Herhangi bir disipline ait bir konuyu anlamak için nasıl salt kendi düşüncelerimizi referans alamıyorsak, öğretiler felsefeler ve dinlere ait yaklaşımları da sadece kendi düşüncelerimiz ile değerlendirmek sağlıklı olmaz. Disiplini geneli itibarı ile anlamış, basic düzeyde bilgiye sahip, ulaşmak istediğimiz sonuca ulaşabilecek araştırmayı yapacak çabayı göstermiş olmak zorundayız. Aksi takdirde, "bence kuantum sıçrama saçma, öyle bir şey olamaz" şeklinde çıkarımlara mahkum kalırız.
Bütün canlılar ve hatta evren kusurlu yapıdadır ve insan da bir canlı türü olarak bizim düşünce yapımıza göre kusurludur. Evren yapı olarak bozulmaya - olasılıkların artmasına yani son a doğru koştuğu için, bu sistem içinde oluşmuş bütün yapılar da karater olarak entropik olmak zorundadır. Tanrısal olarak insan, hem çok iyi, hem de çok kötü olabilecek potansiyeldedir, o seçimleriyle iyi kötü olmayı tercih eder. Polarize olmuş bir evren olmasaydı, insan da tercih yapmak durumunda kalmaz, iyi ya da kötü olamazdı. İşte dinlerin felsefesi burada tutarlı görünüyor. Dünyadaki kötülükler neden var diye soran kişi, teorik olarak -dünyada kötülük olmalalı- önermesini referans almaktadır. Asıl tutarsızlık budur. O zaman iyilikler niye olsun ki, sadece bize göre gerekli diye niye evrende bir şeyler olmalı ya da olmamalı?
Görüyoruz ki insan olarak taraflı bakıyoruz. Bunu kabul etmek zorundayız. Ki zaten tarafsız olmak imkansız bu bilinç seviyesinde insan türü için. Polarize (kutuplaşmış) zihin olduğu sürece, gelişim - bütüne gelme olmak zorunda. Dim de dünyanın kötülüklerden arınmış, harika bir yer olduğunu söylemiyor. Bu yine insan yorumu. Sonradan yüklenmiş hatalı bir anlam. İyi ve kötü eşzamanlı olmak zorunda ki, bireyin tercihinin anlamı olsun. Kötülükler olmasaydı, seçim yapmaya da gerek kalmazdı.
Diğer yandan insanı dünyadan kaldırırsak iyi kötü, güzel çirkin, doğru yanlış gibi kavramlar hızla buharlaşacaktır. Bu kavramlar, insan türünün bilinç gelişiminin bir aşamasının yansıması sadece. Şu anki zihin durumlarının bir dışavurumu. Halen iyilik yapmak için, kötü yanlarına karşı olmak, yenmek zorundalar. Zaten bunun olmadığı durumlarda kötülükler ortaya çıkıyor.
İnsanın sahip olduğu kusurlar, onun gelişimini sağlayacak basamaklar aynı zamanda. Dim dışı düşünürsek de böyle, imamca bağlarsak da böyle. Soruda din eleştirisi yapılmak istenmiş, ancak öğretileri değil, kendi kutuplaşmış taraflaşmış zihnimizi eleştirmeden doğru karar veremeyeceğimiz aşikar. Yani ironik olarak kendi kusurlarımıza yönelip eksikliklerimizi giderme çabasına girmeden, bu zihinle yargılar üreterek "bence" ler ile ilerlemek gelişimi doğurmayacak gibi görünüyor.
Kaynaklar
- Allan Combs. Consciousness Explained Better: Towards An Integral Understanding Of The Multifaceted Nature Of Consciousness. (22 Mart 2021). Alındığı Tarih: 22 Mart 2021. Alındığı Yer: philpapers.org | Arşiv Bağlantısı