Einstein'ın Özel Görelilik Teorisi'ne göre, ışık hızına yaklaşan bir nesnenin zamanı yavaşlar ve nesne daha kısalır. Bu, "zaman dilatasyonu" ve "uzunluk kontraksiyonu" olarak adlandırılır. Teorik olarak, eğer bir nesne tam olarak ışık hızında hareket ederse, zaman durur ve nesne sıfır uzunluğa sahip olur. Ancak bu noktada, sonsuz enerjiye ihtiyaç duyulduğu düşünülüyor ve bu nedenle pratikte ışık hızında hareket etmek mümkün değil. Şimdi, ışık hızını aşma durumuna gelirsek, burada teorik düşünce daha da karmaşıklaşır. Işık hızını aşmak, fizik kanunlarını ihlal eder ve şu anki bilimsel anlayışımıza göre mümkün değildir. Eğer teorik olarak ışık hızını aşabilseydik, dediğin gibi zamanda yolculuk gibi bir durum ortaya çıkabilirdi. Ancak bu konuda kesin bir şey söylemek zor, çünkü mevcut fizik teorileri böyle bir durumu açıklamaya yetmiyor. Bazı bilim insanları, "kısa devre" gibi kavramlarla geçmişe yolculuğu düşünmüşlerdir. Örneğin, "kısa devre" teorisi, uzay-zamanın bükülerek başlangıç ve bitiş noktalarının birbirine yaklaştığı, böylece zamanda geriye gitmeyi sağlayabilecek bir yolculuk şeklinde ifade edilmiştir. Ancak bu tür kavramlar şu an sadece teorik düşüncelerdir ve henüz kanıtlanmamıştır. Sonuç olarak, ışık hızını aşarak geçmişe gitme fikri mükemmel olsa da, şu anki bilimsel anlayışımıza göre mümkün değil ve daha çok bilim kurgu alanında bir film konusu gibi. Ancak, bilim ve teknolojideki ilerlemelerle belki gelecekte bu konuda daha fazla bilgi edinebiliriz.[1][2]
172 görüntülenme
Kaynaklar
-
Anonim. Special Theory Of Relativity - Special And General Relativity - The Physics Of The Universe. Alındığı Tarih: 17 Nisan 2023. Alındığı Yer: physicsoftheuniverse
| Arşiv Bağlantısı
-
R. DiSalle. Space And Time: Inertial Frames. (30 Mart 2002). Alındığı Tarih: 17 Nisan 2023. Alındığı Yer: plato.stanford
| Arşiv Bağlantısı