Paylaşım Yap
Tüm Reklamları Kapat
Sorulara Dön
13

İnsanlar neden ağlar?

Neden ağlarız? Evrimsel süreçte ağlamak ne tür avantajlar sağlamıştır? Ağlamak, yok olması gerekenlere evrimin hediye ettiği bir teselli ikramiyesi mi? Ağlamanın evrimsel açıklamasını yapar mısınız?
4,836 görüntülenme
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Soruyu Takip Et
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Tüm Reklamları Kapat
7 Cevap
Yasin Kayalar
Yasin Kayalar
182K UP
Bilim ve felsefe okuru
Orijinal Soru: İnsanlar neden ağlar?

Hepimizin fark ettiği gibi gözümüze soğandan yayılan koku molekülleri temas ettiğinde göz yaşlarımız akar. Burada dışsal maddesel bir temas/uyaran nedeniyle bu durumun oluştuğunu biliyoruz. Ancak ağlamak denen durumda kişinin duygu/anlam tetiklemesi ile bu durumu yaşadığını anlıyoruz. Burada beyinde oluşan duygu/duruma dayalı olarak bir olayın anlamsal/düşünsel etkisiyle beyin görünen o ki göz yaşı bezelerine sinyal gönderiyor ve ağlamamıza neden oluyor. Bu yönüyle ağlamak çok ilginç bir eylem. Ayrıca Her iki durumda da oluşan göz yaşı kimyalarının içeriklerinin de farklı unsurlar içerdiği tespit edilmiş. Herhalde kimse çıkıp da anlama dayalı ağlamak göze faydalı o yüzden ağlıyoruz diye tek yönlü bir açıklama yapamaz. Tabi ağlamak veya gözyaşı akması her durumda göze faydalı olabilir ancak burada anlama dayalı uyarının önce beyinde o olaya dair anlamlandırma ile gerçekleştiğini yani ilk olarak kişinin anlam dünyasında uyarının kaynağının doğduğunu bu nedenle göz yaşı döktügünü anlıyoruz. Daha sonrasında ise burada oluşan sinyal sinir sistemi yoluyla gözdeki ağlamaya neden olan bölgeyi tetikliyor. Bu nedenle göz yaşı göze faydalı olsa da bunun neden değil sonuç olduğunu yan yada ek bir fayda olabileceğini düşünmek gerek. Bu açıdan Ağlamanın gözden ziyada psikolojik gerginliği azaltan yönü olduğunu, insanı rahatlattığını da hem kendi deneyimlerimizden hem de diğer kişilerin bunu ifade etmesinden biliyoruz. Zaten duygusal/anlama dayalı ağlama halinde oluşan göz yaşı içinde manganez elementine ve Prolaktin hormonuna daha çok rastlanmış ve bu kimyasalların vücuttan atılmasının stresi azalttığı ve kişide rahatlama hissinin oluşmasına neden olduğu da tespit edilmiş.

Ağlamanın sosyal olarak güçsüzlük iletisi olduğu ve diğer bireylerde bu yönde etki ederek karşısındakine daha fazla empatiye neden olduğu veya bebekler arasında rekabette diğerlerinden fazla ilgi görmeyi sağladığı bu ve benzeri sebeplerle evrimsel geçmişteki faydaları olduğu ve bu nedenle ortaya çıktığı gibi görüşler var. Bu görüşler doğru de olabilir kısmen. Ancak insanoğlunun anlam dünyasının gelişmesiyle bugünkü şekliyle kimsenin görmediği bir ortamda sırf duygu/anlam durumuyla ağlayan bir insanın durumunda bunların hiç biri yoktur. Daha doğrusu mekanizmaları geçmişte o eski sürece dayansa da artık bugünkü insanın bilişsel süreçlerine dayalı olan eylemleri bugünkü neden sonuç ilişkisiyle ele almak da önemlidir. Dolayısıyla ağlamanın bugünkü şekliyle anlam dünyasından kaynaklı yönü hala ilginçliğini koruyor diyebiliriz. Bazı şeyleri açıklarken bugünkü bilişsel yetenekleri gelişmiş insanın anlam dünyasında ne ifade ettiğini bir kenara bırakıp sadece faydacı yaklaşımlara odaklanmak, anlam dünyasındaki durumunu gözardı etmek demektir. Anlam var ve hayatımızın içinde. Bunu görmezden gelmek veya buna eğilim taşımak açıkçası doğru bir yaklaşım değil. Çünkü insanın düşünsel dünyasının gelişmesiyle ortaya çıkan anlamsal içerikleri görmezden gelmek ve herşeyi sadece evrimsel kökeninde var olan olgularla açıklamak gözyaşı örneğindeki anlamı görmezden gelmek demektir. Sonuçta insan düşünselliği ve anlam dünyası gelişti ve artık mevcut durumda anlama dayalı bedensel tepkiler evrimsel kökenden kaynaklı olsa da anlamın tetiklemesi sonucu ortaya çıkan durumlarda anlamın varlığını gözardı etmek var olan bir şeyi yok saymak demektir. Her durumda anlam içerikleri gelişmiş beynimizde ve beynimiz yoluyla da bedenimizde etkilidir. Eğer bu durumu görmezsek veya göz ardı edersek soğan kokusu veya göze toz kaçmasıyla, bir yakınımız zarar gördüğünde göz yaşı akmasını aynı biçimde ele almış oluruz sırf bedensel tepkilerin eşitliği nedeniyle. Ancak bu iki durumun oluşma nedeni ikinci durumda anlam yönüyle farklıdır. İnsanoğlunun mevcut halinde anlam dünyası vardır somut bir gerçekliktir ve bu, insanın bedeni üzerinde etkilidir.

Tüm Reklamları Kapat

333 görüntülenme
Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
9
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Mert Altuntoprak
Öğrenciyim
Orijinal Soru: İnsanlar neden ağlar? Gözyaşı nedir nasıl oluşur?

İlk soruna gelecek olursak;

İnsanlar genellikle stresli zamanlarda ağlayarak kendini rahatlatır.Ağlamak stresin azalmasına büyük ölçüde yardımcı olabilir ancak ağlamak mutluluk,heyecan,suçluluk,sevinç,üzüntü gibi birçok farklı duygundan kaynaklanabilir.

Tüm Reklamları Kapat

ikinci sorun;

Gözyaşı %98,2 oranında sudan oluşur geri kalan kısımda kan plazmasıyla aynı ornada üre ve plazmadakinden daha az olacak şekilde glikoz,tuzlar ve organik maddeler bulunur

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Egemen Başar
Lise öğrencisi

Duygusal ağlamanın ilerleyen yaşlarda özellikle memelilerde anneden ayrılmayla birlikte geldiği düşünülüyor. Anne, yavrudan uzaklaştıkça, bebek ağlayarak ve çığlık atarak yerini belli ediyor, anne kolaylıkla onu bulabiliyor (eğer gerekiyorsa). Bunun haricinde bilim insanları ağlamanın çocukların ailevi durumları manipüle edebilmelerine yaradığını da düşündükleri anlatılıyor. Hipoteze göre ağlayan yavrular, aileleri tarafından daha fazla ilgi görerek, hayatta kalma şanslarını arttırıyorlar. Bu sebeple ağlama, popülasyon içerisinde küçüklükten itibaren yer edinerek sabitleniyor.

867 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Evrim Ağacı. (13 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 13 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
4
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
O. Gencay Gürkal
Bilgisayar Mühendisi
Orijinal Soru: İnsanlar neden ağlar?

Merhaba Feyza.

Zaman içinde yapılan araştırmalarda ağlamanın önemli bir evrimsel amaca hizmet edebileceği, gözyaşlarının başkalarına kimyasal sinyaller gönderebileceği gibi pek çok keşif yapmıştır. Yine yapılan araştırmalarda bebeklerin benzer şekillerde ağladıkları, bunun da ebeveynlerin dikkatini çekmek amaçlı olduğu söylenmiştir. Ancak yetişkinlerde durum biraz daha farklıdır.

Tüm Reklamları Kapat

Gözyaşını ne tetikler? Mesela mutlu olunca ya da üzülüce de ağlarız... Gözyaşını üretime görevi hipotalamustadır. Yoğun ve ezici bir duygu dürtüsü oluştuğu zaman amigdala, hipotalamusa sinyal gönderir. Bu sayede dürtüleri algılayan hipotalamus otonom sinir sistemini aktif eder. Buna örnek olarak bir yarış kazanıp ödül alan kişi ile o yarışı kaybeden kişinin ağlaması gösterilebilir. Kişiler farklı nedenlerden dolayı ağlarlar ancak ne tesadüftür ki bu kişilerin beyinlerindeki işlemler aynı sırayla gerçekleşir; ağlama işlemi aynı sırayla olur.

Ağlamanın her ne kadar sağlık üzerinde olumlu bir etkisinin olduğu kanıtlanmasa da insanların çok büyük bir kısmı ağladıktan sonra zihinsel ve bedensel olarak kendilerini iyi hissettiğini söylemiştir. Tüm bunların yanında ağlamak, vücut üzerinde çeşitli şekillerde etki gösterir. Mesela burun temizliğinde... Çünkü ağlarken göz yaşları sadece gözümüzden akmaz, ufak bir kısmı da burundan süzülür. Bu da ağlarken burnumuzun akma sebeplerinden biridir.

Tüm Reklamları Kapat

Ağlamak gözlerin kurumasını engeller ve temizlenmesine de yardım eder. Gözümüze kirpik ya da toz vb. yabancı bir madde kaçtığında gözün sulanması, göz yaşının akması, gözün temizlenmesi amacıyla gerçekleşir.

Yine yapılan çalışmalarda, soğan doğrarken oluşan göz yaşının duygusal sebeplerden oluşan göz yaşından farklı olduğu sonucuna varılmıştır. Bu da ilk cümlemde belirttiğim kimyasal sinyaller gönderme durumuyla alakalıdır.

3,270 görüntülenme

Kaynaklar

  1. M. Oaklander. The Science Of Crying. (16 Mart 2016). Alındığı Tarih: 31 Mart 2021. Alındığı Yer: | Arşiv Bağlantısı
3
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Esra Eşiyok
Esra Eşiyok
9K UP
Esra Eşiyok

Ağlamak duygularımızı daha iyi dışa vurmamız için yapılan bir eylemdir.

Ayrıca savunmasızlık göstergesidir.Duygusal nedenlerden dolayı ağlayan tek canlı insandır.

Tüm Reklamları Kapat

Gözyaşları bazen başkalarında sempati duygusu uyandırır ve koruma açısından bireyin hayatta kalma şansını arttırır.

Evrim sırasında bir noktada gözyaşları, ağlayan kişinin ruhsal durumunu ifade etmenin bir yolu haline gelmiş olmalıdır.Gözyaşları, gözü ıslatmak için biyolojik bir zorunluluk olmaktan çıkıp yoğun duyguların şifresi olarak gelişmiştir. Güçlü bağlanma özellikleri olan bir toplumsal işaret haline dönüşen gözyaşları, atalarımız yaşamı kayıp ve ölüm bağlamında algılamaya başladıklarında yararlı olmuştur.

Tüm Reklamları Kapat

Yapılan bir çok araştırma kadınların erkeklerden daha fazla ağladığını gösteriyor. Ama özellikle bebeklik dönemindeki ağlamalarda herhangi bir cinsiyet farkı yoktur. Bazı evrim psikologlarının söylemleri, bebeklerin ebeveynlerinin dikkatini çekmek amacıyla ağladığı olduğu yönündedir.

Kadınların erkeklerden daha çok ağlıyor olma sebeplerinden bir tanesi, erkeklerin ağlamasını sınırlayan toplumsal şekillenmesidir bunun yanı sıra tabi ki testosteron'nun da etkisi göz ardı edilemez :)

978 görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Halkın Doktorları. (13 Mayıs 2020). Alındığı Tarih: 13 Mayıs 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı
2
0
  • Paylaş
  • Alıntıla
  • Alıntıları Göster
  • Dış Sitelerde Paylaş
  • Raporla
  • Mantık Hatası Bildir
Daha Fazla Cevap Göster
Cevap Ver
Evrim Ağacı Soru & Cevap Platformu, Türkiye'deki bilimseverler tarafından kolektif ve öz denetime dayalı bir şekilde sürdürülen, özgür bir ortamdır. Evrim Ağacı tarafından yayınlanan makalelerin aksine, bu platforma girilen soru ve cevapların içeriği veya gerçek/doğru olup olmadıkları Evrim Ağacı yönetimi tarafından denetlenmemektedir. Evrim Ağacı, bu platformda yayınlanan cevapları herhangi bir şekilde desteklememekte veya doğruluğunu garanti etmemektedir. Doğru olmadığını düşündüğünüz cevapları, size sunulan denetim araçlarıyla işaretleyebilir, daha doğru olan cevapları kaynaklarıyla girebilir ve oylama araçlarıyla platformun daha güvenilir bir ortama evrimleşmesine katkı sağlayabilirsiniz.
Popüler Yazılar
30 gün
90 gün
1 yıl
Evrim Ağacı'na Destek Ol

Evrim Ağacı'nın %100 okur destekli bir bilim platformu olduğunu biliyor muydunuz? Evrim Ağacı'nın maddi destekçileri arasına katılarak Türkiye'de bilimin yayılmasına güç katın.

Evrim Ağacı'nı Takip Et!
Aklımdan Geçen
Komünite Seç
Aklımdan Geçen
Fark Ettim ki...
Bugün Öğrendim ki...
İşe Yarar İpucu
Bilim Haberleri
Hikaye Fikri
Video Konu Önerisi
Başlık
Gündem
Bugün Türkiye'de bilime ve bilim okuryazarlığına neler katacaksın?
Bağlantı
Kurallar
Komünite Kuralları
Bu komünite, aklınızdan geçen düşünceleri Evrim Ağacı ailesiyle paylaşabilmeniz içindir. Yapacağınız paylaşımlar Evrim Ağacı'nın kurallarına tabidir. Ayrıca bu komünitenin ek kurallarına da uymanız gerekmektedir.
1
Bilim kimliğinizi önceleyin.
Evrim Ağacı bir bilim platformudur. Dolayısıyla aklınızdan geçen her şeyden ziyade, bilim veya yaşamla ilgili olabilecek düşüncelerinizle ilgileniyoruz.
2
Propaganda ve baskı amaçlı kullanmayın.
Herkesin aklından her şey geçebilir; fakat bu platformun amacı, insanların belli ideolojiler için propaganda yapmaları veya başkaları üzerinde baskı kurma amacıyla geliştirilmemiştir. Paylaştığınız fikirlerin değer kattığından emin olun.
3
Gerilim yaratmayın.
Gerilim, tersleme, tahrik, taciz, alay, dedikodu, trollük, vurdumduymazlık, duyarsızlık, ırkçılık, bağnazlık, nefret söylemi, azınlıklara saldırı, fanatizm, holiganlık, sloganlar yasaktır.
4
Değer katın; hassas konulardan ve öznel yoruma açık alanlardan uzak durun.
Bu komünitenin amacı okurlara hayatla ilgili keyifli farkındalıklar yaşatabilmektir. Din, politika, spor, aktüel konular gibi anlık tepkilere neden olabilecek konulardaki tespitlerden kaçının. Ayrıca aklınızdan geçenlerin Türkiye’deki bilim komünitesine değer katması beklenmektedir.
5
Cevap hakkı doğurmayın.
Bu platformda cevap veya yorum sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla aklınızdan geçenlerin, tespit edilebilir kişilere cevap hakkı doğurmadığından emin olun.
Ekle
Soru Sor
ve seni takip ediyor

Göster

Şifrenizi mi unuttunuz? Lütfen e-posta adresinizi giriniz. E-posta adresinize şifrenizi sıfırlamak için bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Eğer aktivasyon kodunu almadıysanız lütfen e-posta adresinizi giriniz. Üyeliğinizi aktive etmek için e-posta adresinize bir bağlantı gönderilecektir.

Geri dön

Close