Bence evet, verebilir. İnsanlar olarak kendimizden daha üst bir güce inanma güdümüz olduğundan bahsedilir, ki ben buna katılmıyorum. Olumsal bir evrende anlamın olmaması, anlamsız bir evrende anlam bulma sorununu yaratır. Çeşitli anlam kaynakları arasında dini inanç, sosyal ilişkiler, fedakârlık, bir amaca adanmışlık, yaratıcılık, hazcılık, kendini gerçekleştirme ve doğru tutumu bulma sayılabilir. Bir anlam kaynağının yokluğu genellikle varoluşsal bir krize yol açar ve yeni bir anlam kaynağı keşfetmek bu krizi çözmenin anahtarıdır.[1] İnsan kendine yetebilme gücüne sahiptir. Asıl başarılması, elde edilmesi gereken,"varlık"lara bel bağlanmadan ulaşılan mutluluktur. Yokluk, gerçekçidir hatta bazen fazla gerçekçi olabilir. Çünkü varlık, vardır; oralardadır. Daha kolaydır varlığın var olduğuna inanmak. Ancak yokluk genel olarak daha zordur. Orada değildir. Yoktur. Mutluluğa olan bakış açınıza göre değişmekle beraber ben mutluluğun çoğunlukla bulunan bir şey olduğunu düşünüyorum. Çook uzun bir yolculuk. Yazdıktan sonra farklı bir bakış açısı olarak aklıma şu geldi, yokluktan bahsediyorsak mutluluk da olamaz, huzur da olamaz; çünkü yoklukla beraber bir şeyin varlığından söz ediyorsak ona mutlak bir yokluk diyemeyiz. Eğer "yok" diyorsak, niçin bir şeyleri arıyoruz?
Kaynaklar
- Alan Pratt. Nihilism | Internet Encyclopedia Of Philosophy. Alındığı Tarih: 14 Şubat 2024. Alındığı Yer: İep | Arşiv Bağlantısı