Sanat, içerdiği tüm bileşenlerle değişken bir şey. Ama bu, herkes kafasına göre bir sanat tanımı yapabilir ya da herkes sanatı kendisine göre tanımlayabilir demek değil. Çünkü sanatın tarihsel olarak belirli dönemler, toplumlar, gruplar, türler bağlamında pek net, ortaklıklar içeren kabulleri oldu. O nedenle "bence sanat budur" demek hayli baştan savma, hayli hedefsiz ve ötesinde kimsenin ciddiye almayacağı bir iddia olur.
Tarihte sanatı bir çok kişi tanımladı. Platon, Kant, Thomas Munro ilk akla gelenler. Günümüz için ise en güncel, modern ve hatta çağdaş sanat dönemini de dikkate alır biçimde sanatı tanımlayan son kuramcı Arthur Danto. Yaptığı sanat tanımı ise bence gerçekten çok güçlü: Cisimleşmiş anlam. Bu kadar. Wikipedia'ya, TDK'ya, tarihte yazılmış çeşitli kuram çalışmalarına bakacak olursak çoğunun fazlaca detaylı, açıklayıcı olmaya çalışan ve elbette kendi dönemlerinin sanatını tanımlayan özetler olduğunu görürüz. Ama bu tanım gerçekten hepsini içeren ve açıklayıcı değil, aksine iki kelimeden oluşsa da devasa bir kümeyi özetleyebilen bir tanım.
Yani aslında sözkonusu değişkenlik, herkesin sanat anlayışı ve kabulleri doğrultusunda ortaya çıkan bir değişkenlik değil. Hatta bu hayli amaçsız ve hatta kötü niyetli bir esnekliğe olanak veriyor konuya. Bu esneklik ise sanatın sonsuz ölçekte yıpratılıp anlamsızlaştırılmasına zemin hazırlıyor hatta hazırladı bile. Bana göre her şey sanat o zaman, hadi buyurun bakalım. Bana göre Evrim Ağacı sanat. Ne oldu şimdi?
Burası artık söz konusu esnekliğin sömürülmesi. Sanat o kadar da esnek ve değişken bir olgu değil. Çünkü gayet net bir tarihi var. Kuramları, biçimleri, dönemleri, akımları var. Pek belirgin dönemler dönüşümler yaşamış, evrilmiş ve belirgin bir formdan ve içerikten başka bir forma ve içeriğe dönüşmüş bir olgu.
Peki çizgiyi nereden çekeceğiz? Benim "Evrim Ağacı sanattır" tanımım neden Arthur Danto'nun "Cisimleşmiş anlam" tanımından daha geçersiz? Neden Danto'nun tanımı önemli de benimki değil? Çünkü Danto bu tanımını sistemli, açıklayıcı bir biçimde yazıp kuramsallaştırdı. Sanat dünyasının bambaşka (ve genelde sanata farklı bakan) grupların tartışmasına sundu ve kabul gördü. Sanat neden cisimleşmiş anlamdır? Bu soruya gayet ikna edici yanıtları var.
İşte sanat değişkendir, sanat bana göre budur diyen bir kişi iddiasını ve yaptığı tanımı, sistemli biçimde kuramsallaştırıp yazmadıkça ve sanat dünyasının takdirine sunmadıkça pek de ciddiye alınmaya değmez. Bu kuramsallaştırma bilim için de geçerli, tarih için de, felsefe için de. Atıyorum "Bana göre Fatih Sultan Mehmet ilk komünisttir" derseniz bunu açıklamanız lazım. Bana göre öyle diyerek işin içinden sıyrılamazsınız. İşte Danto bunu yaptı ve kabul gördü.
Ve son olarak herhangi bir olguyu tanımlamak, göstermek değildir. Yani sanat nedir sorusuna, bir eseri gösterip "işte budur" demeniz, sanatı tanımladığınız anlamına gelmez. Yukarıda söylediğim gibi açıklamanız, temellendirmeniz ve bunu sistemli bir şekilde yapmanız gerekir. O gösterdiğinizin eseri sanat yapan şeyi açıklamanız gerekir.
Arthur Danto'nun belirttiğim tanımı için onun yazdığı Sanat Nedir?[1] adlı kitabı, sanatın tarihsel dönüşümünü incelemek istiyorsanız da Larry Shiner'ın Sanat'ın İcadı[1][2] adlı kitabını okumanızı öneririm.
Kaynaklar
- A. C. Danto. (2015). Sanat Nedir. ISBN: 9789755706986. Yayınevi: Sel Yayıncılık.
- L. Shiner. (2004). Sanatın İcadı. ISBN: 9789755393667. Yayınevi: Ayrıntı Yayınları.