Meditasyon ya da dini ritüeller sadece oturup dua edilen zaman dilimleri değildir.
Meditatif zihin denilen beyin dalgalarının ALPHA moduna geçtiği (tamir edici dinlenme modu) bir zaman dilimidir. Bunun için frontal korteksin bu süre içinde çalışmasını belli miktar azaltması gerekir. Dini anlamda buna dünya düşüncelerinden çıkmak olarak tabir edilir. Huzur dediğimiz şey tabii ki yaradan a yaklaşmakla da alakalı ancak, beynin alpha moduna geçmesi, parasempatik sistemin aktif olmasıdır temelde. Gün içinde en az 1 saat lik bir süre boyunca parasempatik sisteme geçmek zorundayız. Geçsek daha iyi olur değil, biyolojik olarak en az 1 saat bu modda bulunmamız gerekli. Modern dediğimiz yaşam buna izin vermemekte, ancak ölçüm sistemleri geliştiği için, artık hangi davranışın nasıl elektromanyetik alana neden olduğunu daha iyi anlamaya başladık. Çünkü hem beyin dalgaları faaliyete özel ölçülebilir oldu (fMRI), hem de artık bütün vücudun elektromanyetik alanı da ölçülmeye başlandı.
Yani yaşam stilimizin hangi durağında hangi etkilere maruz kalıp hangi moda geçtiğimizi daha iyi anlamaya başlıyoruz.
Eskiden uyduruk, hurafe, saçma görünen meditasyon, modern tıbbın tam da içine bu sayede girebildi. Yavaş yavaş namazla ilgili de yeterli düzeyde araştırma yapılmaya başlanacak. Sadece namaz değil, bütün geleneksel ritüeller bilim zemininde incelenmeye başlıyor (hatta hacamat sülük bile buna dahil).
Kaynaklar
- Cletus Cheyuo. The Parasympathetic Nervous System In The Quest For Stroke Therapeutics. (15 Şubat 2021). Alındığı Tarih: 15 Şubat 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı