Öncelikle şunu bilmek gerek. İnsanların çoğunluğu aşırı radyasyona maruz kalmıyor. Bunun içi şu makaleyi okursanız ne demek istediğimi anlarsınız. Yani soyun devamlılığını tehlikeye atacak kadar yoğun bir radyasyon altında değiliz, kitlesel olarak. Evrimsel açıdan belli özellikteki türlerin oluşması için belli doğal faktörler karşısında daha dirençli ve uyumlu olan türlerin üreyebildiği diğerlerinin öldüğü bir ortam olması gerek. Radyasyon hem doğal bir faktör değil hem de ölümcül değil. Ancak eğer tam zıttı olsaydı bu sefer yine böyle bir şey mümkün olmazdı. Çünkü radyasyonu üreten biziz ve onun kitlesel ölümlere sebep olduğunu anladığımız an fişini çekeriz. Ancak atom bombası gibi faktörlerden bahsediyorsanız atom bombası bulundurduğu birkaç on kilometrekarelik alanda hiçbir canlı bırakmıyor, daha geniş bir coğrafyada da ani afet kategorisine girdiği için hiçbir insan türünün bu denli radyasyon ile baş etmesi mümkün olmuyor ve seçilim baskısı işlemiyor. Ha eğer atom bombası patladıktan sonra oraya insanlar akın ederse ve belli bir miktar radyasyona dirençli insanlar iseler yine de böyle bir şey mümkün olmuyor çünkü genelde bahsedilen radyasyon birkaç yüz seneye kalmadan yok oluyor. Bu da seçilim baskısının işe yaramamasını beraberinde getiriyor, kaldı ki insan zeki bir tür. Doğal afetler karşısında ve doğal faktörlere karşı zekasını kullanıp seçilim baskılarına direnebiliyor. Örneğin normalde evrimsel mekanizmalar, hasta insanların yok olup daha sağlıklı insanların ürediği bir ortam için işlerler ancak insanlar hastaları iyileştirdiği için bu mümkün olmuyor ve nüfus gitgide artıyor.
Yani sorunuzun cevabı, hayır. Radyasyon hem insan etkisinde ortaya çıkan hem de etkisini yüzbinlerce sene gösteremeyen bir etken olduğu için ve insan zekasından ötürü seçilim baskılarına yenik düşmediği için böyle bir evrim senaryosu gerçekleşemez.