Sicim teorisi, evrenin temel yapısını anlamaya çalışırken bir dizi karmaşık ve derin konuyu ele alır. Bu teori, evrenin en küçük ölçeklerini inceleyerek, temel parçacıkların nasıl etkileşimde bulunduğunu ve evrenin nasıl oluştuğunu anlamaya çabalar. Sicim teorisi temelde, parçacıkların sadece noktasal olmadığını, bunun yerine titreşen sicimler olduğunu öne sürer. Bu sicimler farklı titreşim modlarına sahiptir ve bu modlar, çeşitli parçacık türlerini ortaya çıkarır. Yani, sicim teorisi evrenin yapı taşlarının bu titreşen sicimler olduğunu savunur. Teori aynı zamanda kuantum mekaniği ile genel görelilik arasındaki çatışmayı çözmeye yöneliktir. Kuantum mekaniği mikro ölçekte olayları açıklarken, genel görelilik makro ölçekte geçerlidir. Sicim teorisi, bu iki teori arasında birleştirici bir çerçeve sunmaya çalışarak evrenin en büyük ve en küçük ölçeklerindeki olayları anlamak için bir çaba içerisindedir. Ancak, sicim teorisi henüz deneysel olarak doğrulanmamıştır ve bu nedenle bilim camiasında tam bir kabul görmemiştir. Ayrıca, teori matematiksel olarak oldukça karmaşık olduğu için eleştirmenler tarafından sıkça sorgulanmaktadır. Sicim teorisinin evrenin temel yapısını tam olarak açıklamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyduğu düşünülmektedir.