Merhabalar,
İnsanlar evrimsel süreçte gelişerek, diğer canlılardan akıllarını kullanmasıyla ayrıldıkları zamandan beri bir arayış içerisindedirler. Yaratıcı bir güç, insanlığın kökeni, nereden geldikleri, nasıl geldikleri, ölüm, öldükten sonra ne olacağı vb. konuları merak ederken, felsefe ve dinler ortaya çıkmıştır. Öncelikle din dediğimiz kavram, dediğiniz gibi toplumları düzene sokmak, teknolojinin gelişmemiş olduğu çağlarda insanların birbirine veya çevreye verecek zararı en aza indirgemesi için oluşturulmuş bir kavramdır. Örneğin bir 50 kişilik bir toplumda A, B ve C kişileri olmak üzere üç insan yaşıyor. A kişisi B kişisinin evinde hırsızlık yapıyor ve bunu öğreniyorlar, bunun üzerine B kişisi, A kişisine sinirlenerek ona zarar vermek için yaşadığı bölgeye doğru ilerliyor, olayları duyan C kişisi ise olacaklara engel olmak için iki kişi ile de konuşarak, bir yaratıcının olduğunu ve bu yaratıcının olan biteni izlediği, kötülükleri cezalandırıp iyilikleri ödüllendirdiğini söylüyor.
Yukarıda verdiğim örnek en kaba şekilde anlatılmış halidir, yani dinler toplumları düzene sokmak için oluşturulmuş kavramlardır. Şu an Dünya'daki medeniyetlere baktığımız zaman, gelen her medeniyetin bir dini olduğu, bir yaratıcıya inandığı görülmekte. Zamanımızda yönetim şekli açısından ideolojisiz bir toplum olacağını düşünmüyorum çünkü, yeni oluşturulan bir yönetim şekli, yeni bir ideolojinin oluşmasına neden olabilir, örneğin Komunizm terimi altında yer alan başlıklar; Marksizm, Leninizm, Sol komunizm vb. şeklinde devam ediyor yani Leninizm ideoloji içerisinde farklılıklara gidilmesi farklı bir ideolojinin oluşmasına sebep oluyor.
Din ise, tanrı ile insan arasındaki bağlardır. Günümüz şartlarına bakacak olursak, ülkelerin yönetimi için din gerekli değildir, teknolojinin gelişmiş ve insanın bilime yakın olduğu bu zamanda, din sadece insanın kendi iç huzurunu sağlaması için kişisel olarak uygulanmalıdır. Çoğunluğu müslüman olan bir toplumda yaşadığımız için, insanlar baskı altında tutuluyor, farklı görüş bildirenler linçleniyor veya şiddete maruz kalıyor. Yani din empoze ediliyor. Bana kalırsa bir kişiye inanışının dışında bir düşünceyi zorla kabul ettirmeye çalışmak, bunu yaparken ise şiddete veya ağır ifadelere başvurmak yönetim değil, suçtur.
Yazdığım yazıda zamanla yaptığım araştırmalardan bu konu ile ilgili olanları, bu soru için derledim. Yanlış bir nokta var ise düzeltiniz.
Saygılarımla.