Kütle çekim dalgalarının yayılma hızı ışık hızı ile aynıdır ve ışığın kaçamama nedeni bu değildir. Aslında karadelikler keşfedilmeden önce teorik olarak var olabilecekleri ileri sürülmüştü. İsmini yazmakta ve söylemekte zorlandığım Schwarzschild bu hipotezi ortaya atmıştır, üstelik yaklaşık 100 yıl önce.
Konu kabaca şöyle ele alınmıştır: Her kütlenin kütle çekiminden kaçabileceğiniz bir kurtulma hızı değeri vardır, örneğin bu değer Dünya için 11,2 km/sn dir. Yani ben bir taşı elime alır ve bu hıza ulaşacak şekilde fırlatırsam bu taş çekim kuvvetine baskın gelir ve uzaya fırlar, aynı şekilde bu değer Jüpiter için 59,5 km/sn dir. Eklediğim kaynakta formülleri görebilirsiniz, formülleri incelerken cismin yarı çapının ne kadar önemli olduğuna dikkat edin, kütlenin büyüklüğünden ziyade yarı çapın değeri daha önemli.
Bu durumda yarı çapı aşırı düşük ve büyük kütleli bir cismin kaçış (kurtulma) hızı saniyede 300.000 kilometreden daha büyük olursa ne olur? Ne olacağı belli, artık ışık kaçamaz çünkü, ışığın hız değeri yaklaşık olarak bu değerde. [1]
Kaynaklar
- M. Demiryay. Schwarzschild Yarıçapı Nedir? Bütün Karadelikler "Aşırı Yoğun" Olmak Zorunda Mı? - Evrim Ağacı. (2 Kasım 2017). Alındığı Tarih: 4 Mayıs 2024. Alındığı Yer: Evrim Ağacı | Arşiv Bağlantısı