Orta-çağ dönemlerinde psikolojikrahatsızlıklar için su sesi, kuş sesi gibi terapiler uygulanmıştır.
Burada konu spesifik olarak kuş sesi değil.
Meditatif yöntemlerin tamamı, beyni alpha beyin dalga moduna taşır. Bu gun icinde en az 1 saat boyunca etkisine girmek zorunda olduğumuz beyin modu. Fiziksel uyaranlara karşı sahip olduğumuz 2 mod sempatik ve parasempatik. Gün içinde genellikle tetikte olma, kortizol etkisinde yani sempatik moddayiz. Otonom sınır sisteminin sempatik modu, mutlaka parasempatik mod a geçmek zorunda gün içinde. Biyoloji hormonal düzen tamamen sirkadiyen çalışır. Gün u kurtarmakla yükümlüdür. Gün içinde sürekli sempatik modda kalmak, uzun vadede kronik strese neden olarak gelecekte okusacak hastalıkları yakın tarihlere çeker. Meditasyon, yoga, ibadet gibi ritueller bizim icin olmazsa olmazimiz kisaca.
Işte su ve kuş sesi gibi bir sese odaklanan kişi, beta dan alpha moduna geçerek rahatlar gevşer. Aslında kişiye iyi gelen kuş değil, kuş aracılığı ile alpha moduna geçip onarım sürecini başlatan süreç.
Bizim uyumamizin en temel nedenlerinden biri de yine parasempatik sisteme geçiş tir.
Belli bir süre uykuya direnişin nedeni de ölüm biliyoruz ki.
Sadece doğaya ait sesler değil, çok sevdiğimiz bir işe kendimizi kaptırmak da yine bizi beta modundan çıkaracaktır.