Sevgili Doruk merhaba!
Kaygını anlıyor ve bu kaygının istisnasız her insanda olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak gerek yaşın gerekse ailenin zorunlulukları gereği bu kaygını ailenle paylaşman ve kararı onlara bırakman gerektiği kanaatindeyim.
Ancak bazen ailelerimiz ve genel olarak yurdum insanının geneli, başa gelmediği sürece olumsuz hiçbir şeyin kendisi için geçerli olmayacağı rahatlığı ile davranabilmekte ve iş işten geçtikten sonra keşkeleri ile ömür boyu yaşamak zorunda kalmaktadır. Biz Hatay’da yaşadık…
Sana önerim bu cevabı ailenle birlikte okuman bu konu ile ilgili olarak blog yazısı olarak paylaştığım “yok sayılmanın 3. Yılı” ve “Türkiye bir deprem ülkesidir” yazılarını da okuyarak ailenle süreci değerlendirmendir.
Ailenin, koşullarını da hesaba katarak en iyi kararı vereceğini bil. Eleştiri ve önerilerinle onlara gerektiğinde yol göster fakat nezaketi ne olur elden bırakma.
Gerekir ise büyük şehir belediyesinden veya Çatalca belediyesinden ailenin yardım ve destek alabilmesi için onlara öncü ol. Sevgiyle koca yürekli çocuk…
Not: Kaynak sadece kaynak istediğin içindir fakat değerli bir kaynak. Okumanı ve okutmanı dilerim…
Kaynaklar
- Naci Görür. (2020). Türkiye'de Deprem -Az Gittik Uz Gittik. Yayınevi: Doğan Kitap. sf: 136.