evet çok güzel bir soru gerçekten.
bu aslında beğendiğimiz bir fikri duyduğumuzda o insanın kim olduğunu araştırmamız diğer fikirlerini öğrenmemiz ve sonrasında o insanı sevmemiz benimsememiz ile aynı.
senaristler şakaları hikayeyi duygularını yazarlar ve bu aslında onların fikridir oyuncular sadece hayata geçirirler. ama biz film izlerken okumuyoruz izliyoruz. o insanı o kişi olarak karakter olarak görüyoruz. o kişi mesela ayşe isimli bir oyuncu artık ayşe değil merve isminde bir uzaylı. biz eğer dizi-filmi izlerken o kişinin aslında oyuncu olduğunu bu izlediğimizin kurgusal karakterler olduğunu düşünerek izlersek zevk alamayız se sevemeyiz.
bu yüzden film-dizi izlerken bunu unutur o karaktere odaklanırız. aynı şekilde bunu yazan insanlar film değil de kitap olarak sunsa onları da oyuncuyu sevdiğimiz gibi sevebilirdik.
bu aslında bir strateji. con ların yapılması oyuncuların karakter kılığında hayranları ziyaret etmesi hepsi onlarla bir bağ kurmamız ve daha fazla sevmemiz için.
kitap okurken bunu pek yaşayamıyoruz çünkü kişiler olaylar ne kadar iyi betimlenirse betimlensin işin içine bizim nasıl gördüğümüz görmek istediğimiz de giriyor. ama izlediğimiz bir karakterde bunu değiştiremez ya da o kişiyi olayı izlediğimizden tamamen farklı yorumlayamayız.
bizim bu oyuncuları sevmemiz aslında olması gereken şey. eğer bu şekilde ilerlemese normalde aldığımız zevki alamayız. dediğim gibi bir şey izlerken oyuncuların oyuncu olduğu unutmamız ve bunun yazılmış değil gerçek olduğunu düşünmemiz gerekir ki bağ kuralım. tabi ki içten içe bunun gerçek olmadığını biliriz ama beynimiz bunu izlerken görmezden gelmelidir
aynı hepimiz öleceğimizi biliyoruz ama her dakikamızı öleceğimizi düşünerek bu hayatın biteceğini düşünerek geçirmiyoruz. bu şekilde yaşamdan zevk alamaz zaten öleceğiz diye yaşayamazdık.