Rekabet en güzel şeydir , bu aslında evrimsel bir konudur . bir kaynak buldum bilgileri paylaşıyorum hemen .
Rekabet ve Çatışma
Canlılar arasındaki rekabet ve çatışma olgularını doğru biçimde tarif etmeden canlılarda iş birliğinin nasıl evrildiğini anlamamız mümkün değil. Canlılar arası rekabeti anlayabilmek için, öncelikle canlıların evriminde genetik sürüklenme ile birlikte en önemli mekanizma olan doğal seçilimle ilgili bazı temel bilgileri hatırlamamız gerekiyor. Gould, Darwin’in Türlerin Kökeni kitabındaki doğal seçilim anlatımını şu şekilde özetliyor:
Tüm organizmalar, olasılıkla hayatta kalabilecek daha fazla yavru üretmeye eğilimlidir.
Yavrular kendi aralarında farklılık sergiler ve değişmez bir tipin karbon kopyaları değildirler.
Bu varyasyonun hiç değilse bir kısmı kalıtım yoluyla gelecek kuşaklara aktarılır. (Darwin kalıtım mekanizmalarını bilmiyordu. )
O halde doğal seçilim ilkesi bu olgulardan yapılan zorunlu bir çıkarım yoluyla ortaya çıkar: 4. Şayet çok sayıda yavru ölmek zorundaysa (çünkü yavruların tamamı doğanın sınırlı ekolojisinde kendilerine yer bulamaz) ve tüm türler içindeki bireyler kendi aralarında değişiklik gösteriyorlarsa, o halde (her vakada değil, istatistiksel bir ifade olarak) ortalama hayatta kalanlar, değişen yerel ortamlara tesadüfen en iyi şekilde uyum gösteren varyasyona sahip olacak bireyler olacaktır. Kalıtım mevcut olduğu için, hayatta kalanların yavruları kendi başarılı ebeveynlerine benzetecektir. Bu uygun varyantların zaman içerisindeki birikimi evrimsel değişime yol açacaktır.
”Darwin’in Doğal Seçilim Kuramı’nı ortaya atarken, dönemin liberal ekonomi anlayışından etkinlendiği biliniyor. Ekonomi alanında tutarsız kuramlar üretmesine karşın, aynı bakış açısı canlılar dünyasına analojik olarak uygulandığında tutarlı bir kuram üretebilmiştir. Ancak bu başarı özellikle popüler bilim okuyucuları için bugüne kadar devam eden büyük yanlış anlamalara sebep oldu. Özellikle doğal seçilimin çatışma, rekabet, yarış, savaş gibi kelimelerle; fütursuzca insan üzerinden örneklerle anlatılması bu yanlış anlamayı büyüttü. Darwin’in doğal seçilim kuramı bireyler arası rekabete dayanır. Ancak buradaki birey ve rekabet insan toplumsallığında tarif edilenlerden farklı kavramlardır. Buradaki birey bakteri, fungi, bitki veya hayvan olsun herhangi bir canlı türünün bir popülasyonundaki tekil canlılardır. Bireysel seçilime dayanan, tüm canlıların ortak olarak sahip olduğu rekabet ise kalıtımsal özellikleri devam ettiren daha fazla yavru üretme kabiliyeti üzerine kuruludur.
Bugünkü bilgilerimizle biyolojik kalıtımın genlere dayandığını biliyoruz. Her ne kadar genler doğrudan bir belirlenim sağlamasa da(gelişimsel ve çevresel etkiler dolayısıyla) özellikle basit yapıdaki canlılarda bu rekabeti “genlerin yaygınlaşma mücadelesi” olarak görmek çok sıkıntılı olmayabilir. Ancak kültürel evrime sahip canlılara ve özellikle kültürel evrimin ötesinde toplumsal belirlenime de sahip olan insana sıra gelince bu yaklaşımı uygulayamayacağımızı unutmayalım.
Buradaki rekabet tür içinde fiziksel bir kavga ya da bunun düşüncesini gerektirmez. Örneğin; bir ormandaki bir ağaç türünün içerisindeki bir bireyde onu daha uzun kılıp Güneş’ten daha fazla yararlanmasını sağlayacak bir mutasyon mevcutsa, o ağaç kazandığı fazladan enerjiyle daha fazla tohum saçabiliyorsa, türünün diğer üyelerine göre üreme açısından daha avantajlı olacaktır. Bu da yeni geni taşıyan birey sayısını nesiller içinde arttıracaktır. Ekolojik sınırlar gereği yavruların bir kısmı hayatta kalabileceği için yeni özellik zaman içerisinde egemen bir kalıtım olabilir ve eski kalıtım tamamen ortadan kalkabilir.
Hayvanlar ise genellikle bitkiler ve(ya) o bitkilerle beslenen diğer canlılarla beslendikleri evrimsel süreçlerinde hareket kabiliyetlerini arttırmışlardır. Bu yüzden rekabet, çatışma halini alabilmekte çatışarak rakipleri devre dışı bırakmak doğal seçilimsel bir üreme avantajı yaratmaktadır. Hayvanlardaki çatışma belirli kategorilere ayrılabilir. Sınırlı yiyecek üzerine çatışma, eş üzerine çatışma, ebeveyn ve yavru arasındaki çatışma en başa yazılması gereken kategorilerdir. Daha fazla yiyecek, daha büyük yaşama şansı ve dolayısıyla daha fazla üreme imkanı sağlayacağı için bu çatışma davranışını ortaya çıkaran genlerin seçilecek olması kolaylıkla anlaşılabilir. Diğer başlıklar ise daha karmaşıktır.
Kaynaklar
- Umut Can Yıldız, et al. İş Birliği Ve Fedakarlığın Evrimi - Birinci Bölüm. (25 Aralık 2016). Alındığı Tarih: 12 Ocak 2021. Alındığı Yer: BilimFili | Arşiv Bağlantısı