağıldığı aşamaya) yolculuğunun adı olduğundan, bu tekillik aşamasında da yolculuğu ölçülecek madde olmayacağından; zamanın da artık hiç bir kıstasa göre ölçülemeyeceği ve onu ölçecek maddi hiç bir aracın olamayacağı, dolayısı ile anlamının ve varlık koşulunun yiteceği anlaşılmalıdır.

Tüm Reklamları Kapat

Düşünün ki uzay boşluğundayız, etrafımızda değişip dönüşen, ölçü alabileceğimiz (görelilik) hiç bir şey yok. Bedenimiz tamamen enerjiden ibaret ve fakat nasıl olmuşsa bütünlüğünü koruyor ve zihnimiz diri. "Sonsuza" kadar da böyle sürecek. Zamanın bizim için anlamı ve işlevi kalır mı?

Bu tıpkı evrenimizin, canlılığın ve hatta bedenimizin nereden nereye geldiğini ölçmek ve adına yaşlanmak dediğimiz şey gibidir. Bunu yapabilmek için en az iki nokta (merkez) bilgisine sahip olmamız lazım: Başlangıç ve bu başlangıca göre yeni konumumuz. Bu maddenin deviniminden başka bir şey değildir.

Maddenin de kaynağı enerji olunca, enerjinin de entropiye bağlı olarak sürekli "fire" verdiğini ve evrende artık tekrar madde üretemeyecek denli, evrenin geneline dağılışa doğru bir yol aldığını düşündüğümüzde; maddenin sonu gelecek ve adına evrenin ısıl ölümü denilen aşamada, madde varlığını yitireceği için ona tabi olan zaman da anlamını ve işlevini yitirecek.

Nitekim zamanın en yalın sözlük tanımı bile maddi temelli bir hareketi zorunlu kılar. Madde yoksa maddi temelli hareket de yoktur. Hareket yoksa zaman da yoktur.

Bunu kavramakta zorlanmamızın nedeni bana göre bir olguyu değerlendirirken zamanı ve mekanı birbirinden bağımsızmış gibi ele alma eğilimimiz. Bu eğilim herhangi bir tarihsel olguyu açıklarken bile hata yaptıran bir eğilim.

Şöyle düşünebiliriz: Trilyonlarca yıl sonra, evrenin ısıl ölümü gerçekleştiğinde bile, bunu dışarıdan gözlemleyebilen bir gözlemcinin elinde bir sayaç olursa zaman akmaya devam etmez mi?

İşte zaman ve mekan sorunu burada karşımıza yine çıkar. Şöyle ki; Evrenin ısıl ölümü gerçekleştiğinde bu, ölçüm yapacak olanı da kapsar, dolayısıyla böyle bir ölçüm yapılamaz. Ya da böyle bir ölçüm yapabiliyorsak, evrenin ısıl ölümü henüz gerçekleşmemiş demektir.

Çünkü her iki algılayış ta da farkında olmasak da bir merkez var. Biziz. Bir madde var. Biziz. Ve kıyasladığımız bir mekan var. Dünyamız ve içinde yaşadığımız mekan. Ta evrenin dışını bile tasavvur ederken kendimizi bir zeminde konumlandırıyor ve karşımızda ölçü alabileceğimiz bir evren tasavvur ediyoruz.

Haliyle böyle olunca da, zamanı ezeli ve ebedi var sayıyoruz. Kanımca bu; muazzam hayal dünyamızın, zaman nezdinde ve aslında kendimizi, türümüzü ezeli ve ebedi görme arzusundan ileri geliyor gibi geliyor. Yani yine merkezde bizler varız ve fakat üzgünüm ki değiliz…

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close