Yeni Soru Sor
Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
Anonim
Anonim Üye
3

Saf kötülüğün olduğu sürüce zalimlerin arasında nasıl delirmeden yaşayabiliyorsunuz?

Din uğruna ekonomik çıkar uğruna yapılan savaşlar ölen masumlar kadın cinayetleri tecavüzler çocuk yaşta madde kullanımı baskıcı bir aile kokuşmuş bir sistem ve sayamadığım kötülükler...
1,308 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
7 Cevap
Görkem Öge
Sinema yazarı

Sorunuzun bir çok cevabı var. Ve her cevap, ayrı bir varoluş biçiminin sonucu olduğu için önemli.

Birincisi direnmek için yaşıyoruz. Dünya tek yuvamız. Kötülüğün karşısında duran birileri olmadıkça Dünya, bahsettiğiniz kötülüklerin hâkim olduğu bir yere dönüşür. Bunlara direneceğiz ki iyilik var olabilsin.

İkincisi saf kötülük diye bir şey yok. Kötülük bir sonuç. Başka bir şeylerin, zayıflıkların, cehaletin, yalanların, acıların, kibrin, açgözlülüğün sonucu. Ve sizin kötülük dediğiniz şeye sebep olan şeyler zaten medeniyetin ve insanoğlunun sorunları. Siz savaşları, acıları, açlığı, sefaleti, gelir dengesizliğini, ahlaksızlığı bitirmediğiniz sürece korku, intikam, bağnazlık sürecek. Medeniyet olarak bunları engellemek öncül görevimiz olmalı. Dünyadaki bilim, sanat, kültür, siyaset, ekonomi ahlaklı olsa ortada bu kötülüklerin hiç biri kalmaz. Ya da en azından azalır.

Tüm Reklamları Kapat

Üçüncüsü direnmek ve mücadele etmek insan hayatının temel direklerinden biri. Bir şeylere direnmek, mücadele etmek doğamızda var. Bu bir varoluş biçimi. Bu ana fikre sahip sayısız özdeyiş, atasözü, sanatsal üretim var. Direneceğiz.

Dördüncüsü kötülük ve iyilik arasındaki çizgi, bazı örnek ve durumlarda hayli flulaşabilir. Siz, başka birileri için kötü biri olabilirsiniz. Bu felsefi bir konu. O nedenle varoluşumuzu anlamlandırmanın ve tanımlayabilmenin yollarından biri bu iyilik-kötülük ayrımları üzerine düşünmek. İnsan eğer doğasından gelen bir kötülüğe sahipse yani gerçekten kötü bir varlık ise belki de yok olmalıdır. Yani belki de gerçekten acı çekerek, ıstırap içinde bu dünya üzerinden yok olup gitmelidir. Bu doğru mu? Bilmiyoruz. Kötülük mü galip gelecek iyilik mi? Göreceğiz. Bu da evrimsel bir dinamik. Hayatta kalmayı başaramazsak türümüz yok olur, gayet basit. Ve hak ettiğimiz buysa da bu kötülük dediğiniz dinamik ile olacak. Bırakın olsun. Ama bunu engellemek de bizlerin elinde.

Daha başka sebepler de sayılabilir. Ama en önemlisi ahlaki sorumluluk. Bu sorumluluğu hissediyor olduğumuz takdirde bunu baskılamak pek mümkün değil. Hiç şüpheniz olmasın ki sizin kötülük dediğiniz şeyleri yapanlar yaptıklarının kötülük olduğunu düşünmüyor. O kişilerin grupların başka ahlaki kodları var. Yani kötülük dediğimiz şey aslında temel ahlaki, manevi değerlerin yozlaştırılıp esnetilmesinden doğuyor. Ve bunlar hepimizin koruması gereken değerler. Bu değerleri ister felsefi, ister duygusal, ister kültürel, ister politik, ister ekonomik, hangi sebeple korursanız koruyun koruduğunuz şey aslında insanın varoluşu.

Umarım açıklayıcı olmuştur.

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Vedat Koçoğlu
Vedat Koçoğlu
105K UP
Kendi düşüncem

Bu düşüncer ilk başta bana da her zaman oluyordu,ben şöyle kurtuldum herkes iyi olsaydı(artık o her ne demekse) sadece insanlığı daha iyiye götürseydi belli bir müddet sonra sıkılırdık ve insanlığı geliştirmek istemezdik ne de olsa birileri geliştirir diye ama dünyada çok kötü insanların da olması çok iyi insanların da olması bence birbirlerini tamamlıyor,yani kötülüksüz iyiliğin bana göre hiçbir amacı olamaz,ve zaten insanoğlu iyiliğe sempati duyduğu gibi her zaman kötülüğe de sempati duyacak.Umarım açıklayıcı olmuştur

6
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Deniz Sevinç
Deniz Sevinç
3,381 UP
İlgi alanım.

Bu soru bir süredir aklıma gelip durdu. Dünyadan korkmamız ve sanki bunun için birşeyler yapmamız gerekirken, dünya güllük gülüstanlık gibi yaşamamız neden diye soruya cevap aradım. İnek yada koyunların da yanında arkadaşları boğazlanıp, parçalanırken otlamaya devam etmeleri gibi bizde de benzer bir sistem çalışıyor olmalı. Yakın yada uzakta tüm vahşetten hergün defalarca bilgilendirilsekte günlük basit işlerimiz, rutinlerimizle ilgili problemler bizi daha çok strese sokuyor. ilk gençlik yaşlarında duyulan vahşet haberleri uykuları kaçırsada yıllar geçtikçe duyarsızlaşmamız gelişiyor. Kendini sürekli güvensiz hissetmeyi normal dışı, hastalık kabul ediyor, adına paranoya diyoruz. Gerçek tehdit anında her insanın doğruya yakın tepki vereceğine güvenmek lazım. Tehlikeli dünyada var olduğumuzun bilinç altı bir kabulü ile yönetiliyoruz. Yani hiç birşey olmamış gibi yaşayıp gitmemiz, bilinçli bir durum gibi görünmüyor. Kapıları kilitleyip tehlikeyi en aza indirerek, önümüzdeki yeşillikle ilgilenmek önceliğimiz, aslan gelene kadar, kısa veya uzun sunulan yaşamı değerlendirmek üzere programlıyız. Tüm canlılar da aynı sistem işliyor. Diğer canlılardan farkımız var tabi bunun için hiç birşey yapmıyor değiliz.

6
1
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Metehan Baypınar
Psikoloji öğrencisiyim ve hayatı anlamaya çalışıyorum.

Dünyada çok kötülük varsa çok iyilik de var, fikrimce insanların bakış açısı neye yoğunlaşırsa dünyayı algılama şekli de bir o kadar benzeşiyor. Hayattaki varoluş amacımız ve onu anlamlandırma şeklimiz temel motivasyonumuzu oluşturuyor diyebilirim, Nietzsche'ye atfedilen bir söz vardır "Yaşamak için bir nedeni olan herkes her türlü nedene katlanır." diye. Zannedersem herkes bazı zamanlarda dünyaya ilişkin karamsar düşüncelere kapılabiliyor ancak dünyanın çekilmez bir yer olduğuna dair bir inanç geliştirmek pek rasyonel değil. Ben hayatta iyimser bakış açısına sahibim ve bu dünyada ne kadar çok kötülük varsa ona o kadar karşı koyulması gerektiğine inanıyorum.

5
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tolga 13
Tolga 13
7K UP
Öğrenciyim

Benimde böyle yoğun hissetiğim zamanlar oldu işte bu yüzden karamsar bakış ortaya çıkıyor insanlarda ama elinden bir şey gelmez böyle bir durumda 500 sene öncede vardı ondan öncede vardı şimdide var kötülüğü kabul edemeyiz zaten ama elimizden bir şey gelemeyeceğini kabul etmeliyiz kötülüğü kabul etmenin bir anlamı yok ama elinden bir şey gelemeyeceğinin bir anlamı var kötüler kötülüklerinin mahkumu İyiler iyiliklerinin mahkumu bence

4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Kafana takılan neler var?
Gündem
Bağlantı
Ekle
Soru Sor
Stiller
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
ve seni takip ediyor

Göster

Şifremi unuttum Üyelik Aktivasyonu

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close