Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Burcu Burcu
Burcu Burcu
4,970 UP
Üye
2

Sanatın feminist sekülerizmi altında kadın bedeni üzerinden teşhir edilmesini doğru mu?

Aslında bu tarz eserler gözüme hoş geliyor ve ruhuma farklı bir his, zihnime farklı bir açı kazandırıyor ama yine de bunu düşünmeden edemiyorum.
819 görüntülenme
Sanatın feminist sekülerizmi altında kadın bedeni üzerinden teşhir edilmesini doğru mu?
Sanatın feminist sekülerizmi altında kadın bedeni üzerinden teşhir edilmesini doğru mu?
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
3 Cevap
Koralp Erin
Koralp Erin
210K UP
Astrofizik meraklısı...

"Feminist sekülerizmi" olarak kast ettiğin tam olarak nedir? İkisi birbirinden anlam olarak çok uzakta.

Sorunu "Sanatın, feminist adı altında kadın bedeni üzerinden teşhir edilmesini doğru buluyor musunuz?" şeklinde değiştirerek yanıtlamak isterim.

Sanat en basit haliyle, herhangi bir duygunun yansıması olduğuna göre, konu olarak da her şeyi kullanır. Bu kadın bedeni de olabilir, tanrının bir tasviri de. Sanat özgürdür, etikten muaftır. Her hangi bir konuyu, sanattan gizleyemez veya yasaklayamazsınız.

Tüm Reklamları Kapat

Şu sıralar bu tür sanat eserlerini çok görüyor olman, bir tür akımın ortaya çıktığını gösterir ve her sanat eseri insanlara farklı duygular verdiğinden, doğal olarak da her akımın takipçisi veya sevmeyeni olur. Sanatçı, neden bu konuyu işledi diye soramayız, elimizden en fazla sanatçının eserini beğenmemek gelir ama sanatçılar, bizim sevmediğimiz konuları işlemeye devam edecektir. Çünkü sanatın özü budur.

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Genç Mühendis
Genç Mühendis
263K UP
Düşünür

Soru net değil, yani en azından ben ne sorulmak istenmiş anlamdım. Sanattaki çıplaklık “feminizme” uygunluğu mu soruluyor yoksa sanatın içindeki çıplaklığın “sanata” uygunluğu mu soruluyor tam anlamadım. İkisine değinerek soruyu elimden geldiğince cevaplamaya çalışacağım. burada yazan her şey kendi görüşümdür ve bilimsel değildir.

Genel olarak bütün yazacaklarımın kısa cevabı sanatına bağlı. Yani vermek istediği mesajda her şey başlayıp bitiyor. Yani verdiği mesajda kadın bedenini doğru kullanıp karşısındaki kişiye vereceği mesajı etkili bir biçimde kullanıyorsa hiçbir düşünceye aykırı bir durum oluşmaz.

Çıplaklık sanata uygun mudur? Neden olmasın. Sanatın net bir tanımı yapılabilmiş değildir ve kişiden kişiye değişebilen bir şeydir. Ama genel olarak sanatta 3 şey olması gerekir: yaratıcılık, duygusallık ve etkileyici olması. Ve bunları karşıya iletirken kadın/erkek bedenini kullanmasını ahlaksızlık olarak bakmıyorum. Yani aşk/şehvet denilen duygu da insan yaşamının bir vazgeçilmezidir. Aşkı yaşayamayan insanın tam olarak mutlu olamayacağını düşünüyorum. Kendi gözlemlediğim kadarıyla sanatta arası olmayan insanların duygularını belli etme konusunda bir eksikliği olduğunu söyleyebilirim. Yani neden sanatla cinsellik birleşmesin ki?

Tüm Reklamları Kapat

Çetin Altan’ın Sanat isimli derginin 1978’deki yazısında “Çıplak yalnızca vücut çıplaklığı değil onu da içererek aşan geniş boyutlu bir kavramdır. "Çıplak''a yabancılaşmakla, gerçeğe yabancılaşmak birlikte yürümüştür. Bunun somut kanıtı da şudur: Bir toplumda toplumsal gerçeklere bakmak ne kadar yasak ise Çıplak'a bakmak da o kadar yasaktır ve bu yasak bir rastlantı değildir.” Yazmaktadır ve açıkçası katılıyorum.

Sanattaki çıplaklık feminizmle uygun mudur? Gene aynı şekilde feminizmde net bir fikir birliği bulunmamaktadır ki çok da beğendim bir düşünce yapısı değildir. Bir takım feminist düşünürler sanattaki cinselliğin “ataerkil sosyal yapıların sömürücü sonucu olarak” görürken, bir takım feminist düşünürlerin “bunun feminist bir ifade aracı ve kadınların cinselliklerini kontrol altına almaları için bir araç olabileceğini” savunanlarda vardır. Ama dediğim gibi sanatın içeriğinde her şey başlayıp bitiyor.

NOT: genel olarak kadın bedenini metalaştırılmasına karşı olduğumu belirttiğim bir sürü yazım var ve kendi görüşlerim çelişiyormuş gibi görünüyor, bu yüzden bir açıklama yapmak isterim. Kadın bedenini metalaştırmakla sanattaki çıplaklık farklı şeylerdir. Porno ve türevlerini sanat olarak görmüyorum ve cinselliği paraya dönüştüren her şeye karşıyım. Mesela Yeşil Çam 60-70 yılları arasında izlenme sayısını arttırabilmek için erotik filmler çıkarmaya başlamıştı. Film çekerken romantik 3-4 erotik sahne koymakta sıkıntı yok ama bir film izlenmek için erotikliğe kayıyorsa ya da erotik sahne için izleniyorsa sıkıntı var demektir. Aradaki fark gene vermek istenen mesajdır. Amaç erotiklik mi romantiklik mi ?

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Esat Kudret
Esat Kudret
111K UP
Akıl yürütmeyi öğrenmeye çalışan bir öğretmenim.

ONA BİZ KARAR VEREMEYİZ, ANCAK ELEŞTİRİ HAKKIMIZ SAKLI KALIR…

Sanatın onlarca farklı tanımı mevcut. Her sanatın dünyayı ve yaşamı algılama tercihine bağlı olarak dayandığı bir felsefe vardır. Kimi sanat sanat içindir derken, sanatçının iç dünyasının paylaşımını öne koyar. Kimi sanat halk içindir der ve değiştirme gücüne vurgu yapar. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Kanımca, her ne koşulda olursa olsun bir şeyin sanat olması için sahip olması gereken şeylerin başında estetik kaygı, yoğunlaşmış duygu, emeğe dayalı yaratım ve kendini ifade ihtiyacı gelir.

Çıplaklık meselesine gelince; kadın erkek fark etmeksizin, çıplaklığın hangi temele oturtulduğu önemlidir. Bir pazara hitap etme kaygısı ile metalaşmış bedenlerin teşhiri mi, yaşanılan toplumun kalıplaşmış ve fakat aşılması gerektiği düşünülen muhafazakar yargılarına yönelik özgürlük temelli bir başkaldırı mı? Öze dönüş mü?

Tüm Reklamları Kapat

İlki ; kapitalist dünya algısının her şeyi ve özellikle kadın bedeni üzerinden metalaştıran bir yabancılaşmaya delalet eder.

İkincisi; sanatçıya bağlıdır. Bir bunalımın ürünü de olabilir, bir yetersizlik duygusunun da, aşılamayan ve itiraf edilemeyen özel mülkiyetçi bir açlığın da ürünü olabilir, sadece ve safça bir duygu selinin de…

Çıplaklığın kendisi mesele değildir. Evrimsel olarak da, Havva ve Adem tasvirlerinde olduğu üzere yaratılış açısından da çıplaklık olağandır. Sayısı parmakla sayılacak kadar azalmış olsa da çıplaklığa ayrı bir anlam yükleme ihtiyacı duymadan komünal yaşam süren kabileler de mevcuttur.

Ancak ne zaman ki özel mülkiyet ilk olarak kadın bedeni üzerinden hüküm sürmeye başladı ve aile kavramı, çocuğu toplumun uhdesinden alıp dar anlamı ile birinci dereceden kan bağına dayalı bir yapıya mahkum etti, işte o zaman büyü bozuldu ve anaerkillik yerini ataerkilliğe bıraktı. Böylece çıplaklık ya da daha geniş ifadesi ile cinsellik ağırlıklı olarak ve kadın bedeni üzerinden, pazarı çok geniş bir metaya dönüştü. Kitaplar, dini öğretiler, toplumsal normlar ve nicesi bunu sürekli besleyecek bir araca iradi olarak dönüştürüldü.

Tüm Reklamları Kapat

Feminizm her ne kadar bir özgürleşme hareketi olarak doğmuş ve erkek egemen topluma özellikle kadın özgürlüğü açısından önceleri söz ve yetki, zamanla isyan,, serbestlik, çıplaklık, cinsel yönelimler vb. üzerinden bir meydan okuma argümanı ile çıkmışsa da özü itibarı ile yukarıda izah etmeye çalıştığım sınıfsal temeli çoğu zaman görmezden gelişi ve sorunu sınıf temelli tercihler yerine egemen olmayan ve aslında kendi gibi düşünen erkelere dayandırması hem muazzam bir müttefikten mahrum olmasına hem de olayın özünü kaçırmasından kaynaklı asıl mücadele etmesi gereken ataerkil, mülkiyetçi sistemin farkında olmadan dişlisi olmasına neden olmuştur.

Fakat buna rağmen hiçbir şey, kadının kendi bedeni üzerindeki tasarrufuna, tercihlerine ve inandığı şekli ile özgürleşme mücadelesine, cinsel yönelimler ve çıplaklık dahil, karşı durmanın haklı bir gerekçesi değildir. Hele ki kadını mülk gören erkek için…

Akıla akılla, bilime bilimle , sanata sanatla yanıt verilmesi gerektiği kanısındayım. Sınır koyarak değil. Sanat adına yapılan ve çıplaklık, cinsellik vb. içeren en absürt şeyler için bile… Hatta teşhir bile olsa…Eleştiri hakkı saklı kalır. Beğenmeyiz, seyretmeyiz, satın almayız olur biter…

2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close