Merhaba,
Konu gerçekten bilimsel araştırma altyapısı veya okuması olan kişilerin yorum yapması gereken kapsamlı bir konu.
Bunun bilinci ile sorunuza uzmanların da affına sığınarak düşüncemi söyleyeceğim.
Ses ile iletişim tüm canlıların kullandığı en güçlü duyusal yeteneklerimizden biri.
Ritm duygusu ise daha Ana Rahminde onun düzenli “kalp atışı ritmi” ile duyusal kabiliyetimizin içeriğine güven-sevgi-tanıdık-korunma gibi hisleri kodlayan ilk müzik ritmi bilgisidir diyebiliriz.
Bu ilk ritm müziğin beyinmizin katmanlarında duygularımızı harekete geçiren ilk basamağıdır (ilk müzik kodu) ve insan evrimi içinde diğer gelişimlere paralel gelişmektedir.
ilkel toplumlardan gelişmiş toplumlara müzik ve dans ritüel veya sanatlarını gözlemlediğimizde müziğin de diğer görsel sanatlar gibi geliştiğini gelişirken genetik kütüphaneyi de kullandığını görebiliriz, örneklendirebiliriz.
Çocukların sanatsal kabiliyetlerini ebeveynlerinden aldığı oranı diğerlerine göre yüksektir.
Müzik; içeriğindeki sesler-ritm ve sözler ile aktardığı duygu veya felsefesi ile tümleşik ve zaman boyutu da olan geniş bilgidir.
Zaman boyutu; müziğin işlendiği zamandaki duyguyu hatırlanması ve yeniden yaşanmasını sağlayan boyutudur, koku duygusu gibi.
İnsanlar duygularını harekete geçiren tüm sanatlardan haz duymaları bu yüzdendir.
Hayvanların bazı ritm içeren seslerden, veya bazı müziklerden haz duyduklarını söyleyebiliriz. Süt ineklerine sağım sırasında verilen müziğin onların süt verme oranını artırdığını okumuştum.
Ancak müziği sanata dönüştürmek şu an sadece insan türünde mevcut.
Çünkü evrim “önce hayatta kal ve temel ihtiyaçları gider.” aşamasınının tamamlanmasını ön koşul koyar.
Saygılarımla;
Kaynaklar
- Yazar Yok. Beğüm Kovulmaz , Müzik Beyin Evrim Makalesi. (10 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 10 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı