Konuşma - dil, aniden ortaya çıkan kompleks bir iletişim biçimi olmamıştır büyük ihtimalle.
Temel ihtiyaçlar merkezli, basit hareketler seslerle başlamış olabilir. Özellikle bizim konuşurken elimizi kolumuzu oynatmamız, bir çok otör açısından iletişimin bu şekilde başlamasından kalan bir anlatım biçimi. Ki oldukça mantıklı görünüyor. İleri düzey anlam aktarımına ulaşmış bir türün halen hareketleri kullanması ilginç.
Komün yaşamda iletişim amaçlı kullanılan hareket ya da seslerin yaygınlaşması, iletişimi ve sosyal yapıyı güçlendirmiş olmalı. Tanıma, güven duymaya etkisi büyük olmalı. Komünite daha geniş alanları kaplamaya başlayınca, aynı nesneye - olguya karşılık gelen hareket-seslerde farklılıklar oluşmaya başlayacaktı kaçınılmaz olarak. Günümüzdeki yöresel dil farklılıkları gibi, izolasyon kültürü değiştirir, dil bunlardan sadece biridir. İletişim gereği bu farkları diğer bireylerden hızlı öğrenenler olacaktır. Av a gitme, avın paylaşımı, yeni yerler keşfetme gibi zorunlu ihtiyaçlar gereği iletişim zorunluydu büyük ihtimal. İletişimi sağlayan bireyler sadece dil değil, yaşam şekline ait değişikliklerin de taşıyıcısı olabilir.
Coğrafyanın genişlemesi, kültür farklılığını artıracaktır, dil de kompleksleşmenin yanında farklılığa uğrayacaktır. Bu durumda etkileşimi devam eden komünlerde, ayrışma görece daha az, izolasyonda kalan (coğrafi yapı nedeniyle dağ-vadi içinde kalma gibi) komünlerde bu çok daha fazla olacaktır. Hem kompleksleşme devam ederken izolasyon nedeniyle dil tamamen değişim göstermek zorunda kalacaktır. Bu nedenle dil oluşumu esnasında kitlesel olarak ayrı coğrafyalar birbirinin dillerini bilmiyordu. Gereklilikler üzere sürekli iletişim sağlanaması sonucu yakın coğrafyalarda sınırlı sayıda kişinin farkları bilmesi yeterli oluyor olmalı temel gereksinimlerin alış verişin gerçekleşmesi için.
Kendi dönemlerinde avcı toplayıcı olarak coğrafya ile sınırlandırılmış yaşadıkları için farklılaşmış dilleri bilmek hayati önem taşımıyordu. Ancak yerleşik düzen, bu farklılıkları hayati önem olmaktan çıkarmıştır. Ortak yaşam için faaliyetlerin gerekliliği açısından ortak ve gelişmiş bir etkileşimi dilinin önemi merkeze kaymış olmalı. Yaşamda kalmayı kolaylaştıran tarım hayvancılık gibi dil de önemini merkeze çekmiş olmalı. Kendisi dışındaki komünlerle iletişim sınırlı da olsa daima olmak zorundaydı büyük ihtimalle. Avlanma alanları, su kaynakları gibi zorunlu ortak yaşam alanları açısından iletişim bir çok komün için kaçınılmazdı. Bu nedenle farklılaşmış dillere ait bilgi korunmuş ve güncellenmiş olmalı.
Kaynaklar
- Yazar Yok. Kaynak. (19 Nisan 2020). Alındığı Tarih: 19 Nisan 2020. Alındığı Yer: Bağlantı | Arşiv Bağlantısı