Kullandigin butun teknolojik urunler, uzerine oturdugun sandalye, yazi yazdigin uclu kalem ne kadar gercekse o kadar dogru.
Oncelikle, sanirim quantum teorisi diye genelleme yapmak pek dogru degil, kendi icerisinde yuzlerce konuya ayriliyor, quantum hall teorisi, bant teorisi, elektron enerji transfer teorisi, Boltzmann yari klasik transfer teorisi, yogunluk fonksiyonu teorisi, perturbasyon teorisi, topolojik teoriler gibi bir cok teori mevcut. Ya da quantum kromodinamikleri (en iyi calisani).
Quantum fiziginin altinda yatan en basit mantik, sistemin kesikli enerji seviyelerine sahip olmalaridir. Elinde bir cok parcacigin olsun, bunlari sistemin icine yerlestirmek istedigin zaman, farkli enerji seviyelerine yerlesebilirler. Bu kesikli araliklar bebek fizigine gore "n" ile gosterilir. n=1 1. seviye, n=2 2. seviye gibi. Ilk seviyeye temel durum deriz, sistem bu durumu tercih eder, tum parcaciklar buraya dolusmak ister, cunku en dusuk enerji seviyesidir. n sayisi buyudukce enerji seviyelerinin arasindaki fark azalmaya baslar, n=sonsuz oldugunu dusun. Bu durumda artik kesikli seviyelerden bahsedemezsin, yani artik sistemi klasik fizik ile cozebilirsin.
Ornek vermek gerekirse genelde kimyada gordugumuz, s s p s p s d p s d p s f d p s... elektronlarin yerlesebilecegi, kac tanesinin bu noktalarda olabileceginin minik bir haritasidir.[1]
Sozun ozu, senin benim kadar gercek. Bes duyu organinla algiyabildigin her seyin aslinda quantum fiziginden geliyor olmasi da oldukca ilginc.
Kaynaklar
- D. Griffiths, et al. (2018). Kuvantum Mekanigine Giris. ISBN: 13, 978-6051336404. Yayınevi: Cambridge university press.