Statünün ne zaman bir saygı kıstası olduğunu belirlemek zor olsa gerek. Bununla ilgili net bir kaynak belki vardır ama ben görmedim ve bir yandan da insanın yerleşik düzene geçmesi ile sosyal ilişkilerin, tabakalaşmanın ve yönetim sistemlerinin ortaya çıkması ile hayatımıza girdiğini kabul etmek yanlış olmaz.
Bunun temel nedeni, insanın bir görüşte tanımlanamayacak kadar karmaşık bir canlı olup çeşitli grup, küme, tabaka, sınıf gibi sosyal, mesleki belirli gruplar dahilinde ön kabullerle kabaca da olsa tanımlamaya çalışma eğiliminin sosyal ilişkilerde işimizi kolaylaştırması.
Bu yaklaşım biçimi zaten biliniyordu ama insanların çevresindeki insanlarla neye göre bir ilişki kurduklarının dinamiklerinin netleşmesi ile bilimsel olarak 1973 yılında kanıtlandı. Ekte verdiğim listede Nobel ödülleri listesinde 1973 yılına bakınız. O çalışma Türkçeye çevrilmiştir kesin ama ben bulamadım, sadece içeriğini az çok biliyorum. Sinemayla, senaryo yazımı ile ve dramaturji ile de ilgilendiğim için konuyu araştırmışlığım var. İşin özünü şöyle açıklayabilirim:
Nobel ödülü alan bu çalışmada diyor ki; Birbirini tanımayan iki kişi karşı karşıya geldiğinde 3 aşamada tanımlamalar yaparlar ve birbirlerine o aşamaların ortaya çıkardığı sonuçlara göre bir davranış belirlerler.
1- Kişi, karşısındaki kişiyi, var olan, bilinen ve daha önce tanımlanmış bir gruba dahil eder. Bu grup mesleki, eğitimle ilgili, ekonomik güçle ilgili, toplumsal statü ile ilgili olabilir.
2- O kişiyi, dahil ettiğimiz grubun içinde konumlandırıyoruz. Yani kişi o grupta alt seviyede biri mi, orta seviyede biri mi, üst seviyede biri mi?
3- Sonra da o kişinin dahilinde olduğu gruptaki konumu ile kendimizi tanımladığımız grubu ve grubumuzdaki konumumuzu karşılaştırıyoruz.
Bu kıyasa göre eğer o kişi bizden daha yüksek bir mertebede ise o kişiye karşı daha alttan, kabullenici, çekinik davranıyoruz. Biz daha yüksek bir mertebede isek daha hükmedici, üstten ve baskın davranıyoruz.
İlk bakışta fazlaca basit ve direk görünse de bu tespitler üç biliminsanına nobel ödülü kazandırdı. Ama bir yandan da gayet mantıklı. Çünkü içgüdüsel olarak insanın, becerileri, yetenekleri, gücü, zekası, çalışma çabası ile en yüksek hayati yeterliliğe ulaşmayı istediğini varsayarız ve bu toplam insanı bir noktaya getirir. Bu nokta zaman ve mekana göre değişiklik gösterse de çağdaş dünyada belirli meslek, eğitim, uzmanlık, düzey gibi konumlarla tanımlanır. BU konumlar, ayrıntıya indiğinizde ihtiyaç duyacağınız tanımlamalar değildir ama sosyal alanda önemlidir çünkü günlük hayatta hiç kimsenin gerçekte kim ve nasıl biri olduğunu bilemeyiz. Bu şekilde, içinde yaşadığımız zamanın ve toplumsal kabullerin oluşturduğu dinamikler bağlamında kişileri gruplaştırırız.
Kabaca anlattım, daha da ayrıntıya inilebilir elbette.
Kaynaklar
- Wikipedia. Nobel Tıp Ödülleri. (17 Şubat 2021). Alındığı Tarih: 17 Şubat 2021. Alındığı Yer: wikipedia | Arşiv Bağlantısı