Popüler bilim asıl bilime engel olur mu?

Disiplinler, evreni açıklamada birden bütünsel bir bakış açısına ulaşacak kadar gelişemediğimiz için, önce birimlere ayırarak uzmanlaşmayı merkeze koyarak kurguladığımız bir anlama biçimi. Özellikle birey olarak uzmanlaşabileceğimiz konu sayısı genel anlamda sınırlı olacağı için, disiplinler üzerinden belli konularda uzmanlaşarak bilgileri birleşitiriyoruz.

İşte tam da burada, bireyin uzmanlaşmadığı konuya ait bilgilere, uzmanlaşan kişi kadar derinlemesine ulaşması, anlaması mümkün olmamakta. Aynı eğitim - deneyim sürecinden geçmeden her bireyin bilgiye ulaşması için, bilginin asıl kaynağı ile diğer insanlar arasında bir köprüye-aracıya-kolay anlaşılır biçimde bir anlatıcıya ihtiyaç vardır. Bilim için bu aracı, popüler bilim oluşturmakta. Bilim gibi önemli bir konunun insanlar tarafından anlaşılması inanılmaz önemli bir konu olduğu için bilim okur yazarlığı çok önemli bir görev. Bilimsel argüman zenginliği, bireyin yaşam standardını artırdığı gibi, yaşam biçiminin yaptıklarının nedenlerini bilmek, yaşamla kurduğu etkileşimi iyileştirir en basit haliyle.

Asıl bilim - bilimsel literatür, genellikle uzman kişiler tarafından takip edildiği için, bu takibi yapamayan kişilere teknik terminolojisiz, yalın, anlaşılır biçimde aktarmak gereklidir. Bu durum sanki literatürü sulandırmak, içini boşaltmak gibi gelmemeli, çünkü literatür bilgisini olduğu haliyle kişiye aktarmanız mümkün olmadığını düşünerek, onun anlaması gereken kısmı sunmak, kişinin gerçek bilime merakını da tetikleyebilir. Gerçek bilimsel kaynaklar, bilimin aslı, böyle aktarımla ilgili nedenlerden dolayı zarar görmez. Aksine talep oluşur. Bir kişi yüzeysel olarak öğrendiği popüler bilime ait bir konuyu derinlemesine anlamak isteyecektir merakını uyandırdığında. (Genellikle böyle oluyor)

Sadece bilim değil, özellikle sanatın bilinirliğinin artırılması için de bir aracılık, anlatıcılık, sanat okuryazarlığı gerekli aslında. Sanat tarihi, insan algısının gelişim sürecini izlemek anlamak özellikle bilimle ilgilenen kişileri besleyecektir. Bir kişinin ekspresyonizmin sanatçının duyguyla olan bağını basit anlamda öğrenmesi, gerçek anlamda bir sanat döneminin dinamiklerini bilmiyor olması sanatı olumsuz etkilemez. Aynı şekilde bilimsel anlamda sürüngen beyin - limbik sistemden gelen dürtüden haberi olan bir kişinin tıbbi anlamda bu süreci bilmiyor olması, bir sorun değildir. Sadece bir konuda uzmanlaşmak zorunda olduğunu daha iyi anlar. Detaylı tıbbi bilgiyi dilerse öğrenebilir, bilmiyor olması gerçek tıbbi bilgi için sorun teşkil etmez.