"o zaman insanları nasıl öldürüyor, aile bağlarını nasıl bozuyor ya da bana nasıl etki etti o zaman"
Bunlar argüman değil, bunu anlayarak başlamanız gerekiyor. Bir şeyin bilimsel olarak çalışıp çalışmadığını, kişilerin kendi tekil beyanlarından anlayamayız. Hele ki böyle muğlak "O zaman X'te nasıl çalıştı?" demek bir argüman veya kanıt değil. Bunu anlamak çok önemli.
Bir şeyin çalıştığını anlamak için, kontrollü bir deney yapmak gerekiyor. Mesela 75 kişiyi alırsınız, 25'ine "ilişkiyi bozma büyüsü yaparsınız", 25'ine büyü yapmazsınız da sadece ilişkilerinin bozulacağını telkin edersiniz, 25'ine ise havadan sudan konuşursunuz.
Eğer sadece "büyü yapılan" grupta istatistiki olarak anlamlı bir ilişki bozulması görürseniz, belki büyünün çalıştığından şüphe etmeye başlayabilirsiniz. Ama hem ilk grupta hem de ikinci grupta ilişki bozulması tespit ederseniz, demek ki olay büyüde değil, telkin etmede (yani kişiye "ilişkin bozulacak" demekte). Eğer üç grupta da eşit miktarda ilişki bozulması tespit ederseniz (veya hiç etmezseniz) büyü de telkin de çalışmıyor demektir.
Keza, uzaktan yapılan büyülerde de 100 kişilik iki grup alırsınız. 50'sine uzaktan büyü yaparsınız, 50'sine yapmazsınız. Eğer iki grup arasında hiçbir fark oluşmuyorsa, büyü çalışmıyordur.
Bu tür araştırmalar tekrar tekrar yapıldı. Sonuç her seferinde ne oldu dersiniz? Büyü, astroloji, falcılık, vs. kesinlikle çalışmıyor. Hele hele uzaktan falan hiç çalışmıyor. Yakından yapılanlarda da telkin etkisinden farklı hiçbir etki görülmüyor. Büyü, yapanların kendisini kandırmasından, yapılanların kendisini inandırmasından ibaret bir zırva. Büyü gerçek olsaydı, ilk olarak bilim insanları bundan faydalanırdı, sokak arasında yaşayan hacı hoca tayfası değil.